&n">
 &n">
 &n">
 &n">

Dolar

34,8656

Euro

36,6417

Altın

3.050,24

Bist

10.058,47

Başbakan Erdoğan: Sürecin hassasiyeti nedeniyle az konuşuyor olabiliriz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Sürecin hassasiyeti nedeniyle az konuşuyor az açıklama yapıyor olabiliriz. Bir şeyleri gizlediğiniz anlamına bunu getirmeye gayret edenler kusura bakmasınlar. Yeri geldiğinde bunlar açıklanır." dedi.

 &n

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-03-19 12:39:10

Başbakan Erdoğan: Sürecin hassasiyeti nedeniyle az konuşuyor olabiliriz
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Sürecin hassasiyeti nedeniyle az konuşuyor az açıklama yapıyor olabiliriz. Bir şeyleri gizlediğiniz anlamına bunu getirmeye gayret edenler kusura bakmasınlar. Yeri geldiğinde bunlar açıklanır." dedi.

    Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, çözüm sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Terör sorununu çözmeyi bir emanet ve sorumluluk olarak gördüklerini söyleyen Erdoğan, "MHP, CHP ve BDP'nin böyle bir meselesi böyle bir sorumluluğu yok. Her 3 parti de belli illere, belli bölgelere, belli kesimlere hitap ediyor. Doğuda, güneydoğuda CHP diye MHP diye bir parti yok. Diğer bölgelerde BDP diye bir parti yok. Ama Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesinde 81 ilde AK Parti diye bir parti, böyle bir erdemliler hareketi bir gönül hareketi var. Şunu açık açık söylemek durumundayım. MHP'ye tüm bu sorunlarda hiçbir şey terör noktasında fayda getirmez. Doğudaki , güneydoğudaki vatandaşlarımız ile bir gönül bağı kuramayan parti için bu sorunun çözümü bir şey ifade etmez. Aynı şey CHP için geçerli aynı şey sorundan beslenen BDP için geçerli. Şu ülkenin gündeminden terör meselesini siyasi Kürtçülük meselesini çekip alsanız MHP'den geriye ne kalır. Ekonomi politikası yok, dış politika yok, demokratikleşme yok. Ellerinde tek istismar meselesi var o da terör meselesi. Bunu biz ve milletimiz ne kadar iyi biliyorsa MHP'de o kadar iyi biliyor ve terör meselesinin bitmemesi için elinden geleni yapıyor. Gerçek bir milliyetçi her an korkularla yaşamaz. Bunlar her an korku ile yaşıyor. Çevrelerine de sürekli korku pompalıyorlar. Sürekli bölünmekten, parçalanmaktan, yok olup gitmekten bahsediyorlar. On yıllardır aynı nakaratı tekrarlıyorlar. Yaptığımız reformlara Türkiye bölünecek diye karşı çıktılar. Onlar böyle dedikçe Türkiye güçleniyor." diye konuştu.
Türkiye'nin diğer muhalefet partilerinin zannettiği gibi pamuk ipliğine örülmüş bir ülke olmadığını kaydeden Erdoğan, "Türkiye aslına rücu ediyor." ifadesini kullandı.

    "CUMHURİYET TARİHİNİN UTANÇ VERİCİ BELGELERİNİ GÖRMEK İSTİYORSAN DERSİM'E BAK"

    Türkiye'nin korkaklara ve ürkek siyasetçilere göre bir ülke olmadığını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: "CHP Genel Başkanı çıkıyor, İmralı'nın gazetelerde yayınlanan ifadelerinin cumhuriyet tarihinin en utanç verici belgesi olduğunu iddia ediyor. Sayın Kılıçdaroğlu, bir kere o yayınlanan ifadeler belge değil. Hiçbir belge niteliği de taşımıyor. Önce bunu öğreneceksin. Bunu bilmen lazım. Belge ile bilgi ya da iddiayı öğrenemedin. Eğer cumhuriyet tarihinin utanç verici belgelerini görmek istiyorsan ben sana Dersim'in belgelerini gösterdim. Ben sana Dersim de katledilen çocukları gösterdim. Evinden yurdundan kovulan insanları gösterdim. Yıktığınız, ahıra çevirdiğiniz camilerin belgelerini gösterdim. Sen onlara bak, 27 Mayıs'a bak. Asılmalarına göz yumduğunuz Adnan Menderes ve arkadaşlarına bak. 12 Eylül'e bak. Asılan gençlere, dağılan yuvalara bak. 28 Şubat'a bak. Cumhuriyet tarihinin en utanç verici belgesi senin milletvekillerinin Türkiye düşmanı diktatörleri ile çektiği o fotoğraf belgelerine bak. Ama daha bir gün Dersimi konuşamadın. Konuşamazsın. Çünkü orada senin başında olduğun partinin geçmişi yatıyor. Bunu da Tunceli halkı gayet iyi biliyor."

    "SIRTIMIZDA YUMURTA KÜFESİ TAŞIYORUZ."

    Türkiye'nin son derece hassas bir süreçten geçtiğini dile getiren Erdoğan, "CHP gibi MHP gibi BDP gibi sorumsuz değiliz. Biz sırtımızda yumurta küfesi taşıyoruz. Son derece hassas bir meseleyi adeta bir cerrah dikkati ile kırmadan, dökmeden, inşallah kimseyi incitmeden çözmenin mücadelesi içindeyiz. Konuşurken bin düşünüyor bir kere anlatıyoruz. Diğer partiler, bölge partileri olduğu için küçük düşündükleri için sorumsuzca hareket edebiliyorlar. Ama biz 76 milyonun hassasiyet ile hareke ediyoruz. Adeta sırattan geçiyoruz. Adeta keskin bir bıçağın üzerinde yürüyoruz. Milletimin bu hassas süreci bu hassasiyeti anlamasını rica ediyorum. Yine söylüyorum. Asla bir pazarlık içinde değiliz. Olmadık, olmayız. Bir taviz verme bir geri adım atma söz konusu değil. Şehitlerimizi incitecek bir girişim içinde olmadık, olmayız. Sayın Bahçeli, şehitlerimiz konumunu, konusunu, onların bulunduğu makamı bizim anlayabileceğimiz kadar senin anlama kıratın yoktur. Bunu da bilmenizi isterim. Ağır hakaretlerle de buradan kendine haklılık çıkarmaya kalkma. Bu millet seni de bilir, bizi de bilir. Geçmişimizle her şeyimizle bilir." dedi.

    "SÜRECİN HASSASİYETİ NEDENİYLE AZ KONUŞUYOR AZ AÇIKLAMA YAPIYOR OLABİLİRİZ"

    Erdoğan, şunları dile getirdi: "Milletimiz şunu bilsin ki onlardan gizlediğimiz bir şey yoktur ve olamaz. Biz 10 yılı aşkın süredir, milletimizden bir şey gizlemedik. Açıklanacak bir konu olduğunda, biz onu açıklarız. Milletimizin takdirine sunarız. Sürecin hassasiyeti nedeniyle az konuşuyor az açıklama yapıyor olabiliriz. Bir şeyleri gizlediğiniz anlamına bunu getirmeye gayret edenler kusura bakmasınlar. Yeri geldiğinde bunlar açıklanır. Ne yapıyorsak, hangi adımı atıyorsak sadece millet için büyük Türkiye için atıyoruz ve yapılması gerekenler yapıyoruz."
SON VİDEO HABER

İstanbul'dan Halep'e giden Suriyeliler konuştu

Haber Ara