Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Kiriş: Sanayileşme ile doğada birçok canlı türü yok olmuştur

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdür Yardımcısı Sabri Kiriş, sanayileşme ile doğanın büyük tahribata uğradığını ve birçok canlı türünün yok olduğunu söyledi.

Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticar

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-05-06 12:10:23

Kiriş: Sanayileşme ile doğada birçok canlı türü yok olmuştur
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdür Yardımcısı Sabri Kiriş, sanayileşme ile doğanın büyük tahribata uğradığını ve birçok canlı türünün yok olduğunu söyledi.

Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme (CITES) kapsamında, Türkiye ve İspanya arasında başlatılan Eşleştirme Projesinin 5. Yönlendirme Toplantısı Rize'de yapıldı. Yusuf Karali Diyanet Eğitim Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıya Rize Valisi Nurullah Çakır, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdür Yardımcısı Sabri Kiriş, Proje Koordinatörü Mercedes Nunez Roman ile Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Avrupa Birliği Bakanlığı, TÜBİTAK Başkanlığı, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Orman Genel Müdürlüğü temsilcileri katıldı.

Kiriş, burada yaptığı konuşmada, dünyanın sanayileşme sürecinde büyük kayıplara uğradığını belirterek, "Sanayileşme ile doğa büyük tahribata uğramış, bir çok tür yok olmuştur. Doğada kaybedilenleri bir daha yerine koymanın mümkün olmadığını bilmekteyiz. Elde kalanları muhafaza edebilmek için uluslararası sözleşmeler hayata geçirilmiştir." dedi.

AB sürecinde, doğa koruma konularının çevre faslının altında düzenlendiğini kaydeden Kiriş, "Çevre faslı 2009 yılında açılmıştır. Faslın kapatılmasının şartı mevzuat ve uygulamaların tam uyumudur. Boşluklar tespit edilmiş bu anlamda uygulamalar hayata geçirilmeye başlanmıştır. Uygulamaya konulan 1,5 milyon Avro değerindeki proje de uyum süreci kapsamında hayata geçirilen önemli bir projedir. Proje kapsamında türler ve türevler tanımlanacaktır. Proje partnerimiz İspanya, bu alanda dünyada önemli başarılar elde etmiştir." diye konuştu.

Proje Koordinatörü Mercedes Nunez Roman ise hayvan ve bitki kaçakçılığının daha çok turistik amaçla yapıldığını ifade ederek, "Özellikle geleneksel Çin tıbbı adı altında ülkelere satılmaya çalışılan deniz ve kara kaplumbağası tozuna rastlıyoruz. Avrupa'daki bütün havaalanlarında neredeyse rastlıyoruz. Geleneksel Çin tıbbı diye adlandırılıyor. Deniz ve kara kaplumbağaları kabuğu parçalarından üretiliyor. Fiyatı 15 bin Avro'ya kadar çıkıyor." şeklinde konuştu.

Proje kapsamında, İspanya ve Türkiye gümrüklerinde yakalanan içleri doldurulmuş çeşitli yabani hayvanlar, yabani hayvanlara ait deriler ve bitki türleri sergilendi. Sergide denizatı, içi doldurulmuş kaplumbağa, yılan derisi, yağmur ormanları bitki çeşitleri de yer alıyor. Sergide, özellikle Çin Halk Cumhuriyeti'nden ülkemize kanser tedavisinde faydası olduğu iddiası ile sokulmaya çalışılırken ele geçirilen deniz ve kara kaplumbağası tozu dikkat çekti.



SON VİDEO HABER

İstanbul'da 4 katlı otelde yangın

Haber Ara