Türkiye, Suriye’deki katliamın sona ermesi için çabalarını sürdürürken bu ülkedeki tarihî eserlerin tahrip edilmesine karşı da uluslararası camiada bir farkındalık ve hassasiyet oluşması için çalışıyor. Şam’daki Hz. Ömer Camii UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde bulunmadığı için örgüt bir girişimde bulunmadı. Türk Büyükelçi Balık ise bu durumun kabul edilemez olduğunu belirterek örgütün sorumluluk alması için girişim başlattı. İlk başta sadece ABD buna destek verirken birçok ülke “İhtilaflı meselelere girmeyelim” gerekçesiyle bu çağrıya kulak tıkadı. Gürcan Balık, rejimin saldırıları neticesinde en az 657 caminin, onlarca kilisenin ve 2 bin yıllık sinagogun tahrip edildiğini muhataplarına anlattı. Balık, örgütün temel işlevinin bu konulara sahip çıkmak olduğuna vurgu yaparak aksi durumda UNESCO’nun itibarının ve varlığının ciddi anlamda sorgulanacağına işaret etti. Dünya Mirası listesinde bulunan Emevi Camii’nin de bombalanması üzerine Genel Direktör Bokova yazılı açıklama yaparak olaya tepki gösterdi.
Büyükelçi Balık, meselenin Yürütme Kurulu gündeminde ele alınmasını istedi. Yoğun itirazlara rağmen girişime sonradan AB ve Arap ülkeleri de destek verdi. Yürütme Kurulu Başkanı Barbados’un söz vermesiyle hafta içi gerçekleşen toplantıda Gürcan Balık, kurulda Suriye’deki tahribatı anlattı. Balık Suriye’de yaşananların UNESCO’nun temsil ettiği tüm değerlere aykırı hale geldiğini vurgulayarak, “Burada gündeme getirmeyerek meselenin önemini ortadan kaldıramayız. UNESCO’nun anlamlı kalmasını ve itibarını korumasını istiyorsak, Suriye’deki yüzlerce kültürel mirasın yok edilmesini kınamak için güçlü bir mesaj göndermenin tam zamanıdır.” diye konuştu. Suriye’nin buna cevap vermesiyle tartışmalar yaşandı. Kurulda meselenin gündem dışı ele alınması ciddi bir kazanım olarak değerlendiriliyor. ZAMAN