'4. yargı paketiyle düşünce ve ifade özgürlüğü ile terör birbirinden ayrılacak'
Başbakan Yardımcısı ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu Başkanı Beşir Atalay, 4. yargı paketinde düşünce ve ifade özgürlüğünün terör ve şiddet olaylarından tam olarak ayrılacağını söyledi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ve Avrupa Birliği
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-02-16 10:19:42
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ve Avrupa Birliği (AB) işbirliğinde düzenlenen 'Parlamentolarası Değişim ve Diyalog Projesi Terör Sempozyumu' Antalya'nın Kundu Bölgesi Royal Wings Otel'de başladı. Avrupalı parlamenterlerin de yer aldığı ve iki gün devam edecek programda 'AB ve Türkiye'nin teröre bakışı, güvenlik mi? özgürlük mü?, terörle mücadelede sınır ötesi işbirliği ile medya ve terör güvenlik hakkı ve bilgi edinme hakkı' başlıklı dört oturum düzenlenecek. Sempozyumun açılış konuşmasını Başbakan Yardımcısı ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu Başkanı Beşir Atalay yaptı. Beşir Atalay konuşmasına Türkiye'nin ana sorunlarından olan terör örgütlerinin kuruluş ve faaliyetleri hakkında bilgi vererek başladı. Geçmişte devlet olarak terörle mücadele bazı hatalar yapıldığını, artık redd-i inkar, asimilasyon gibi uygulamaların terk edildiğini belirten Atalay, devletin geçmişiyle yüzleştiğini belirtti. Gerçek çoğulculuğun sağlanması için çalıştıklarını belirten Atalay, demokratikleşme için başlatılan açılımdan bahsetti. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde devlet yatırımlarının miktarının diğer bölgelere göre artırıldığını belirten Atalay, "Terörden zarar gören çok vatandaşımız oldu. Onların taşınması, mal mülk edinmesi konusunda 2 milyar dolar ödeme yaptık. Terör zararlarının karşılanması anlamında." dedi.
Yapılan yasala değişiklikleri içinde daima idari olarak vatandaşın tekrar güvenini kazanmayı amaçladıklarını belirten Atalay, "Tabi bu demokratikleşme adımlarını atarken siyasi risk alıyoruz. Biz biraz risk alan iktidarız. Siyasi riskleri siyasi partilerle de paylaştık. Bazen başarılı olundu, bazen olunmadı. Şunu söyleyebiliriz; toplumumuz bunları anladı, bütün kesimleriyle farklı etnik kesimleriyle iktidarı destekledi. Her seçimde biraz daha fazla destek verdi." ifadelerini kullandı. Terörle mücadeleyi 3 unsur olarak açıklayan Beşir Atalay, "Güvenlik boyutunda terörle mücadeleyi güvenlik birimleri hassasiyetle sürdürüyor. Bizim hem istihbarat hem de güvenlik birimleri olarak çok dikkatli olmamız gerekiyor. İkincisi demokratikleşme adımlarımız da bir kesilme yok. O da, devam ediyor. 4. yargı paketi için geçen hafta karar verdik. Önümüzdeki hafta Meclis'e gidecek. Bu paketin özü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Türkiye ile alınan kararlara dayanıyor. Bunlarla ilgili düzeltmeler var. Bunun içinde terörle ilgili boyutta mevcut. Özellik bir husus var. Düşünce ve ifade özgürlüğü ile bazen terörün şiddetin karıştırılması. Bu paketle o ayrımı çok iyi getiriyoruz. O ayrımı hukuk sistemimizin içinde çok iyi gördük. Düşünce ve ifade özgürlüğü, sonuna kadar serbest. Sadece şiddet ve cebir içeriyorsa o düşünce olmaktan çıkar. O başka bir şey, terör başka birşey. Bu paketle ayrımını yapmış olacağız." şeklinde konuştu.
İmralı görüşmelerini de değinen Beşir Atalay, "Üçüncü boyut. Şu günlerDE yeni bir görüşme süreci, diyalog, siyasi boyutu olan istihbarat birimlerimizin yürüttüğü görüşme, müzakere süreci devam ediyor. Yani bütün demokratikleşme adımlarını atarken terörün zemini kalmamış. Dolayısıyla terörü kökten çözmeye yönelik ciddi çalışmalarımız var. Adımlarımız var. Bütün enstrümanlar devreye sokuldu. Yurt içi, yurt dışı yeni ve ileri bir adım. Umarız bütün çabalar da terör açısından daha rahatlar duruma gelinir." dedi.
"TERÖR, AB ve TÜRKİYE'Yİ BİRLEŞTİREN BİR KONU"
Sempozyuma katılan Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Jean-Maurice Ripert, terörizmin herhangi bir mazeretinin olamayacağını söyledi. Terörün Türkiye ve AB'yi birleştiren bir konu olduğunu belirten Ripert, "Terör illeti için yılmadan birlikte çalışmamız gerekiyor. AB, Türkiye işbirliği maalesef bazıları tarafından olumsuz gösteriliyor. Bunun sebebi 2,5 yıl içinde Türkiye'nin katılım müzakerelerinde bir durgunluk içine girmiş olmasından kaynaklanıyor. Artık bunu değiştiriyoruz. 23. fasıl adalet ve temel haklarlar, adalet ve özgürlükler ve güvenlik pozitif gündemin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yargı reformu açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Tecrübeler bize gösteriyor ki iyi hukuk devletine saygı, insan hakları özgürlüklerine saygı terörle etkin olunması için önemli. Abdullah Öcalan ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde başlatılan görüşmeler gerekli bir adımdır. Biz bunu destekliyoruz. Ve geniş bir destek olduğunu görüyoruz. Halktan ve siyasi partilerden. Ve uzlaşma sürecinin yardım çalışmalarıyla güçlendirileceğini, bu fırsattan istifade ederek 30 yıldan fazla devam eden bu çatışmaya son verileceğini düşünüyoruz." şeklinde konuştu.
"AVRUPA'DA BİZDEKİ GİBİ TERÖR OLMADIĞI İÇİN BİZİ ANLAMIYORLAR"
AB Uyum Komisyonu Başkanı ve Proje Lideri Prof. Dr. Mehmet Tekelioğlu, Türkiye'nin terörle uzun zamandır mücadele ettiğini söyledi. AB'den gerekli desteği görmediklerini belirten Tekelioğlu, "Bunu şu açından söylüyorum. PKK terör örgütü Avrupa'da uzun zamandır çeşitli faaliyetlerde bulunuyor. Bunlar içerisinde insan kaynağı, finans kaynağı ve olarak bir takım uyuşturucu ticareti olarak Avrupa'yı kullanıyor. Avrupalı dostlarımızdan çok daha hassas olmasını talep etmek durumundayız. Türkiye'nin Avrupa Birliği'nde bir vizyon değişikliği yok. Bu yaptıklarımız beklentiyi o kadar yükseltti ki Türkiye terörle mücadele ederken gözaltına alınan bazı kimselerin kimlikleri 'Türkiye'de acaba otoriter rejim kaygısı mı? var.' gibi bir anlayış doğurdu. Bunun doğru olmadığını tekrar belirtmek istiyorum. Çünkü Avrupalı dostlarımız Türkiye'deki gibi terör işiyle uğraşmadığı için bizi anlamakta zaman zaman zorlanıyorlar. Bizi daha iyi anlayabilmeleri için bu toplantı bir fırsat olmalı." diye konuştu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara