"Aleviler ve Sünniler Alişan Hızlı'nın çizgisini sürdürmek zorunda"
Sünni-Alevi birlikteliğine yıllarını veren Almanya Alevi İslam Birliği (AAİB) Başkanı Alişan Hızlı'nın vefatı Almanya'daki Türk toplumunu derinden üzdü. Aleviliği İslam'ın dışında, Türkiye'deki Alevileri de azınlık göstermeye çalışanlarla mücadele ve
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-04-11 16:13:45
Avrupa Ehli Beyt Alevi Federasyonu Başkanı Fuat Mansuroğlu, Hızlı'nın Alevilerle Sünniler arasında var olan suni duvarların yıkılmasında büyük katkılarının olduğunu söyledi. Mansuroğlu şöyle dedi: "Alişan Hızlı, 'Cami de bizim, Cemevi de bizim' demiştir. Biz de aynı çizgiyi savunuyoruz. Gerçekten cesur bir Alevi'ydi, bildiğini söylemekten çekinmezdi." Almanya'daki Türklerin yiğit bir Alevi'yi kaybettiğini söyleyen Ehlibeyt Alevi Federasyonu Başkanı, "Aleviler ve Sünniler bu çizgiyi sürdürmeli demiyorum, sürdürmek zorundadır diyorum." şeklinde konuştu.
TEHDİTLER KARŞISINDA YILMADI
Alişan Hızlı'nın vefatından çok müteessir olduğunu söyleyen Avrupa Türk İslam Birliği (ATİB) Genel Başkanı İhsan Öner ise, Alevi İslam inancının çok önemli temsilcilerinden biri olarak nitelendirdiği Hızlı'yı çok iyi ve samimi bir insan olarak tanıdığını söyledi.
Öner şöyle konuştu: "Belli grupların Aleviliği İslam dışı gösterme gayretlerine karşı Aleviliğin İslam'ın içinde olduğunu savunan, ayrım yapmadan Sünni kardeşlerimizin, camilerimizin toplantılarına iştirak eden, 'Cami de benim, Cemevi de benim' diyen, devletiyle, milletiyle barışık bir İslam inancının Avrupa'daki çok değerli savunucularından birisiydi. Ailesini de tanırdım. Onun misyonunu devam ettirecek insanlar olacaklarına inanıyorum. Bana ısrarla vasiyetlerini yaptığını söylerdi, samimi olarak savunduklarını savunacak insanların var olduğundan ümitliydi. Ölüme hazırlıklıydı, inançlı bir insandı. Cesur ve yiğit bir adamdı." Toplumun bütünleşmesinden yana olan Hızlı'nın tehdit de aldığını ancak yılmadan inandığı istikamette yürüdüğünü söyledi.
Berlin Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavir Vekili Kazım Türkmen de Hızlı'nın Avrupa'da Aleviliğin özüne döşünü için başlattığı mücadeleye vurgu yaptı. Aleviliğin İslam'ın bir parçası olduğunu, Alevi toplumunun Kur'an ve Ehli Beyt'le tanışması gerektiğini ve bunu fiiliyata geçirmek için pek çok faaliyette bulunan Hızlı'nın Muharrem aylarında elçilik aracılığıyla dede talep ettiğini belirten Türkmen şöyle devam etti: "Alevi ve Sünniler arasındaki kutuplaşmaya bağlıyordu. O da her iki toplumun birbirini gerçek anlamda tanımamasıydı. Yabancı toplumlar için gösterdiğimiz diyalog ve hoşgörüyü İslam dairesindeki kardeşlerimiz için ne yazık ki göstermiyoruz."
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başkanı Prof. Dr. İzzet Er de mesajında, Hızlı'nın Almanya'da yaşayan Müslümanların birlik ve beraberliği için yaptığı katkıların hafızalardan silinmeyeceğini, her zaman takdir ve şükranla anılacağını dile getirdi. Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) Genel Başkanı Süleyman Çelik ise Hızlı'nın ani ölümünün Avrupalı Türkler için büyük bir kayıp olduğunu söyledi.
Alişan Hızlı'nın naaşı Solingen Wald Camii'nde cuma namazından sonra kılınacak. Hızlı'nın naaşı, Kureyşan Ocağı'ndan dede Hüseyin Yıldız ve imam Hasan Özkan'ın yönetiminde gerçekleşecek törenden sonra Solingen Müslüman mezarlığında defnedilecek.
SON VİDEO HABER
Haber Ara