'Öğrenciye göre ders planı yapılmalı'

Tatil bitti ve okullar açılıyor. Öğrenciler, 15 günlük aranın ardından yoğun bir çalışma dönemine daha girdi. Sürekli ders çalışan öğrencinin yerini, etkili ve verimli çalışan öğrenciler aldı. Derse ne kadar çok çalıştığın değil, ne kadar etkili çalıştığın önem kazandı. Artık öğrenme sürecini iyi yönetebilen öğrencilerin daha başarılı olduğu ortaya çıkıyor. İlk dönem alınan karne, başarı için belirleyici bir etken değil. Kötü karne alan ancak eksiklerini tamamlayan öğrenciler, ikinci dönem verimli bir çalışmayla arkadaşlarının önüne geçebilir. İlk dönem başarılı olan öğrenci ise notlarına güvenerek gerileme yaşayabilir. Uzmanlar, öğrenciye göre ders planı yapılmasının faydalı olacağını belirtiyor.

Zambak Yayın Grubu Yayın Yönetmeni ve Rehberlik Uzmanı Mehmet Azim, ikici yarıyı için öğrenciler ve velilerine şu tavsiyelerde bulundu:

1. Veli ve öğrenciler, birinci yarıyıl karnesindeki notlara ve genel öğrenci davranışlarına göre ikinci yarıyıl için planlama yapacak ve durumlarını gözden geçirecek. Süreci daha iyi yönetenler, daha başarılı olacaklar. İlk dönem başarılı olan öğrenciler başarılarını devam ettirme çabası içinde olacak, zayıf olanlar başarıyı yakalamak için gayret gösterecek.

2. Başarıda veya başarısızlıkta her öğrenciyi ayrı ayrı ele almak gerekir. Bir öğrenciyi diğeriyle kıyaslamak, hem problemi çözmez hem de öğrencide yeni psikolojik sıkıntıların oluşmasına zemin hazırlar.

3. Öğrenci başarısında, iki durum karşımıza çıkıyor ve bunları da yeterince önemsemek gerekiyor. Bunlar öğrencinin ders başarısı ve kültürel değerler karşısında sergilediği davranıştır. Veli olarak, bu iki durumun birlikte yükselmesi için çabamızın olması gerekir.

4. Anne ve babasına saygılı bir evladı bütün veliler canıgönülden arzu eder. Genel anlamda küçüklerini seven, büyüklerini sayan bir insan modeli inşa etmek gerekir. Tembellik ve değerlerin yozlaşması, devletlerin yıkılmasındaki en önemli etkenlerdir.

5. Yavrularımızda istenen ölçülerde olumlu davranış oluşması ve bunların gelişmesi, hayat düsturu hâline gelmesi için aile, okul, sokak ve yayınlar birlikte, sıcak ve olumlu bir zemin teşkil etmelidir. Çocuğu sarmalayan bu etkenler, bir çarkın dişlileri gibidir. Herhangi birinde veya bir kaçındaki arıza, verimsiz ürün elde etmemize etki edecektir.

6. Anne ve baba, hattâ abla, ağabey, teyze, dayı, hala, amca, dede ve nine, gerçek manada çocuğa iyi birer model olmak zorundadır. Anne ve babanın ilgisizliği, çocukların önünde yüksek sesli tartışmalar, hattâ fiziki darba varan görüntüler yavrularımızın ruh dünyasında büyük yaralar açmaktadır.

7. Evde çocukların çalışmaları, ev ödevlerini yapabilmeleri için uygun çalışma şartlarını oluşturmak da başarı için önemlidir.

8. Öğrencinin başarısında, eğitim öğretimi besleyen dökümanların kalitesi de gözönünde bulundurulması gereken önemli bir noktayı oluşturuyor. Bu konuda hem iyi araştırmak hem de seçici olmak gerekir.

9. Öğrencilere olumsuz ifadelerle hitap etmek, onları olumsuz şekilde etiketlemek, kişilik ve değer gelişimleri için son derece sakıncalıdır.

10. Özellikle ilk yarıyılda not ve davranış olarak başarısız öğrencilerimiz olabilir. Bu problemlerin çözümü konusunda öğretmenlerle ortak yollar bulup uygulamalıyız. Başarı seviyesi düşük öğrencilerle birebir ilgilenmek gerekir.

11. Her zaman olduğu gibi veliler, çocukların uyku ve beslenme düzenlerine dikkat etmelidir. Maalesef bazı velilerin, bu konuda hassas davranmadığını görüyoruz.

12. Arkadaş çevresi, çocuğun başarısını etkileyen önemli sosyal yapılardan biridir. Bu konuya da dikkat etmek gerekir.

13. Kitap okumak ve alışkanlık haline getirmek, her insan için çok önemlidir. Çocuğun gelişimine ve psikolojik durumuna uygun kitapları seçmek gerekir. Her kitap faydalı değildir.

14. Çocuklarla ilgilenme konusunda iş yoğunluğu gerekçeleri, sık sık misafirliğe gitme ve misafir kabul etme etkinlikleri, eğitim öğretimi olumsuz etkileyebilir.

15. Geziler de önemli öğrenme yollarından biridir. Ailenin ekonomik durumuna göre yapılacak geziler hem öğretici olur hem de samimiyeti arttırır. Konuşma fırsatı bulunamayan çoğu konular dile getirilir, yeni ve sıcak diyaloglar yaşanır.

17. Okuma ve yazmayı yeni öğrenen öğrenciler için ayrı bir değerlendirme yapmak gerekir. Özellikle yavrularımızın okumaya geçtiği dönemlerle, hızını arttırmak amacıyla sesli ve ikili okumalar yapmak yararlı olur.

18. Televizyon, internet ve bilgisayar, çoğu ailelerin hayatının merkezine oturmuş durumdadır. Bu konuda sınırlı ve sorumlu hareket etmek doğru olur. Teknolojinin, çocukların gelişimi üzerinde olumlu veya olumsuz birçok etkisi vardır.

19. Bütün iyi niyetli çabalara ve yaklaşımlara rağmen çocuğumuzun durumunda olumlu değişiklikler olmuyorsa, dikkatini toplamakta ve çalışmakta zorlanıyorsa bu durumda bir uzmanla görüşmekte fayda olabilir.