Dr. Doygun: Çevre sorunlarının etkisi yeşil alanlarla azaltılabilir
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Orman Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Doygun, kentsel çevre sorunlarının insanlar üzerindeki olumsuz etkisinin, yeşil alanlarla azaltılabileceğini söyledi.
Yapılaşma,
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-22 08:22:24
Yapılaşma, motorlu taşıtlar ve sanayi faaliyetlerindeki artışa bağlı olarak çevre sorunlarının özellikle şehirlerde yoğunluk kazandığına dikkat çeken Doygun, Türkiye'de kentsel nüfus oranının yüzde 80'e ulaştığını, bu nedenle çevre sorunlarının etkisi altında kalan insan sayısının her geçen gün arttığını belirtti.
Söz konusu olumsuzlukların, insan ve doğal yaşam üzerindeki etkilerini azaltmak için yeşil alanlardan bilinçli bir şekilde yararlanılması gerektiğini kaydeden Doygun, "Bu kapsamda, belediyelere önemli görevler düşmektedir. Hava, su, toprak, gürültü ve görüntü kirlenmesi nedeniyle kentsel yaşam kalitesi giderek bozuluyor. Küresel ısınmanın kentlerdeki olumsuz etkileri araştırmalarla ortaya konulmuştur." dedi.
Yeşil alanlardan maksimum fayda sağlamak için belirli kriterlere uygun planlama yapılması gerektiğini dile getiren Doygun, "Yeşil alanların oluşturulmasında estetik ve rekreasyonel özelliklerin yanı sıra ekolojik bir bakış açısının da geliştirilmesi gerekiyor. Yeşil alanların şehir genelinde dengeli bir dağılım göstermesi, şehir halkının yeşil alanlardan eşit bir şekilde yararlanabilmesi ve yeşil alanların ekolojik yararlarının şehrin bütününe yaygınlaştırılması için bu konu büyük önem taşımaktadır. Aynı zamanda yeşil alanlar şehir içerisinde süreklilik arz etmeli, bir nevi yeşil alanlar ile şehir içerisinde koridorlar oluşturulmalıdır. Bu yapı, bir taraftan şehir iklimini iyileştirirken diğer taraftan da insanların yaya ve bisikletle ulaşımı teşvik edecek, böylece motorlu taşıtlara olan bağımlılık da azalacaktır." diye konuştu.
"YEŞİL ALANLAR BİRER BETONA DÖNÜŞMEKTE"
Şehir merkezlerindeki park ve yeşil alanlarda kilit parke taşı, beton ve asfalt gibi sert yüzey alan oranının yüzde 20'yi geçmemesi gerektiğini vurgulayan Doygun, bu durumun ülkede tam tersi olduğunu aktardı. Parklardaki sert zemin alanının bütün park alanının yarıdan fazlasını kapladığını anlatan Doygun, bu durumun yeşil alanları birer beton yığınına dönüştürerek, çevreye yarardan çok zarar verdiğini bildirdi.
Yeşil alanlara dikilecek bitki seçimine de dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Doygun, şöyle konuştu: "Bitki türü seçerken, küresel ısınma nedeniyle ortalama sıcaklık değerlerinin artacağı ve yağışların da azalacağı göz önüne alınarak kuraklığa dayanıklı türler tercih edilmelidir. Ülkemizde ise fazla miktarda sulama ve bakım gerektiren geniş çim alanlar, mevsimlik çiçekler ve diğer ithal bitkiler yoğun olarak kullanılmakta, bu nedenle temiz su kaynaklarımızın daha hızlı bir şekilde tüketilmesinin önü açılmaktadır. Yeşil alan düzenlemelerinde o yöreye özgü olan ve çevre şartlarına uyum sağladığı için az bir bakım ile en yüksek performansı gösterebilen doğal türler tercih edilmelidir. Çünkü doğal çevremizde kendiliğinden yetişebilme kabiliyetinde olan türler, ekstra sulama ve bakım gerektirmediği gibi hastalık ve zararlılara karşı da daha dayanıklıdırlar."
Yeşil alanların iyileştirilmesinde, bütün hizmetin belediyelerden beklenmesinin yanlış olacağını da savunan Doygun, vatandaşların bu konuda duyarlı olması gerektiği belirtti. Doygun, şöyle dedi: "Vatandaşlarımızın konutları müstakil veya apartman da olsa mutlaka çevre düzenlemesi yaptırılmalıdır. Bir şehirde ortalama 100 metrekare bahçeye sahip bin adet konutun bahçesinde peyzaj çalışması yapılsa, toplamda 100 bin metrekare alanı yeşile bürünmüş olarak kentimize kazandırmış oluruz."
SON VİDEO HABER
Haber Ara