İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı: Denetimleri benim yaptırdığım iddiası yalan

İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Tahsin Güzel, 75 milyonluk bir ülkede 26 milyon vergi mükellefi olması gerekirken 2010 itibarıyla 7 bin 785 olan vergi mükellef sayısı, her tür baskı ve denetimlere rağmen 2012 yılı verilerine göre 9 bin 225'e çıktığını belirtti. Tahsin Güzel, "Bu mesele sadece Ayakkabı sektörüne mahsus bir olaymış gibi değerlendirilmesi ayakkabı sektörü üzerinde bazı illegal örgütlerin oyun oynadığı bu günlerde böyle bir denetimin tarafımdan organize yapılmış gibi gösterilmesi meslektaşlarım arasında huzursuzluk yaratmış ve beni zor durumda bırakmış, üzmüştür. Bu iddialar kesinlikle yalandır." dedi.

    SGK, 24 Mayıs tarihinde Bornova ilçesindeki Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi'nde yaptığı incelemelerde kayıt dışı istihdam tespit ettiği işyerlerine 307 bin TL ceza yazdı. SGK buna benzer kayıtdışılık ile mücadele çalışmaları kapsamında Türkiye'nin çeşitli yerlerinde çalışmalarını yürütüyor. Fakat İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Güzel, bu denetimlerin sanki kendisi tarafından yaptırılmış gibi gösterildiğini belirterek, bazı işverenler tarafından hedef tahtasına oturtulduğunu söyledi. Güzel, konuyla ilgili yaptığı açıklamada "Türkiye'de kayıt dışı faaliyet sadece Ayakkabı sektöründe değil bir çok sektörde mevcuttur, ayrıca genelde yüzde 52 değil, yüzde 57 oranlarındadır. Dolayısıyla bu ülkenin de en önemli sorunudur, kayıt dışı faaliyet ve vergi dağılımındaki adaletsizliğinin de ana kaynağıdır, bunu her platformda söyler ve bu konuda gerekenin yapılması konusunda uyarılarda yaparım, bu sektörümle ilgili bir konu değildir." diye konuştu.

    "MESLEKTAŞLARIM ARASINDA HUZURSUZLUK YARATILDI"

    75 milyonluk bir ülkede 26 milyon vergi mükellefi olması gerekirken 2010 itibarıyla 7 bin 785 olan vergi mükellef sayısı, her tür baskı ve denetimlere rağmen 2012 yılı verilerine göre 9 bin 225'e çıktığını kaydeden Güzel, şu ifadeleri kullandı: "Dolayısıyla bir avuç dürüst esnafı, tüccarı ve sanayicisi haksız rekabet yanında dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmayan vergi yükünün altındadır. Bu mesele sadece Ayakkabı sektörüne mahsus bir olaymış gibi değerlendirilmesi ayakkabı sektörü üzerinde bazı illegal örgütlerin oyun oynadığı bu günlerde, böyle bir denetimin tarafımdan organize yapılmış gibi gösterilmesi, meslektaşlarım arasında huzursuzluk yaratmış ve beni zor durumda bırakmış, üzmüştür. Namusuyla çalışan, devlete karşı her tür yükümlülüğünü yerine getiren yaşanan bazı olumsuzluklardan dolayı zaman zaman ekonomik depremi yaşarken dahi bırakın Türkiye'yi dünyanın neresinde olursa olsun yaşanan her tür doğal afetlerde bile bir talebimiz üzerine yarım lokmasını paylaşarak yardıma koşan esnafımla aramdaki yakın bağları da zedelemiştir."

    "10 GÜN SİTEMİZDE TERÖR ESTİRİLDİ, CİDDİ İŞ KAYIPLARINA UĞRATTILAR"

    Güzel, sözlerini şöyle sürdürdü: "O şer güçler ki her meslekte olduğu gibi bizim sektörümüzde de kanun ve kural dışı faaliyet gösteren bir parmağın sayısı kadar az işveren, bir fırsat elde ederek, tespitlerimize göre sayısı 17 olan Suriyeli işçileri bahane edilerek gezi parkı misali 10 gün sitemizde terör estirilip meslektaşlarımızı huzursuz ettiği gibi ciddi iş kayıplarına uğratmışlardır. Söz konusu haberin tam tersine SGK'nın o günler yaptığı denetimin illegal örgütlerin ekmeğine yağ süreceğini provokasyona destek verildiğini bizatihi Müdür Yardımcısı Yılmaz Bey ve bölge müdürü ile yaptığım görüşmeler de dile getirdim. Elbet devlet denetimini yapacak kanun ve kurallara her mükellef uyacak, ama elma ile armut karıştırılmayacak dedim, kaldı ki kümesteki yolunan kaz misali yapılan denetimler bütün esnafın şikâyetçi olduğu bırakın SGK'lı işçi çalıştırmayı maliye kaydı bile olmayan kişi ve bölgelerde yapılmamıştır."

    "DENETİMLER BELLİ PROGRAM ÇERÇEVESİNDE YAPILIR"

    Güzel, sözlerini şöyle tamamladı: "Gezi Parkı bahane edilerek yapılan eylemin Türkiye'ye verdiği zarar kadar sektör üzerinde oynanan bu çirkin oyunlar da meslektaşlarımıza zarar verdiği gibi dahası bir kısım basın ve bir kısım da ülke istikrarını bozmaya çalışan illegal örgütlerin gayretleriyle namusuyla faaliyet gösteren esnafımıza zarar vermiş ve vergi kaçakçısı, işci hakkı, gaspçısı gibi de kamuoyuna lanse edilmiştir. Elbet kayıt dışı olduğu gibi kanun nizama uymadan faaliyet gösterenler de bizim sektörümüzde vardır. Bu konulardan ayakkabıcılar da şikâyetçidir, bir avuç insan için on binler rahatsız edilemez, denetim yapılacaksa plan program çerçevesinde yapılır, esnafı ziyarete gelmiş misafir ve ziyaretçisi dahi sorgulanıp hüviyet sorulamaz, hele hele Sitemiz de ateşin yandığı bu günlerde. Sosyal devlet kantarı da topuzu da adaletle kullanır, kamu erkini devlet adına kullananlarda bu düsturla uygular. Ülke ekonomisine ciddi katkıda bulunan ve önemli istihdam ağırlığı olan ve lokomotif sektörler arasında yerini alan Ayakkabıcılık mesleğiyle iştigal eden üyelerimiz son bir aydır bazı basın ve televizyonlarda vücut bulan bu haberleri hak etmemiştir."