'Sürücü kurslarına şimdiye kadar ciddi bir denetim yapılmadı' (Özel)

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) Türkiye'deki 3 bin 298 sürücü kursundan 2 bin 470'i hakkında soruşturma başlatması, dikkatleri bu kurslara çevirdi. Sürücü Kursları Birliği Derneği Başkanı Süleyman Sert, eğitimsiz, bireysel ve sosyal sorumluluk, bilgi ve kültürü almadan enaniyet ağırlıklı sürücülerin karayolunu can pazarına dönüştürdüğünü söyledi. Sürücü kurslarının görevlerini tam anlamıyla yapmadıklarını düşündüklerini dile getiren Sert, "Bugüne kadar ciddi bir denetim yoktu. Son 6 aydır bu işlerin üzerinde duruluyor. Kurslar kısmen hizaya getirilmeye çalışıldı. Ama bundan öncede yapılması gereken; özellikle yönetmelik maddelerimiz var, değişmesi ve uygulanabilir hale gelmesi gereken. Onların değişmesi gerekiyor." dedi.

        Bakanlığın son açıklamalarının kurumlara olan güveni iyice azalttığını belirten Sert, sürücü belgesi alacaklarda var olan "ben biliyorum" ön yargısını ve ilgisizliğini haklı çıkarırcasına teşvik ettiğini savundu. Gelişmiş ülkelerin sürücü eğitimi işine 19. yüzyıl sonlarında başladığını hatırlatan Sert, trafik kazalarını önleme hedefleri koyup gerçekleştirdiklerini ifade etti.

        Trafik kazasını önlemenin en önemli ve etkin tedbirinin eğitim tedbiri olduğunun altını çizen Sert, Türkiye'de çeyrek asırlık bir birikimin, kamu gücünün etkin kullanılmaması sonucu sürücü eğitiminin iflas eşiğinde olmasının düşündürücü olduğunu kaydetti.

        "HATALI DAVRANAN SÜRÜCÜ KURSLARI CEZALANDIRILMADI"

        Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine konuşan Sert, MEB'in yetkilendirilmek sureti ile sürücü eğitimi veren sürücü kurslarının yine bakanlık yetkililerinin tespiti ile sorumluluklarını yerine getiremez kurumlar olarak kamuoyuna deklare edildiğini ifade etti.

        Sürücü Kursları Birliği Derneği olarak kamuoyuna bugüne kadar yaptıkları açıklamalarda bakanlığın gelişen ve değişen teknolojiye göre sürücü eğitimlerinin yasal düzenlemelerini yenilemediğini, mevcut yasalardaki yetkisini kullanmayarak hatalı davranan sürücü kurslarını cezalandırmadığını belirtiklerini hatırlatan Sert, bu yaklaşım tarzı ile sürücü eğitimlerinin hafife alındığını vurguladı.

        "Eğitimsiz, bireysel ve sosyal sorumluluk bilgi ve kültürü almadan enaniyet ağırlıklı sürücüler karayolunu can pazarına dönüştürmüştür." diyen Sert, direksiyon sınavı ile başarıyı belirleyen Milli Eğitim yetkililerinin "hangi kursun ve kursiyerin bizi ve beni haksız yere direksiyon sınavında başarısız bıraktın" sorusuna muhatap olduğunu kaydetti.

        Sınav sisteminin şekilden öze gelemediğinden başarı ölçülerinin afaki değerlendirildiğini dile getiren Sert, sürücü eğitimi faaliyetlerinin müteşebbislik girişimi olarak algılanarak bu işi yapanlara bir kriter getirilmediğine dikkat çekti.

        "NOT YERİNE BAŞARILI VEYA BAŞARISIZ ŞEKLİNDE DEĞERLENDİRİLMELİ"

        Türkiye'de şans oyun bayilerine bir sınırlama getirilerek haksız rekabet oluşması önlenirken, sürücü eğitimine yaklaşım tarzını basiret ve izan sahiplerinin takdirine bıraktığını ifade eden Sert, sektörün 3 temel sorununu şöyle sıraladı: "Sürücü kursu teorik eğitimlerine ilgisizlik ve devam etmeme. Sürücü belgesi alacakların, önceden araç kullanmayı öğrenmeleri sebebi ile direksiyon eğitimini kısa süreli talep etmeleri ki özellikle sınav turu ile işi geçiştirmeleri. Direksiyon eğitim alanlarının (pist) kullanılmaması."

        Sürücü Kursları Birliği Derneği Başkanı Süleyman Sert, sorunların çözümü için ise şu önerilerde bulundu: "Sürücü kursu teorik dersleri modüler olmalı. Seriye bağlanmış kurs programları yerine kişinin zaman ayırıp gelebileceği zaman aralığına göre modül uygulanmalı. Bu sürece azami 6 ayda tamamlanmalı. Modülü alıp almadığı teknik destekle belgelenmeli. Kurum ve kişi arasında inisiyatif ortadan kalkmalı.

        Sürücü direksiyon sınavları, kişinin araç kullanırken karşılaşabileceği bütün fiil ve davranışlar gözlemlenerek not vermekten ziyade 'başarılı' veya 'başarısız' şeklinde değerlendirilmedir. Süre tehdidi asgari 45 dakika olmalıdır.

        Direksiyon eğitim alanları kurslarımızın açıldığı ilk yıllarda kullanılmıştır. Son yıllarda hızla büyüyen ve gelişen imar çalışmaları sebebi ile rantabl olan arazilerden dolayı merkezlerde büyük alanlar bulmak mümkün olmadığı gibi ulaşım zorluğunu da beraberinde getirmiştir. Direksiyon eğitim alanları kaldırılmalı, şehirlerin durumuna göre UKOME kararları ile sürücü kurslarının temel eğitim vereceği yerler belirlenebilir."