Çınar: Etnik farklılıkları olan yörelerde saldırıların sürmesini bekliyorum
Polonya'da bulunan EPOKA Üniversitesi'nde siyaset bilimi ve uluslar arası terör bilim uzmanı olan Yrd. Doç. Dr. Bekir Çınar, Reyhanlı'daki patlamalar ile insanlar arasında fitne çıkarılıp çatışma ortamı oluşturulmak istendiğini söyledi. Etnik yönden
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-13 15:44:19
Yrd. Doç. Dr. Çınar, olayda ciddi ihmal bulunduğunu söyledi. İstihbarat alınıp herkese haber verildiği halde gerekli tedbirlerin alınmadığının ortaya çıktığını vurgulayan Çınar, "Burada şu anlaşılıyor; özellikle bu bölgeler, bu yerlerimiz ister istemez yıllarca beraber yaşayan bölgelerimiz. Farklı kültürlerin farklı inançların aynı beraber olduğu yerler. Dolayısıyla zannediyorum bu tür terör eylemleriyle burada insanlar arasında bir fitne çıkarıp, bunların birbirleriyle kavga, gürültü ve dolayısıyla çatışma ortamı çıksın isteniyor. Buna gelmemek gerekiyor. Bular ciddi bir tahrik, hatta ağır tahrik denebilecek nitelikte tahrikler." dedi.
Eldeki delillerle suçlunun bulunup halka açıklanması gerektiğini anlatan Bekir Çınar, şöyle devam etti: "Bir terör uzmanı olarak ben bu bölgeye ilk defa geldim ve eylemin yapıldığı yeri de gördüm. Dolayısıyla anladığım kadarıyla şu var, eylemin cumartesi olması, her ne kadar belediyede olsa da bu devlete ya da belediyeye yönelik bir saldırı değil. Belediyenin yanında esnaflar var, dolayısıyla halka yönelik bir saldırı. Bu da teröristlerin devleti değil halkı hedef aldıkları ve dolayısıyla halkı birbirine düşürmek istedikleri imajını, kanaatini güçlendiren bir durum. Dolayısıyla bundan sonra bu tür saldırıların bu bölgede artabileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla gerek güvenlik birimlerinin gerek istihbarat birimlerinin daha koordineli çalışmaları, her ihbarı ciddi şekilde değerlendirmeleri ve sonuçlandırmaları gerektiğini düşünüyorum. Ek olarak da bu bölgede gerek istihbaratta çalışan insanların, gerek polis, emniyet teşkilatında çalışan insanların sayısının artırılmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Bir üçüncü nokta da özellikle benzer bir hadise olduğu zaman sağlık birimlerinin bu tür meselelere çok ciddi müdahale edebilmesi için aynı şekilde bu birimlerinin de alarm durumuna geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum."
DERİN YAPI BİTİRİLMEDEN TERÖR OLAYLARI BİTMEZ
Saldırıyı Suriye ya da Suriye istihbarat biriminin yaptığına dair açıklamaları doğru bulmadığını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Çınar, "Türkiye'de terör bitmeyecek. Yani birçok kimse bugün barış süreci vesaire diye söylese de bu bitmeyecek. Belki bugün bizim PKK ile ilgili ya da Kürt nitelikli etnik terör bitebilir. Ve bütün umudumuz, amacımız, niyetimiz bu, fakat Türkiye bu tür eylemlerle sık sık karşı karşıya gelecek. Yani Türkiye'nin içinde DHKP-C gibi başka isimlerle de anılan gerek sağda gerek solda yer alan, gerek dini gerek gayri dini örgütler mevcut. Her zaman kullanılabilecek durumdalar bunlar. Bugün PKK terörü bitebilir, yarın bir başka terör devreye girebilir. Türkiye'de derin yapı bitirilmeden, açıklık sağlanmadan gerek devlet içinde gerek bürokraside insanların Türkiye Cumhuriyeti devletinin yüceltilmesi, Türkiye'deki insanlara hizmet verme amacında birleştirilmesi noktasında bir noktaya gelinmeden terör eylemlerinin biteceğini düşünmüyorum. Bitmeyecektir de. Yer yer özellikle farklı etnik grupları, farlı milletleri farklı kültürlerin yaşadığı bölgelerde daha farklı çatışmalar çıkarmak için eylemler yapılacaktır. Ben özellikle farklı etnik grupların yaşadığı yüzyıllarca beraber yaşadığı yerdeki bu dokunun bozulmasına yönelik eylemlerin artacağını düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
AKLIMA MARDİN GELİYOR
Gerek planlanması, gerek eylemin gerçekleştirilmesi şeklinden saldırının tamamen Türk yapımı olduğunu tahmin ettiğini ifade eden Çınar, Türkiye'de bir örgüt ya da birden fazla örgütün beraber olarak bu eylemi yapmış olabileceğini anlattı. İlçede bir hafta önce yaşanan bayrak yakılması provokasyonuna da değinen Çınar, sözlerini şöyle tamamladı: "Yıllarca Çorum'da 80 öncesi, Sivas'ta yapılanlar, daha sonra 90 sonrası İstanbul Gazi'de yapılmaya çalışılanlar ve daha sonra Türkiye'nin farklı yerlerinde yapılanlar bir kez daha burada sahneye konmak isteniyor. Belki şunu söyleyebiliriz; bugün 30 yıldır devam eden etnik Kürt kökenli terör muhtemelen Türklerle Kürtleri birbirine düşürmeye yönelikti, bunda başarılı olunamadı. 50 bin insan belki canından oldu, ekonomik kaybımız oldu. Bunda başarılı olunamadı. Ama şurada hassas başka bir şey var. Özellikle Suriye'de başlayan ve dolayısıyla Suriye'de Müslüman Sünni yada Alevi ya da farklı isimlerle anılan çatışmanın uzantısına en yakın ilimiz Hatay ve ilçeleri. Burada Araplar yaşıyor, burada aynı zamanda Aleviler yaşıyor, Sünniler yaşıyor, Türkler yaşıyor. Dolayısıyla burada bunu deniyorlar. Acaba burada bir kavga çıkarabilir miyiz, burada bir çatışma çıkarabilir miyiz? Bunun üç tane amacı olsa gerek. Birincisi bu çatışma uzun süre Türkiye'nin başını ağrıtabilecek bir zemin oluşturabilecektir. İkincisi Suriye ile irtibatlı olduğundan dolayı Suriye'deki rejimin biraz daha ayakta kalmasını temin edecektir. Üçüncüsü de farklı insanları, farklı kurumların kuruluşlarının Suriye ile olan plan ve programlarına katkı sağlanacağı düşünülebilir. Kesinlikle ve kesinlikle özellikle farklı dokuların yaşadığı aklıma Mardin geliyor, farklı dokuların yaşadığı bölgelerde güvenlik birimlerinin sayısı, niteliğinin artırılması gerektiğini düşünüyorum."
Haber Ara