Kılıçdaroğlu: 1 Mayıs'ta ambulansların içine biber gazı atıldı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DİSK Genel Merkezi'dne DİSK Başkanı Erol Ekinci'yi ziyaret etti. Ziyaretin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Kılıçdaroğlu, "1 Mayıs günü ambulansların içine biber gazı atıldı. Ambulansların disk önünde ki yaralıları almaları engellendi. Önleri kapatıldı." dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DİSK Başkanı Erol Ekici'yi ziyaret etti. Yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu, basın açıklaması yaptı. 1 Mayıs günü ambulansların içine biber gazı atıldığını savunan Kılıçdaroğlu, ambulansların DİSK önündeki yaralılara gelmesinin engellendiğini anlattı. Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye'de bir partinin genel başkanı olarak 1 Mayıs'ta yaşanan olayları içimize sindirmemiz mümkün değil. Demokrasi konusunda bu toplum ağar bedeller ödedi. 1 Mayıs emeğin ve dayanışmanın günü bayram olarak kabul edilmiş parlamentodan yasası çıkmış. İnsanlar bayramlarını kutlamak istiyorlar. Siz sıkı yönetim uyguluyorsunuz. Köprülerin kanatlarını açıyorsunuz.Otobüslere el koyuyorsunuz. İnsanlar bir araya gelip bayramlarını kutlamasınlar diye. Bu demokrasi anlayışını şiddetle red ediyoruz. Bizim arkadaşlarımız da orantısız güç kullanılarak dağıtıldı. Ambulansın içine biber gazı sıkıldı. Yaralıları almak için buraya ambulansın gelmesi gerekiyordu. Ambulansları bile engellediler. Böyle demokrasi anlayışı olur mu?"

'EĞER 1 KİŞİ HER ŞEYE KARAR VERİRSE, O KİŞİ ÜLKEYE BELA GETİRİR'

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'a atıfta bulunarak Türkiye'de her şeye sadece kişinin karar verdiğini söyledi. Böyle olması halinde o kişinin ülkeye demokrasi değil, bela getireceğinden ileri sürdü. Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: " Bir kişinin isteği üzerine Taksim açılacak. 1 kişinin isteği üzerine yine kapanacak. Eğer bir kişi her şeye karar veriyorsa. O bir kişi Türkiye demokrasiyi getirmez. Türkiye'ye bela getirir.Terör getirir. Uğursuzluk getirir. Geçen sene 1 Mayıs'ı düşünün. Ne kadar güzel geçti. Barış içinde davul zurna ile kutladılar. Şiddetten beslenmeyi siyasal gelenek olarak içine sindiren siyasal anlayışı kabul etmiyoruz.Yaklaşık 2 milyon işçi şuanda taşeron işçi olarak çalışıyor.Hiçbir güvenceleri yok. Yaşam boyu asgari ücrete mecbur edilen kitle bu 2 milyon kişi. Şimdi bunlar ülkeye sözde barış getirecek. Bu anlayışla bu kafada olan insanlar ülkeye barışı getiremezler.Barışın yolu demokrasiden ve özgürlükten geçer."

'ÖRGÜTLÜ TOPLUM DEMOKRATİK TOPLUMDUR'

Örgütlü bir toplumun ancak demokratik bir toplum olabileceğinden bahseden Kılıçdaroğlu: " Düşünceyi açıklama özgürlüğünden geçer. İnsanı sevmekten geçer. İnsanın düşüncelerine saygı duymaktan geçer. Toplumun örgütlenmesinden geçer. Örgütlü toplum demokratik toplumdur. Örgütlü toplum demokrasinin derinleşmesine katkı sağlar. Örgütlü toplumda insanlar sorunlarını daha rahat anlatabilirler. Siz baskı ve şiddet uygulayarak insanların düşüncelerini açıklamasına engel oluyorsunuz. Ben sayın Disk başkanının orantısız güç kullanarak kendi mekanlarında devlet terörüne muhatap olmalarını içime sindiremedim. Bu nedenle kendisini ziyaret ettim." dedi.