Sürecin derin kodları
Aslan Değirmenci karanlık yapıların, barış sürecini nasıl baltaladığını yazdı. 'Dün Kürt sorunu ile radikal öneriler getirenler bugün bu süreci baltalıyor' diyor.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-02-25 17:08:28
Karanlık yapılar kendilerine buldukları alanlarda cirit atmaya devam ediyor. Bir dönem PKK ile kol kola gezerken, Kürt sorunu konusunda radikal öneriler getirirken, bugün hükümetin akan kanın durması için attığı adımları baltalamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Peki dün ne yapıyorlardı?
Örnek Perinçek ve ekibi… PKK ile ilişkisini bilmeyen yok. Kürt sorununun konuşulmasının bile yasak olduğu dönemlerde çıkışları da unutulmuş değil… Ama çözüme doğru gidilirken sergilediği durum dünün tam tersi… Öcalan’a uzattığı gülü unutmuşçasına, ekibine verdiği talimatla yeni süreci sekteye uğratmak için her yolu deniyor. Demek ki neymiş; Öcalan ile zamanında kurulan ilişkiler çözüm için değil, şiddetin iyice tırmandırılması içinmiş!
Bunun bir başka örneğini ulusalcı derneklerde, Sincan-Silivri’de boy gösteren bazı emekli askerler sergiliyor. Oysa o isimlerin de İmralı’da Öcalan ile görüştükleri biliniyor. Kayıtlar var! Bir İmralı kayıtları açılsa da KCK nasıl kurulmuş görünse… Yok bu da yetmez. Öcalan’ın avukatlarını helikopterler ile Kandil’e gönderenler de deşifre olsa keşke…Avukatlar çıksa da cesurca Kandil’e taşıdıkları mesajları açıklasa… Yapılan pazarlıkların arka planı olduğu gibi saçılsa ortalığa… Hatta 28 Şubat döneminde İsrail ile yapılan toplantılar da alınan gizli kararları, bir yürekli çıkıp da anlatsa kamuoyuna… Tabi bir de İmralı’nın kontrolünü yıllarca elinde tutanların, istihbarat birimleri ile Öcalan’ı neden görüştürmediklerini, neyi-niçin gizlemeye çalıştıklarını da sorgulamak gerekiyor. Geçmişle yüzleşme başladığına göre bu sorunun da cevabını elbet buluruz.
Tabi birde sürekli ‘uzlaşma’ derken son süreçte sadece güvenlikçi politikaları dayatarak, ısrarla “yeni sürece destek veriyoruz” derken, yaptıkları haberler ile milletin sinir uçlarına dokunanlar var. İşte onları anlamakta zorlanıyorum. Verdikleri mücadelenin ne uğruna olduğunu bir türlü çözemiyorum! Sözde destek verir gibi görünüp manipüle haberler ile toplumu germeleri, derin yapıların Sinop hamlesinden farksız! İşin garip tarafı daha hükümetin gündeminde ‘açılım’ yok iken en fazla bu yapılar (2007-2009) akan kanın durması için risk alınması gerektiğini öneriyor, çözüm için uzlaşı çağrıları yapıyorlardı. Düzenledikleri panellerin sonuç bildirgelerine de uzlaşı ile başlıyor, AK Parti ve PKK’ya çağrı ile sonlandırıyorlardı: ‘Silahlar artık sussun.’ Eee ne değişti de bugün dezenformasyon peşinde koşuyorlar?
“Bir de ben demiştim” diyerek, kendilerine gizemli bir hava veren bir- iki top sakallı var. Ama neyse kalemimi onlarla tüketmeyeyim… Operasyon timi ile uğraşarak, onların reklamını yapmayayım. Zaten biz değil miyiz, insanlara hak ettikleri değerin üzerini sunup, sonra da pişman olan… (Aslan Değirmenci – haber10)
SON VİDEO HABER
Haber Ara