Dolar

34,9519

Euro

36,6142

Altın

3.021,02

Bist

10.058,63

Kavlak: İşveren, işçinin krizde yaptığı fedakarlıkları çabuk unuttu

Türk Metal Sendikası Başkanı Pevrul Kavlak, işçinin kriz döneminde yaptığı fedakarlıkları, işverinin çabuk unuttuğunu söyledi.

        Sendikanın Genişletilmiş Temsilciler Kurulu, Türk Metal Sendikası

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-04-13 15:15:21

Kavlak: İşveren, işçinin krizde yaptığı fedakarlıkları çabuk unuttu
Türk Metal Sendikası Başkanı Pevrul Kavlak, işçinin kriz döneminde yaptığı fedakarlıkları, işverinin çabuk unuttuğunu söyledi.

        Sendikanın Genişletilmiş Temsilciler Kurulu, Türk Metal Sendikası Pendik Sosyal Tesisleri'nde toplandı. Yaklaşık 3 bin metal işçisinin katıldığı toplantıda, katılımcılar salona sığmayınca dışarıya sinevizyon kuruldu.

        
        İşçilere seslenen Başkan Kavlak, kendileri için en iyi sözleşmenin, masada karşılıklı anlaşarak biten sözleşme olduğnu belirtti.

        "Biz, iyi niyetle bu sözleşmeyi bitirmeyi düşünürken, gördük ki, işveren temsilcileri aynı düşüncede değiller. Onlar kriz döneminde, her şeyi göze alarak yaptığımız fedakârlıkları, bir kalemde silmişler." diyen Kavlak, şöyle devam etti: "Bir fabrika için işçi, çarkların dönmesi, bacaların tütmesi demektir. Ama gördük ki bizim işverenler için işçinin bir önemi yokmuş. Onların amacı, işçiliği ucuzlatıp karlarına kar katmak. MESS görüşmelerinin 4 Mart tarihinde yapılan 6. oturumunda biz bunu net bir şekilde gördük. Büyük çoğunluğu parasal maddeler olan 32 maddede anlaşamadık. Bize yapılan dayatmalara 'evet' demedik. Çünkü bu sözleşme bizim için emek, ekmek ve insanca yaşam demektir. İşte bugün burada, İstanbul'da mücadele bayrağımızı yükseltiyoruz. Hakkımızı alana kadar da bu bayrağı indirmeyeceğiz. Nereye kadar giderse, oraya kadar gideceğiz." dedi.

        "KAVGADAN DEĞİL UZLAŞMADAN YANAYIZ"

        Kavgadan değil uzlaşmadan yana olduklarını kaydeden Kavlak, "Biz işyerimiz için fedakarlık yaptıysak, çalıştığımız fabrikalara gözümüz gibi baktıysak, fitneye, fesada müsaade etmediysek, Yeri geldiğinde 'vatan sağolsun' deyip soframıza bir ekmek eksik götürdüysek, işverenin heybetinden korktuğumuzdan değil, aldığımız Anadolu terbiyesindendir." diye konuştu.

        Üç haftadır Trakya bölgesinden başlayarak Çorlu, Çerkezköy, İstanbul ve Sakarya'da işyerlerini gezdiğini ancak ekonomik krizden sonra Türkiye ekonomisinin rekor üstüne rekor kırmasına rağmen reel ücretler yerinde saydığını vurgulayan Kavlak, "Dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı, asgari ücretin 5 katına çıkmış durumda. Çalışma hayatını belirleyen yasalarda işverenler lehine yapılan değişikliklerle, ücretli emek kölelik koşullarına dönüştürülmek isteniyor. Emek gücü taşeronlaştırılıyor. İşgücü giderek daha da ucuzluyor. Çalışma saatleri artıyor. Öyle artıyor ki, birçok fabrikada vardiyalar üçten ikiye düşürülüyor. Ama yetmiyor, daha da uzun çalışma saatleri dayatılıyor. Bu yoğun ve uzun çalışma koşulları kaçınılmaz olarak tüm sektörlerde artan iş cinayetlerini beraberinde getiriyor. İşte biz buna itiraz ediyor, direniyoruz." şeklinde konuştu.

        "TÜİK'İN ENFLASYON HESABINDA İŞÇİNİN TÜKETİM MALZEMELERİ BAZ ALINMIYOR"

        Yapılacak sözleşmenin 115 bin metal işçisini kapsadığına dikkat çeken Kavlak, "Sözleşmede, işçinin muhatap olduğu enflasyon kalemleri yerine, genel enflasyon rakamları dikkate alınıyor. Mesela, 2012 yılının enflasyonuna bakalım. TÜİK, sözleşmenin bittiği 6 aylık enflasyonu 1,14 olarak açıkladı. MESS müzakere için 1,14'ü baz alıyor. Bu rakamın gerçeklerle, hayatla, sokakla hiçbir ilgisi yok. Çünkü TÜİK, enflasyon hesabında başka kalemleri dikkate alıyor. İşçinin tüketmediği, tüketmesinin mümkün olmadığı kalemleri sepete koyuyor. Bu sepet bizim sepetimiz değil. Bu enflasyon sepeti bizim hesabımıza uymuyor. İşçinin günlük hayatında temel tüketim mallarındaki enflasyon daha başka. Doğalgaz, elektrik, odun-kömür yüzde 20'den fazla, su, ulaşım yüzde 15'ten fazla, ekmek, ayçiçeği yağı, deterjan, tavuk, makarna yüzde 10'dan fazla zamlandı. Bunlar da TÜİK'in rakamları. Bunlar açıklanan yıllık enflasyon rakamları ile uyuşmuyor. İşveren işine geleni seçiyor, önümüze 1,14'ü çıkarıyor. Bunlar da yetmezmiş gibi, bir de esnek çalışmayı dayatıyor. Fazla mesai ödemek istemiyor. 'İş olmadığı zaman işçi çalışmasın, gerektiğinde kısa süreli çalıştıralım' diyorlar. 'İstediğimiz zaman ücretsiz izine çıkaralım' diyorlar. Yani, bunlar çalışacak işçi değil, köle istiyorlar. İşte biz de kabul etmediğimiz için 'hayır' dedik ve masadan kalktık." ifadelerini kullandı.

        Sendika olarak gerekirse Türkiye genelinde mücadele başlatacaklarını ve sokağa ineceklerini vurgulayan Kavlak, "Türk Metal işçisinin sabrını kimse test etmeye kalkışmasın. Suskun değiliz, olmayacağız. Hakkımızı sonuna kadar aramasını biliyoruz. Bu çerçevede iş yerlerimizde genel uyarı mahiyetinde grev hatırlatmalarımız çerçevesinde işe 10 dakika geç başlayıp, 10 dakika da erken paydos ettik. Bizi sokağa indirmeyin." diye konuştu.

        Toplantıya Gebze Dilovası, İstanbul Anadolu Yakası, Gebze 1 Nolu, Çayırova şubelerinden temsilciler, kurullar, üye işçiler ile diğer bölgelerden şube başkanları da katıldı.

SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara