ABD karşıtlarının kanser olmaları tesadüf mü?

Chavez gibi ABD yönetimini eleştiren liderlerin kansere yakalanması 'Bu işte ABD'nin parmağı mı var?' sorusunu gündeme getirdi.

Hugo Chavez gibi Güney Amerika'da ABD karşıtı tüm liderlerin kanser olması yine o bildik 'Hastalığın kaynağı ABD' komplo teorisini akıllara getirdi.

İki yılı aşkın bir süredir kanserle mücadele eden Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez'in hayata veda etmesi başta Venezuela olmak üzere birçok ülkede derin bir üzüntüyle karşılanırken, diğer Güney Amerika liderlerinin de kansere yakalanması ABD'nin komplosu olarak değerlendirilmişti ve Chavez'in ölümü tekrar bu soruları gündeme taşıdı. Bu şüpheye Chavez'in 2011'de yaptığı "Castro bana ABD'nin elinde bir teknolojinin olduğundan bahsetmişti. Bu teknoloji ile istediği insanı kanserli yapabiliyormuş. Bana, yediklerime, içtiklerime dikkat etmemi söyledi ve 'Küçük bir iğne ile sana hastalık bulaştırırlar' dedi. Beni tedbirsiz olmakla suçluyordu" açıklama neden oldu.

Dilma Rousseff... Brezilya Devlet Başkanı Rousseff 2009'da lenf bezi kanseri oldu.

Inacio Lula da Silva... Brezilya'nın eski lideri Silva'ya gırtlak kanseri teşhisi konuldu.

Fernando Lugo... Paraguay Devlet Başkanı Lugo 2010'da lenf bezi kanserine yakalandı.

Fidel Castro... Küba'nın efsane lideri Castro 2006'da bağırsak kanserine yakalandı.

Cristina Fernandez de Kirchner... Arjantin Devlet Başkanı'na 2011'de yapılan kontrollerde tiroit kanseri teşhisi konuldu.

Soruşturma açılacak... Maduro Chavez'in hastalığı hakkında özel bir komisyonun araştırma yürüteceğini açıkladı.