Gül: Yanlışları görmemiz ve yanlış olduğunu söylememiz lazım

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, hükümetle kendisi arasında görüş farkı olup olmadığını değerlendirirken, "Gelişmiş, ileri demokrasilerde insanlar barışçı bir şekilde görüşlerini ifade edebilirler. Yazabilir, çizebilir ve anlatabilirler. Başbakan da 'ileri demokrasi' derken bunu kastediyor. Niyetlerin en iyi şekilde görülmesi lazım. Yanlışları görmemiz ve yanlış olduğunu söylememiz lazım. Yanlış olduğunu söylemezsek olgunluğumuza yakışmaz." dedi.

Rize Valiliği'nde basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Gül, Gezi Parkı'nda yaşanan olaylarla ilgili uluslararası komplo denilebilecek gelişmelerin olduğu iddiasına katılıp katılmadığı sorulduğunda, "Herkes herşeyi söyleyebilir. Türkiye açık bir toplum. bizim başka ülkelerde olup bitenleri seyretmemiz gibi bizdekileri de başkalarının seyretmesi normal. Böyle durumlarda bazıları iyi gazetecilik yapar bazıları yapmaz, bazıları da farklı yayıncılık yapar. bunlar nihayetinde bu kuruluşların inandırıcılığı ilgili bir konudur. Olaylar anlatılırken çevresi ve etkileri de güzel bir şekilde anlatılırsa yanlış imaj verilmemiş olur. Ortadoğu ülkelerinde bu tip olaylar olurken o ülkelere ne büyük maliyetlerinin olduğu ortada. Bizde polisin elinde silah yok, jop yok. Miğferinde numaraları yazılı. Numaralarını kapatan birkaç kişi ile ilgili de soruşturma açıldı. Bunları ancak New York'taki polislerde görürsünüz. Ama temel hak ve özgürlükler için sokağa çıkanlara polislerin, güvenlik güçlerinin yaptıklarına bir bakın, neler oldu? Başkalarını da çok suçlamamamıza gerek yok. Türkiye'de de farklı yayınlar farklı bir şekilde olayları yansıtıyorlar. Kendimize güvendikten sonra gerisine çok fazla bakmamak lazım." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Gül, hükümetle kendisi arasında görüş farkının olup olmadığı yönündeki soruya şöyle cevap verdi: "Bakın ben bir konuşma yaparım. İçerisinden öyle bir cümleyi alırsınız ki farklı anlaşılır. Konuşmaların tamamına bakmak lazım. Biz Türk demokrasisinin batı kriterlerinde bir demokrasiye kavuşmasından bahsediyoruz. Halen eksiklerimiz var. Reform sürecindeyiz, eksiklerimizi gidermeye çalışıyoruz. Bir ülkede, ülkeyi kim yönetecek? Yönetim nasıl olacak? Bunun demokrasilerde temel kuralı çoğulcu seçimlerdir. Açık, şeffaf bir biçimde millet iradesiyle sandıktan çıkan sonuçtur. Gelişmiş, ileri demokrasilerde insanlar barışçı bir şekilde görüşlerini ifade edebilirler. Yazabilir, çizebilir ve anlatabilirler. Bütün bunlar gelişmiş ileri demokrasilerin bir parçasıdır. Başbakan da 'ileri demokrasi' derken bunu kastediyor. Niyetlerin en iyi şekilde görülmesi lazım. Yanlışları görmemiz ve yanlış olduğunu söylememiz lazım. Yanlış olduğunu söylemezsek olgunluğumuza yakışmaz."