Oğlu polis tarafından vurulan anne: Polis annesiyle kucaklaşmak istiyorum
Batman'a gelen Akil İnsanlar Güneydoğu Heyeti, Muğla'da polis kurşunuyla öldürülen üniversite öğrencisi Şerzan Kurt, KCK davası nedeniyle 4 yıldır tutuklu bulunan Belediye Başkanı Necdet Atalay ve PKK tarafından yola döşenen mayının patlaması sonucu
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-04-23 12:55:46
Heyet ilk olarak Şerzan Kurt'un ailesini ziyaret etti. Şerzan Kurt'un babası Ömer Kurt, çözüm sürecine sonuna kadar destek verdiklerini söyledi. Anne Necla Kurt ise hiç kimsenin dilini, dinini, kimliğini, cinsiyetini, ırkını belirleme şansı olmadığını, nerede doğmuşsa, nasıl yaşamışsa öyle sürdürdüğünü ifade ederek herkesin empati yapmasını istedi.
Anne Kurt şunları ifade etti, "Bu süreç sebebiyle bugün birilerinin çocuğu yaşıyor. Ölümlerin önüne geçildi. Böyle düşünüyorum ben. Her gün aslında yaşayan insanlar var. Bu adım atılmasaydı bizim gibi yüreğinde ciğerinde bir parçayı kaybeden insanlar bize katılmış olacaktı. Ama katılmadılar bu atılan adımdan kaynaklanıyor. Ben bu sürecin devam etmesini ve gerçekten sonuca gitmesini isterim."
ŞEHİT OLAN POLİS ANNESİYLE KUCAKLAŞMAK İSTERİM
Bu süreç kapsamında şehit olan asker ve polis anneleriyle kucaklaşmak istediğini söyleyen Necla Kurt, "Aynı acıyı yaşayan bir polisin annesiyle de yan yana gelebilirim. O da kendi evladını kaybetmiş. Bir askerin annesiyle de kucaklaşabilirim. Burada en büyük mağdur olarak kadını görüyorum. Ancak onlar sanki bizim kadar bu olayın farkında değiller." dedi.
Heyet Başkan Yardımcısı Kezban Hatemi, onlarında bunun farkında olduğunu direnç gösterenin sadece devlet olduğunu belirtmesi üzerine Anne Necla Kurt, olaya aynı pencereden baktığı insanlarla da bir araya gelmek kucaklaşmak isteğini yineledi.
KURŞUNU SIKANDA KARARI VEREN MAHKEMEDE BENİM GÖZÜMDE SUÇLUDUR
Çocuğunu öldüren polis ile ilgili kararı veren mahkeme heyetine de tepki gösteren anne Kurt, "Sıkanı nasıl katil olarak görüyorsam son mahkemede ben o heyeti de aynı konumda görüyorum. Çünkü sen bir olayı açığa çıkarmazsan, olumsuz bir olayın bir müeyyidesi yoksa o olumsuz davranışlar halka halka çoğalacaktır. Bir adam birini öldürüyorsa gerçekte bunun cezasını alırsa onun bedelini cezaevinde geçiriyorsa bana göre bu bir başka insanın ölmesine engeldir. Eğer hak etiği ceza verilmiyorsa ölümlerin arkası geliyor demektir. Ben öyle baktığım zaman o gün bunu da his ettim ne yazık ki o heyeti de ortak gibi gördüm. Üzgünüm ama adalet beklediğim o heyeti gözümde oğlumu öldüren kişiyle aynı görmeye başladım."
Heyet Başkan Yardımcısı Av.Kezban Hatemi ise bu konuşmalar üzerine ailenin acısını paylaştığını belirterek Yargıtay'ın bu yanlıştan döneceğini umduğunu belirterek, "Ben acınızı paylaşıyorum. Bu evinde oturup gazete okuma, olayları gazeteden takip etmeye benzemiyor. Adalet açısından umarım Yargıtay bu yanlışlığı döndürecektir. İnançla bekleyelim, hep birlikte geciken adalet adalet değildir. Bu vurgulamayı yapalım. Dolayısıyla bu gibi olayların takipçisi olalım yeter ki toplumda bu bilinç kuvvetlensin." diye konuştu.
Faili meçhul olaylara da değinen Hatemi, şunları dile getirdi. "Bunların hepsi ortaya çıkacak ve hesap verecek. Helalleşme de anca böyle olur. Yoksa durup dururken neyin helalleşmesini yapıyorsun. Faili meçhuller bu ülkede bellidir ve ortaya çıkması gerekir. Tek tek de çıkarılmalıdır. Bu daha yeni bir süreçtir. Türk insanı kucaklayan bir kültürden geliyor. Ben acınızı paylaşıyorum. Elimizden gelen her konuda da sizleri destekliyorum."
Heyet daha sonra KCK davasından 4 yıldan beri tutuklu bulunan Batman Belediye Başkanı Nejdet Atalay'ın evini ziyaret etti. KCK davalarının siyasi bir dava olduğuna inandığını ifade eden Devrim Atalay "Ne zamanki barış sağlanacaksa önce onların bırakılmaları gerekiyor. Biz KCK tutsaklı aileler hiçbir zaman mağdur edebiyatı yapmadık. Her zaman eşimin yanındaydım. Eşim ne yaptıysa gurur duydum. Eşimin yanlış yaptığını hiçbir zaman düşünmüyorum. Batman'ın yüzde 70'inin oyunu alarak geldi, 4 yıla yakındır tutuklu. Hani tutuklu olmadan da yargılana bilirdi. Siyasi bir dava olduğu için cezalandırıldı."
Kezban Hatemi ise KCK davalarının haksız bir rekabet olduğuna inandığını ifade ederek "Siyasetin önü asla tıkanmamalı, kim çalışıyorsa kim halktan büyük destek alıyorsa o söz sahibi olmalıdır." şeklinde konuştu.
Heyet daha sonra mayın patlaması sonucu eşini kaybeden Hülya Özevin'i de ziyaret etti. Barış olsa dahi mayınların can almaya devam ettiğini belirten Özevin, bu tür patlayıcılar döşendiğini ve adreslerinin belli olmadığını basanın kim olduklarına bakmadığını, başka acılar yaşanmaması için hükümetten sesini duymasını ve mayınların temizlenmesini istediğini vurguladı. Bir insanın bir dünya olduğunu ve hiç bir insanın ölmesini istemediğini belirten Özevin, eşinin anti militarist bir insan olduğunu ve çocuklarının askere girmesini istemediğini söyledi.
Özevin "Askerlik zorunlu olsun istemiyorum. Gönüllü olsun şöyle böyle olsun yani savaş bitse bile çocuklarımın eline silah almasını istemiyorum" dedi.
Mağdur aileleri dinleyen Heyet Başkanı Yılmaz Ensarioğlu da, "Hiçbir şey Şerzan'ı geri getirmez ama dediğiniz şey önemli. Herhangi bir güvenlik görevlisinin yarın başka gencimize rahat kurşun sıkamamasını sağlamak açısından bu caydırıcı yaptırımın uygulanmasını sağlayamazsak adalet tecelli etmez. Adaletin olmadığı yerde de hiç kimsenin kalıcı bir çözüm ve barışı beklemesi mümkün değil." şeklinde konuştu.
Heyet ziyaretler sırasında ailelerin görüşlerini not aldıktan sonra esnaf ve vatandaşları ziyaret etti.
Haber Ara