Dolar

34,8700

Euro

36,6756

Altın

3.021,04

Bist

10.053,97

ABD Ortadoğu’yu terketmeye mi hazırlanıyor?

ABD başkanlarının seçildikten sonra yaptıkları ilk yurt dışı ziyaretleri bir ziyaretten öte ABD’nin yeni dönemde izleyeceği dış politika hakkında en önemli bilgi veren gösterge olarak kabul edilir.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-03-12 15:35:22

ABD Ortadoğu’yu terketmeye mi hazırlanıyor?


TIMETURK / Haber Merkezi

2008 yılında ilk kez başkan seçildikten sonra ilk yurtdışı ziyaretini Türkiye ve Arap ülkelerine yapan ABD başkanı Barack Obama’nın bu ziyareti İslam coğrafyası ile ilişkilere önem vereceği ve Ortadoğu coğrafyasıyla yakından ilgileneceği şeklinde yorumlanmıştı. Barack Obama’nın ilk döneminde yaşanan başta Arap Baharı ve stratejik enerji işbirliği yatırımları olmak üzere bölgede yaşanan bir çok siyasi ve ekonomik gelişmede bu politikanın doğruluğunu kanıtlar nitelikte.

İkinci kez başkan seçildikten sonra ilk resmi yurtdışı ziyaretlerini Tayland,Myanmar ve Kamboçya’ya yapan Obama’nın bu tercihi yeni dönemde ABD’nin Ortadoğu’daki müttefiklerinin alışık oldukları ilgi odağı olma özelliğini dünyanın diğer bölgeleriyle paylaşmak zorunda kalacağı şeklinde yorumlanıyor.

Her ne kadar ABD Dışişleri bakanı John Kerry’nin Avrupa ziyaretlerinden sonra Türkiye,Suudi Arabistan,Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni kapsayan ziyaretleri ABD’nin bölge ile ilişkilerini sıcak tutacağı anlamına gelse de önceliğin artık Ortadoğu olmadığı yönünde de yorumlanıyor.

Birleşik Devletler’in önceki Ulusal Güvenlik Danışmanı general Jim Jones’e göre “Körfez ülkeleri liderleri Obama’nın ilk ziyaretini Asya’ya gerçekleştirmiş olmasını yeni dönem politikası için endişe verici bir işaret olarak yorumluyorlar ve sürekli kargaşanın arttığı bölge için daha fazla kaygı duymaya başlıyorlar. Fakat ben ABD’nin yeni dönemde yüzünü Asya’ya dönmesini bölge ülkeleri için çok endişe verici bir durum olarak görmüyorum çünkü bu ziyaretlerin temelinde ekonomik gelecek kaygıları yer almakta ve Ortadoğu ülkeleri zengin doğal kaynaklarıyla hala ilgi odağı olmaya devam ediyor”

Fakat şimdiki Ulusal Güvenlik danışmanı Thomas E. Donilon önceki danışmandan çok farklı düşünüyor. 15 Kasım 2012’de Washington’da Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nde söylediği şu sözler yeni ABD dış politikasını anlamamıza ve yeni gelişmeleri doğru yorumlamamıza yardımcı oluyor: “Dünyaya bakıyoruz ve çok basit olan şu soruyu soruyoruz, Birleşik Devletler olarak harcadığımız enerji ve kaynakları ön plana alarak dünyanın hangi bölgelerinde gereğinden fazla bulunuyoruz ve hangi bölgelerinde gerekenden daha az bulunuyoruz. Şurası çok açık ki dünya üzerindeki Amerikan gücünün dağılımına bakılınca ortada bir dengesizlik var. Başkanımızın düşüncesi de budur ki bazı bölgelerde örneğin Ortadoğu’da askeri olarak çok fazla yer alırken aynı zamanda Asya-Pasifik bölgesi başta olmak üzere bazı bölgelerde olmamız gerektiği ölçüde bulunmuyoruz.”

Olaya enerji açısından bakınca Ortadoğu’nun ABD açısından eskisi kadar önemli olmayacağı teorisi desteklenmekte. Şöyle ki ABD azalan petrol talebine rağmen yurt içi üretimini sürekli arttırmakta ve 2017 yılında dünyanın en büyük petrol üreticisi ünvanını Suudi Arabistan’dan devralmaya hazırlanmakta dolayısıyla Ortadoğu ülkeleri ile petrol karşılığı güvenlik ilişkisi artık eskisi gibi olmayacak. Amerikan’ın en büyük petrol üretici olmaya hazırlandığı önümüzdeki yıllarda en büyük petrol ithalatçısı olmaya hazırlanan bölge ise Asya yani geleceğin üretici şimdiden müşterileri ile ilişkilerini sağlamlaştırmakta.

Uluslar arası Enerji Ajansı’nın baş ekonomisti olan Fatih Birol “Küresel enerji sistemi Batı’dan Doğu’ya doğru değişmekte. Gelecekte Ortadoğu yine en büyük petrol ihracatçısı olma özelliğini devam ettirirken en büyük ithalatçı ise Asya olacak.”

Çin’in askeri ve ekonomik olarak önlenemez yükselişi de ABD’nin bölgeye zorunlu olarak ilgi göstermesini gerektiren nedenlerden biri. Obama’nın seçimlerden sonra ziyaret ettiği üç Asya ülkesi olan Tayland,Myanmar ve Kamboçya aynı zamanda Çin ile soğuk ilişkilere sahip olan üç ülke.

Çin’i dengelemeye çalışan ABD’nin ayrıca çok hızlı büyüyen Asya-Pasifik bölgesindeki ekonomik fırsatları da değerlendirmek istemesi diğer önemli bir sebebi oluşturmakta. Dünyanın en fazla üreten ve en hızlı büyüyen ekonomilerine sahip olan Asya her geçen gün artan tüketim oranlarıyla da yeni ihracatçılar için büyük fırsatlar sunuyor

Sonuç olarak artık ABD’nin yeni dış politikasında önceliği Ortadoğu değil Asya alıyor. Asya’nın yanı sıra ABD’nin Afrika’ya olan ilgisinin her geçen gün arttırması da önceki evin nazlı çocuğu olan Ortadoğu’yu pabucunun dama atılması konusunda endişelendirmeye devam ediyor. (Turk Arap News)

Haber Ara