BTSO Başkanı Burkay: Protestonun bir zeka ürünü olması lazım

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, kamu malına zarar vermeden, bizlere ayrılan yerlerde protestoların gerçekleşebileceğini ancak her bir protestonun da bir zeka ürünü olması gerektiğini ifade etti. Burkay, "Toplumuzda demokrasi kültürünü geliştirme adına bu tarz taleplerin olması gayet doğal." dedi.

Cihan Haber Ajansı'nın gündeme ilişkin sorularını cevaplayan İbrahim Burkay, ekonominin kırılgan yapısına dikkat çekti. Paranın en korkak emtia olduğunu belirten Burkay, Türkiye'nin son 10-12 yıllık kazanımlarını hatırlattı. Türkiye ekonomisinin dünyadaki diğer ekonomilerden ayrışan özellikleri olduğunun altını çizen Burkay, hem üretim hem ihracata dayalı bir üretim modeli ile sadece çevre ülkelerle değil, gelişmiş ülkelerle kıyasladığında bile 12 yılda 'müthiş' bir performans sergilendiğini kaydetti. Bunların görmezden gelinemeyeceğini ifade eden BTSO Başkanı, şu uyarılardı bulundu: "Bizim atığımız her atımda bunları dikkate almamız lazım. Türkiye'de özellikle toplum olarak taleplerimizi ifade etme şeklimiz ile nasıl ki ekonomimiz gelişiyorsa sosyal anlamda toplumumuzun da gelişmesi lazım. Gelişmiş ülkelerin bu tarz protestolarına baktığımız zaman artık bizlerin de bu yöntemlere geçişi sağlamamız lazım. Toplum düzenini bozacak bir hak talebinin, bakıyoruz ki zaman içinde birkaç gün geçtikten sonra toplum tarafından dışlandığını birebir yaşıyoruz. O nedenle ekonomideki bu gelişmelerin artık sosyal alanda da gelişmesi gerekiyor."

"SON OLAYLAR DEMOKRASİNİN TESTEDİR, TÜRKİYE BAŞARIYLA GEÇMİŞTİR"

Toplumun düzenini bozmayacak şekilde, gösterilecek alanları kullanarak hak talep etmenin gerekliliğine değinen Burkay, şöyle devam etti: "Tabi ki devletin kolluk gücünün de halkın yanında olması lazım. Yani bu hakları ortaya koyan kitlenin o andaki bulunduğu ortamı daha iyi nasıl oluşturabiliriz, derdi bu olması lazım. Ama bunu yaparken bu iki kesiminde aynı mantıkla yaklaşması lazım. Zorluk üretmek değil, demokratik hakkımız, çünkü ekonomilerin testi krizlerle ölçülür. Şimdi demokrasi de testten geçiyor. Bu son olaylar demokrasinin de testidir. Türkiye bence bundan başarıyla geçmiştir. Çünkü geçmişle kıyaslandığında bizi üzecek çok bir şey yapılmıyor. Yani kamu mallarına zarar veriliyor, bunun olmaması lazım. Bizim kamu malına da ihtiyacımız var."

Ekonomide dünyada ciddi bir savaş olduğunu vurgulayan Burkay, düne kadar Türkiye için dediğini bırakmayan ülkelerin Türkiye sevdalısı olması olduğunu belirterek, "En önemli konu taleplerimizi yaparken kendimizi kullandırmamak." diye konuştu.

"TÜRKİYE BİR KALEMDE İMAJINI KAYBEDECEK NOKTALARI ÇOKTAN GEÇTİ"

Bu olaylarla Türkiye'nin dünyadaki imajının bozulduğu düşüncesine katılmadığını dile getiren Burkay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye böyle bir kalemde imajını kaybedecek noktaları çoktan geçti. Türkiye'nin imajı dünyada çok farklı. Özellikle 2008 sonu başlayıp2009'da derinleşen ekonomik krizinden sonra Avrupa'daki olayları biliyoruz. Yunanistan'da, İspanya'da neler yaşandı, ABD'de Wall Street neler yaşandığını, polisin oradaki tavırlarını, olaylara müdahale ediş şeklini çok iyi biliyoruz."

"HER KESİM BU OLAYLARDAN DERS ÇIKARDI"

Her kesimin bu olaylar sonucunda değişen dünyada nasıl davranması gerektiği ile alakalı dersler çıkarttığına dikkat çeken Burkay, "Yani bizim kolluk gücümüzde ilk günkü tepkisini ikinci gün vermedi, üçüncü gün, dördüncü gün daha farklı oldu. Eylemcilere baktığımız zaman da gece orayı darmadağın eden eylemcilerin bir kısmı sabah geldi orada temizlik yaptı. Bütün bunlara baktığımız zaman, toplumda 'bir şeyin formatını tutturmak' denir, bizim formatını tutturma noktasında bir acemiliğimiz oldu, o atlatılmaya başlandı. Eylem için o alana giden gençlerin bazıları fark etti ki, bu iş başka noktalara taşınmaya çalışılıyor, onlar onları temizlemeye çalıştılar. Türkiye bu süreçte imajını kaybetmez." şeklinde konuştu.

"İNŞALLAH BİR AN EVVEL BİTER"

"Toplumuzda demokrasi kültürünü geliştirme adına bu tarz taleplerin olması gayet doğal" diyen Burkay, şunları vurguladı: "Bizim görmemezlikten gelmemiz bunları yok etmez. Bunların Türkiye'ye yakışır olması lazım. Kamu malına zarar vermeden, bizlere ayrılan yerlerde gerçekten her bir protestonun da bir zeka ürünü olması lazım. İnovasyon sadece üründe olmaz. Bunları yaparken de bir inovatif şekilde yapmamız lazım. Bunun bir zeka ürünü olması lazım. İnşallah biran evvel biter. Ekonomiye yansımalarında sıkıntı var mı var. Ama yükselirken de anlam veremiyorduk bazen, şimdi düşerken de anlamlandırdığımız konular bunlar olabiliyor. Ama öyle tahmin ediyorum ki birkaç gün içinde bunlar rayına oturacaktır."