Ergenekon davasında İşçi Partili sanıklar savunma yapıyor
Tutuklandığı zaman İşçi Partisi Genel Başkan Vekili olduğunu ve AK Parti'nin kapatılması için çalışma yaptığının iddia edildiğini belirten sanık Mehmet Bedri Gültekin, siyasi parti temsilcisi olarak AK Parti'nin kapatılmasını istemesinin suç olmadığı
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-23 08:40:38
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının 302'nci duruşmasında CHP milletvekilleri Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay ile Veli Küçük, Doğu Perinçek, Tuncay Özcan ve Danıştay saldırısı faili Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 42 tutuklu sanık hazır bulundu. Tutuksuz sanıklardan ise Kemal Alemdaroğlu, Muhterem Bağcı, Ertuğrul Ortay ve Ufuk Akkaya duruşmaya geldi.
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, YAŞ üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli Orgeneral Hasan Iğsız ve emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün de aralarında bulunduğu 24 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı.
Kimlik yoklamasının ardından, tutuklandığı 2011 yılında İşçi Partisi Genel Başkan Vekili olan sanık Mehmet Bedri Gültekin savunmasını yapmaya başladı. Ergenekon davasının Türk milletinden kaçırıldığını öne süren Gültekin, "Türk milletinin bu davayı kabul etmeyeceği, tepki göstereceği biliniyordu. Bu nedenle milletin gözü önünde yargılama yapmak yerine şehrin 90 kilometre dışına taşındı. Naklen yayınlanması talebimiz reddedildi. 'Bırakın da adına yargılama yaptığınız Türk milleti yargılamayı izlesin' dedik ama kabul edilmedi. İnsanların duruşma salonuna gelmelerine, üst üste konulan çelik bariyerlerle engel olundu. Jandarma kuvvetleri yetersiz kalır diye polis takviyesi yapıldı." şeklindeki eleştirilerini dile getirdi.
Dava dosyasında yer alan delillerin değerlendirilmemesini de eleştiren Gültekin, siyasi parti yöneticisi olması sebebiyle yaptığı çalışmaların ya da katıldığı toplantıların suç sayıldığını söyledi. 2 bin 271 sayfalık mütalaada kendisi için sadece 1,5 sayfalık suçlamaya yer verildiğini belirten Gültekin, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı Mehmet Ali Talat ile Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunda oturan Recep Tayyip Erdoğan adlı kişi arasında geçen telefon konuşmalarını bir basın toplantısı ile duyurmamız, suç sayılmıştır." diye konuştu.
Gültekin, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat ile KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş hakkında kumpas çevirmektedir. Bu durum normal mi? Biz de bunu bir basın toplantısında dile getirdik. Ancak bu telefon görüşmesi, bütün basın yayın organlarına olduğu gibi bize de servis edilmiştir. Üstelik bu dava kapsamında tanık olarak dinlenen gazeteci Tayfun Devecioğlu, bu görüşme kaydının, kendilerine servis edildiğini ve bizden 7 ay önce haber yaptıklarını söyledi. Can Dündar da tanık olarak dinlendi ve o da haberi yayınlamaya cesaret edemediklerini söyledi. Kimi bu haberi yayınladı kimi de korkaklık yaptı." ifadesini kullandı.
Bu telefon görüşmesi ve katıldığı toplantılar nedeniyle AK Parti hükümetini devirmek için faaliyet yürüttüğünün iddia edildiğini belirten Gültekin, "Evet AKP kapatılmalıdır. AKP'nin kapatılması Türkiye'nin çıkarıdır. Siyasi parti yöneticisi olarak bunu benim istemem gayet normaldir. Peki bizim uyarılarımızı dinlemedikleri için Türkiye ne duruma düşmüştür. Reyhanlı'daki ölümlerle biten olay, AKP'nin kapatılması gerektiğinin göstergesidir." şeklinde konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara