Bozdağ: Sayın Swoboda, Kılıçdaroğlu'na bir demokrasi dersi verdi
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Brüksel'de yaptığı açıklamalarının, bir ana muhalefet liderinin Türkiye'nin ve dünyanın gerçeklerinden ne kadar kopuk siyaset ürettiğinin göstergesi olarak değerlendirdi. Bozd
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-16 13:10:20
Ankara AKM'deki Aksaray Günleri'ne katılan Bekir Bozdağ, burada basın mensuplarının gündeme dair sorularını cevapladı. Gazeteciler, Bozdağ'a CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Brüksel'de yaptığı açıklamaları hatırlattı. Bozdağ, konuyla ilgili olarak şu ifadeleri kullandı: "Türkiye adına da CHP adına da bence üzücü bir olay. Yani Türkiye'nin ana muhalefet partisi liderinin Türkiye'nin ve dünyanın gerçeklerinden ne kadar kopuk siyaset ürettiğini; Avrupa'dan, Türkiye'den, Suriye'den haberinin olmadığının çok somut göstergesi olarak görüyorum. Bir başka husus Sayın Swoboda'nın da orada bir demokrasi dersi verdiğini görüyoruz. Bir siyaset üslubuna ve adabına uygun bir ders verdiğini, işin doğrusu görüyorum. Avrupa'da yalan ve iftiranın üzerine kurgulu bir siyasetin yapılamayacağını Sayın Kılıçdaroğlu'na takındığı tavırla açık açık ortaya koymuştur. CHP'ye dair değerlendirmeleri de bunu göstermektedir."
"CHP ADINA DA TÜRKİYE ADINA DA ÜZÜLÜYORUM"
Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tabi CHP Genel Başkanı iftira üzerine, yalan üzerine bir siyaset kurguladığı için Suriye'de yaşanan gerçeklere hem gözünü kapatmış hem kulaklarını kapatmış bir durumda. Türkiye'de yaşanan değişim ve dönüşümü, Türkiye'nin başbakanına dünyanın, Avrupa'nın ve Türk milletinin yüzde 50'den fazla destek vermek suretiyle verdiği değeri de görmeyen bir yaklaşım içinde olduğu için Sayın Swoboda da gerçekleri bir kez daha hatırlatmış, iftiraların Avrupa'da para etmeyeceğini, yalanların Avrupa'da para etmeyeceğini ifade etmiştir. Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grubu logosu altında da böyle bir konuşmanın yapılamayacağını çok net bir şekilde ifade etmiştir. Sayın Kılıçdaroğlu, şunu da bilmesi lazım, Türkiye'de de yalan ve iftira üzerine siyaset yapılamaz. Çünkü bu tür siyaset yapanlara karşı milletimiz iktidar yetkisi hiçbir zaman vermedi, bundan sonra da vermeyecektir. Bir kez daha maalesef CHP ülkemizi üzen, ülkemizdeki siyaset anlayışının çok aşağılarda olduğunu gösteren ve doğru olmayan bir temsil ortaya koymuştur. CHP adına üzüldüğüm gibi Türkiye adına da böylesi bir ana muhalefet genel başkanına sahip olduğumuz için gerçekten üzüldüm."
"KENDİ POLİTİKALARINI SUÇLAMAK YERİNE VATANDAŞI SUÇLUYORLAR"
Yine Kılıçdaroğlu'nun 'Türk vatandaşların yurtdışında sol partilere, Türkiye'de ise sağ partilere oy veriyor' şeklindeki sözlerini de değerlendirdi. CHP'nin sürekli olarak bunu yaptığını aktaran Bozdağ, "Çiftçilerle konuştuğu zaman AK Parti'ye niye oy verdiniz diye çiftçileri suçluyor, esnafla konuştuğu zaman AK Parti'ye niye oy verdiniz diye esnafı suçluyor, sanayiciyle konuştuğu zaman sanayiciyi suçluyor. İşte Avrupa'da yaşayan vatandaşlarla konuştuğu zaman AK Parti'ye niye oy verdiniz diye vatandaşlarımızı suçluyor. Aslında siyasi partiler vatandaştan biz niye oy alamıyoruz diye kendilerini suçlaması lazım. Yani CHP 'ben esnaftan niye oy alamıyorum, sanayiciden niye oy alamıyorum, çiftçiden niye oy alamıyorum, yurt dışındaki vatandaşlardan niye oy alamıyorum' diye kendisini suçlayıp, eksiklerini görüp onlara göre siyasi politikalar oluşturması lazımken, bu anlayış halka tepeden bakan bir anlayış olduğu için, vatandaş bir şeyden anlamaz, hesap kitaptan anlamaz, göbeğini kaşıyan adam, bidon kafalı gören sakat ve hastalıklı bir anlayışa sahip olduğu için her seçim sonrasında kendi politikalarını suçlamak yerine sadece vatandaşı suçluyorlar." şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE BAŞBAKANI'NI ELİ KANLI DİKTATÖRLE KIYASLAYAMAZSIN"
Brüksel'de aynı şeyi gördüğünü ifade eden Bozdağ, şunları ekledi: "Siz burada sol partilere oy veriyorsunuz, Türkiye'de sağ partilere oy veriyorsunuz' diyorlar. Halbuki CHP'nin sol bir parti olduğunu söylemek milletin aklıyla alay etmektir. CHP, MHP'nin solunda bir partidir. Ancak kesinlikle sağda olan bir parti değildir. Çünkü sol siyaseti savunanlar, ırkçı argümanlarla, demokrasiden uzak yaklaşımlarla, bir takım marjinal gruplarla siyaset üretmez, toplumun geneline dönük üretir. Avrupa Konseyi Sosyalist Grubu Başkanı diyor ki 'sen bu logonun altında böyle bir konuşma yapamazsın. Türkiye'nin Başbakanı'nı eli kanlı bir diktatörle kıyaslayamazsın. Ben buna izin vermem' diyor. Avrupa'nın solcuları bunu söylüyor ama Türkiye'nin solcusu olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, eli kanlı diktatöre sahip çıkarak, Türkiye'nin Başbakanı'nı eli kanlı Esed ile eş gören hastalıklı bir anlayışı söylemeye devam ediyor. Kim solcu?"
SON VİDEO HABER
Haber Ara