Ortadoğu'da kadınlar haklarını arıyor
Arap dünyasında şiddete karşı ilk kadın hakları derneği olan Ürdün merkezli Şiddete Karşı Kadın Derneği Başkanı Hullud Haris, İslam dünyasında yaşanan şiddetin arka planında sahih bir İslam inancı eksikliği bulunduğunu belirtti.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-06-14 11:27:12
Çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği İstanbul'da AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Haris, uluslararası birçok konferansa katıldıklarını, buralarda gözlemler yaptıklarını ifade ederek, “Bu konferanslar vesilesiyle kadına yönelik şiddet ve terör saldırılarını gündeme getirmek, çözüm bulmak için bir dernek kurma kararı aldık” diye konuştu.
İslam dünyasında şiddetin kökenlerine ve sebep olduğu olumsuz sonuçlara dair dernek olarak çalışmalar yaptıklarını belirten Haris, Ürdün'de tanık oldukları şiddet olaylarına dair örnekler verdi.
Ortadoğu’nun en birikimli kadınları Iraklılardı
İki milyon civarında Iraklı mültecinin yaşadığı Ürdün'de savaş ve akabindeki şiddet eylemleri nedeniyle mağdur olan kadınlara değinen Hullud, yakın geçmişte Ortadoğu’da en fazla okur-yazarın, en fazla yetişmiş kadının bulunduğu bir ülke olan Irak’ın şimdi çok kötü bir halde olduğunu söyledi.
“Irak, akademi başta olmak üzere birçok alanda eğitimli ve yetkin kadınların çokluğu ile biliniyordu. Ne yazık ki geldiğimiz noktada her gün bombaların patladığı, şiddet ve terörün kol gezdiği ülkede bundan en fazla kadınlar etkileniyor. Kocası, çocuğu ve yakını öldürülen, dahası ailesinin gözleri önünde tecavüze uğrayan, şiddet gören kadınlar var” diyen Hullud, mağdur binlerce Iraklı kadınla görüştüklerini, bunlardan herbirinin acı hikayesini dinlediklerini, bunları paylaştıklarını belirtti.
Arap dünyasında ilk defa kendilerinin şiddete karşı kadın derneği kurduklarını kaydeden Hullud, töre cinayetleri, terör ve şiddet eylemlerini ele aldıkları faaliyetlerinin 180 Arap ve batılı televizyon kanalınca yayımlandığını ifade etti.
Kim haksız bir yere bir insanı öldürürse, insanlığı öldürmüş gibidir
"İslam dünyasında yaşanan şiddetin temel nedeni, sahih bir İslam inancının eksikliğidir" diyen Hullud şöyle devam etti:
“Fakirlik ve cehalet iki önemli sorun. Bunlara bir de aşırılık eklenince ortaya çok tehlikeli sonuçlar çıkıyor. Masumlar öldürülemez, canına kıyılamaz. Çünkü Kuran’da da buyurulduğu gibi 'Kim haksız yere bir insanı öldürürse, insanlığı öldürmüş gibidir. Resulullah savaşta esir alınanlara, 10 kişiye okuma yazma öğretmeleri durumunda serbest bırakılacaklarını söyleyerek cehaleti gidermeye çalışmıştı. İslam aynı zamanda kadına en fazla değeri veren hoşgörü temelli bir dindir. Teröre ve şiddete yönelten sebeplerden hem fakirliği hem cehaleti gidermek zorundayız” şeklinde konuştu.
Kadına karşı şiddetten bahsederken İslam’ın kadına en temel hakkını verdiğini, şereflendirdiğini vurgulayan Hullud, modern zamanda kadının reklam malzemesi olarak kullanılmasını da eleştirdi.
Gezi Parkı olayları masum değil
Küreselleşmeyle birlikte artık dünyadaki gelişmelerin çok yakından takip edilebildiğini, bunun büyük imkanlar sağladığını hatırlatan Hullud, "Arap Baharı"nı başlatan faktörler arasında facebook, twitter gibi sosyal medyanın oynadığı role dikkati çekti. Barışçıl gösterilerin ve ifade özgürlüğünün en doğal haklar olduğunu sözlerine ekleyen Hullud, “Barışçıl gösterileri, fikir hürriyetini sonuna kadar savunuyoruz ancak işin içine terörün, şiddetin ve nefretin bulaşmaması gerekir. Görünen de bu olayların masum olmadığı yönünde” diyerek çekincelerini dile getirdi.
AA'da yer alan habere göre; Türkiye’ye geldiğinde gördüğü gelişmişlik ve hoşgörü ortamından çok etkilendiğini ifade eden Hullud, “Olayların yaşandığı Gezi Parkı'na eşimle bizzat gittim. Sabah sakin olan meydan akşam doluyor, aşırı içki kullanımı oluyordu” diyerek, meydanda toplananların toplumun geniş kesimlerini temsil etmediğine inandığını söyledi.
“Gösteri ve fikir hürriyetinin olduğu Türkiye’de yapılan bu gösterilerde neden şiddete başvuruldu, neden yetkililerle oturup medeni bir şekilde anlaşılmadı, çözüm bulmaya çalışılmadı?” sorularını yönelten Hullud, Gezi Parkı olaylarının uluslararası medya tarafından abartılı bir şekilde verildiğine işaret etti.
Yaşanan olaylarda “gizli gündemlerin varlığını” göz ardı etmemek gerektiğini kaydeden Kadına Karşı Şiddet Derneği Başkanı Hullud konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Küresel medyanın Gezi Parkı olaylarını bu denli büyüterek yayımlaması gizli gündemlerin bir parçası. Aynı zamanda nelere el alet olduklarını bilmeden gösterilere katılanların yanı sıra söz konusu gizli gündemler için 'beşinci kol' faaliyetleri gösteriliyor. Bu gündemlerin hem Türkiye için hem Ürdün için uygulanmakta olduğunu düşünüyoruz.”
Amman’da 2010 yılında kurulan Kadına Karşı Şiddet Derneği’nin Yemen, Tunus, Mısır, Fas, Irak ve Mali’den üyeleri bulunuyor. Dernek, çeşitli ülkelerde terör ve şiddet mağdurlarının videolarını paylaşım siteleri üzerinden yayımlıyor. Videolarda Türkçe altyazılar da yer alıyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara