AK Partili vekiller Şırnak izlenimlerini Cihan'a anlattı

Halkın çözüm sürecine ilişkin nabzını tutmak için 14 milletvekili ve il-ilçe başkanlarıyla Şırnak'a çıkarma yapan AK Parti Merkezi, halktan olumlu sonuçlar aldı. Şırnak il merkezi başta olmak üzere Cizre, İdil, Silopi ve Uludere ilçelerini ziyaret eden AK Parti heyeti, vatandaşın nabzını tuttu.

AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi, Teşkilat Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Nureddin Nebati'nin başkanlığındaki heyet, 2 gündür Şırnak'ta halkın çözüme yönelik olan nabzını tutuyor. Halktan olumlu sonuçlar elde eden heyet, Ankara'da bunu Başbakan'a bildirecek. 2 gün boyunca Şırnak Merkez ve Silopi, İdil, Uludere ve Cizre'de sivil toplum örgütleri, kanaat önderleri, esnaf ve vatandaşlarla çözüm sürecini konuşan heyet, herkesin çözüm sürecine destek olmalarını istedi. Vekillerin gelmelerinden dolayı çok mutlu olduklarını belirten Şırnak halkı, çözüme, huzuru istediklerini söyleyerek, artık akan kanlar dursun, kimse ölmesin diyor. 2 günlük halk ziyaretlerinden sonra olumlu tepkiler alan heyet, Şırnak izlenimlerini Cihan Haber Ajansı'na(Cihan) anlattı.

    Cihan'a konuşan AK Parti Milletvekili Nureddin Nebati, "Ben ve bir kısım arkadaşımız Uludere'ye geçtik. Uludere'de halkın nabzını aldık. Diğer arkadaşlarımız İdil'de, Silopi'de ve Cizre'de gerekli çalışmaları yaptılar. Akşamda Şırnak'ta arkadaşlarla buluştuk ve meydan da bir takım ziyaretlerimiz oldu. Esnaflarımızı gezdik. Çok spottan bir şekilde halkın toplanması vardı. Uludere'de bütün esnafı tek tek ziyaret ettik. Sonra yaptığımız bir kahvehane sohbeti olağanüstü bir kalabalığa dönüştü. Ciddi bir şekilde destek var. Dua ediyorlar. Teşekkür ediyorlar. Çok verimli bir toplantı oldu. Çünkü Şırnak'a birkaç defadır geliyorum. Geldiğim en verimli ve zevkli geçen bir toplantı oldu. Çözüm sürecinin olumlunun içinde olduğunu diyebilirim. Çünkü istisnasız bütün vatandaşlardan çok olumlu tepkiler aldık. Uludere'ye giden milletvekillerimizin tamamı ellerinde karanfillerle beraber bütün esnafa ziyaretlerde bulunduk. Bırakın niye geldiklerini, suratını asan, sağa sola bakanları 'iyi ki varsınız, iyi ki geldiniz' diye karşıladılar. Ne mutlu bize ki biz AK Parti milletvekillerini böyle bir günde burada ağırlıyoruz. Koordinatör olarak 2 yıldır ben sık gelen bir kişiyim. İnsanlar yanımıza yaklaşıp, 'Bu kanı durdurun, sayın başbakanımıza, hükümete selam söyleyin, bu kan dursun, gözyaşları dursun, annelerin ciğeri yanmasın' diyorlardı. Cebimize küçük kağıtları sıkıştıran insanlar, 'Artık bu kanı durdurun, yollarımız yapılsın' derlerdi. 30 yıllık bir travmayı 3 günde, 30 günde üzerilerinde atmış insanlarla karşılaştık." dedi.

    Cizre ve Şırnak il merkezinde ziyaretlerde bulunduklarını ifade eden 23. Dönem Batman Milletvekili Ahmet İnal, "Esnaflarla, sivil toplum örgütleriyle, kanaat önderleriyle dünden beri yaptığımız çalışmaların hakikaten çok sevindirici olduğunu gördüm. İnsanların gözünde bir mutluluk, ruhunda ve kalbinde bir heyecan olduğunu gördüm. Herkesin ortak bir duası vardı. Allah bu sükûneti bozmasın. Bir daha eski günlere dönmeyelim. İnsanlar bir daha acı çekmesin noktasında bir kanaat vardır. Ama bu her kesimden böyle bir kanaat oluştu. Bunun sürece en büyük katkının bu olduğunu düşünmekteyim. Şunu da ben buradan belirtmek istiyorum ki burada çözümü kolaylaştıracak olan, çözümü belirleyecek olan kesim özellikle batı bölgesindeki insanlarımız olacaktır. Doğu insanı 30 yıldır bu acıyı çekmektedir. Bu ıstırabı çekmektedir. Halkıyla en küçük aile birimlerinden en büyük aile birimlerine kadar bu acıyı çekmektedirler. Çocuklar, gençler, yaşlılar bu acıyı çekmiştir. Yatırımcı buraya gelmemiştir. Yatırımcı buradan kaçmıştır. İşsizlik artmıştır. Dolayısıyla şuanda herkes bu sürecin güzelliklerini yaşamaktadır. İlkbaharın güzellikleriyle beraber, yeşeren nebatı ile beraber, bitkileriyle beraber tekrar insanlarımızda bir umut yeşermiştir." diye konuştu.

    AK Parti milletvekilleri ve il başkanlarıyla beraber Şırnak ve ilçelerinde 2 gündür bulunarak önemli temaslarda bulunmaya çalıştıklarını belirten AK Parti Merkez Karar Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yasin Aktay, "Halkla yüz yüze gelmeye çalıştık. Halk ziyareti yaptık. Bazı taziyelerde bulunduk. Onun dışında esnaf ziyareti yaptık. Kutlu Doğum Haftası'na denk gelmesi vesilesiyle İstanbul'dan getirmiş olduğumuz karanfilleri halka sunma imkanı bulabildik. Tabi olağanüstü bir durum yaşıyoruz. 30 yılın artık herkesin alışmış olduğu ama bir anlamda da bıkarak alışmış olduğu bir durum vardı. Bu durumdan çıkıyor olmanın büyük bir sevinci yaşanıyor. Bu sevinci aynı zamanda bahar günlerine denk gelmesi ve Peygamber Efendimizin(s.a.s.) Kutlu Doğumu'na denk gelmesi apayrı bir heyecan havası vardır bu şehirlerimizde. Bu bölgede bazı insanların yüzde 90 çözüm sürecine destek olduğu düşünüyorduk ancak bu yüzde 90 değil yüzde 100 olmuş. Yüzlerde müthiş bir heyecan bir mutluluk ve büyükte bir beklenti var. Bu açılım, çözüm sürecinin devamlığı konusunda çok ısrarlı bir beklenti var. Bu beklentinin bütün tarafların üzerinde büyük bir baskı olacağını, çözümünde artık geri dönmesi olmayan bir yola sürüklediğini düşünüyorum. Bu çözüm süreci, nihayetinde sonuca ulaşır. Çünkü gerçekten bölge insanı çözüme susamış vaziyette. Huzura ve istikrara susamış vaziyette. Yıllardır bir baskının ve huzursuzluğun atmosferinde yaşıyor. Türkiye'nin geri kalan bölgelerinde yaşanmakta olan ve gelişmeden nasibini alamamaktadır, refahtan payını alamamaktadır. Oysa bu bölge insanı çok fakirdir. Türkiye'nin en genç nüfusunu barındıran bir yerdir. Bu en genç nüfusu barındıran yer aslında her çeşit yatırım için çok umut vadeden önemli bir avantajlar oluşturan bir bölgedir. Tabi ki bir teşvik bölgesi olduğu halde terör dolayısıyla, istikrarsız dolayısıyla yeterince yatırımcıyı cezbedemeyen, çekemeyen bir bölge. Oysa istikrar ve huzur geldiği zaman herkes artık iş bulabilecek, çocukları iş bulabilecek. Sayın Başbakanımızın dediği gibi artık anneler dağ yolunu değil veya çocuklarıyla ilgili gelecek kara bir haber endişesiyle değil fabrikadan çıkış ve okullardan çıkış yolunu gözleyecek hale gelecekler." şeklinde konuştu.