Karakullukcu: Yargı, hak ve özgürlük taleplerine duyarsız kaldı
Danıştay Başkanı Hüseyin Karakullukcu, yargının özgür toplumlarda yer alan örneklerinin aksine hak ve özgürlük taleplerine duyarsız kaldığını söyledi. "Yargı, meşru ve barışçıl hak ve özgürlük taleplerinin yanında yer almamıştır." öz eleştirisi yapan
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-10 07:18:24
Danıştay'ın kuruluşunun 145'inci yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen törende konuşan Başkan Hüseyin Karakullukcu, bireylerin temel hak ve özgürlüklere doğuştan vazgeçilmez ve devredilemez bir şekilde sahip olduğunu ifade etti. Birey ile hak ve özgürlükleri arasında güçlü bir bağ olduğuna dikkat çeken Karakullukcu, hukuk uygulamasında insan haklarının varlığının karine olarak kabul edilmesi gerektiğini kaydetti.
İnsan hakları seviyesinin yükseltilmesi için yeni bin yılın başında yasama ve yürütmede büyük değişimler yaşandığını anlatan Karakullukcu, bu adımların bir bütün olarak devletin tüm organlarına yansıtılamaması nedeniyle insan haklarında arzulanan seviyeye ulaşılamadığının bir sır olmadığını söyledi. İnsan haklarının bir ülkede yerleşmesi, korunması ve geliştirilmesi konusunda yargının etkin rol oynadığını belirten Karakullukcu, "Yargıya düşen kamu kudreti tarafından tesis edilen işlem ve eylemleri, bir kez de hak ve özgürlükler açısından değerlendirmektir. Bu anlamda denilebilir ki yargı hak ve özgürlükleri hassasiyetle öncelemesi gereken bir erktir. Tüm demokratik devletlerde yargıya verilen ve ondan beklenen işlev de budur. Ne yazık ki ülkemizde yargı bu temel görevini uzun zaman yerine getirmemiştir. Yargı, özgür toplumlarda yer alan örneklerinin aksine hak ve özgürlük taleplerinin bastırılmasına duyarsız kalmıştır. Bir öz eleştiri olması adına söylemek istiyorum ki yargı, meşru ve barışçıl hak ve özgürlük taleplerinin yanında yer almamıştır. Bu yaklaşımın, yargı organlarına kısa sürede silinemeyecek bir itibar kaybı verdiği açıktır. Ancak insan haklarının bu şekilde kısıtlanmasının olumsuz sonuçları sadece hukuk alanıyla sınırlı kalmamıştır. Yargının verdiği bu kararlar nedeniyle toplumun gelişmesi yavaşlamış, demokratik değerler zayıflamış, bireylerin geleceğe yönelik beklentileri azalmış ve adeta toplum bir bütün olarak ümitsizliğe itilmiştir." dedi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara