Çocukları tıka basa yedirmek tip 2 diyabete davetiye çıkarıyor
Doğumsal kaynaklı hastalıklar, genetik geçişli olabildiği gibi vücuttaki bazı organların görevini yapamamasından ya da kusurlu yapmasından kaynaklanıyor. Tip 1 diyabet çocukluk çağında görülen bir hastalıkken, tip 2 diyabet tamamen yanlış beslenme te
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-01-29 09:55:00
Acıbadem Fulya Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Rüştü Serter, bilimsel araştırma sonuçlarına göre, son 10 yılda diyabetli hasta sayısının Türkiye'de yüzde 7'den yüzde 14'e ulaştığını söylüyor. Yanlış beslenme tercihleri, spor yapmama nedeniyle eskiden 50'li yaşlarda görülen tip 2 diyabetin artık, 10-12 yaşlarındaki çocuklarda bile ortaya çıktığını belirtiyor.
Toplumda sağlıklı beslenme ve egzersiz alışkanlığının yerleştirilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Rüştü Serter, diyabet hakkında şu bilgileri veriyor: "Diyabet vücudun kan şekeri düzeylerini istenilen düzeyde tutamamasıdır. Bu hastalığın sonucunda vücudumuzda, kan şekerinin yükselmesine bağlı olarak çeşitli organlarda hasar meydana geliyor. Gözler, böbrekler, kalp ve damarlar, sinirlerde hasar oluşuyor. Normalde gün içinde açlık kan şekeri seviyesinin 100 mg/dl'nin altında, yemekten sonraki ikinci saatte tokluk şeker seviyesinin ise 140 mg/ dl'nin altında olması gerekiyor. Öğünlerden sonra ise kan şekeri seviyesinin genel olarak 200 mg/dl'yi geçmemesi gerekiyor. Diyabet hastalığının Tip 1 ve Tip 2 olmak üzere iki türü bulunuyor. Daha çok erişkinlerde ortaya çıkan Tip 2 diyabet, toplumda Tip 1 diyabete göre 10-15 kat fazla görülüyor. Tip 1 diyabet daha çocukluk veya ergenlik yaşlarında patlak veren, bazen de 20-25 yaşlarında bile ortaya çıkabilen bir hastalıktır."
"YÜRÜYÜŞ, YÜZME, KOŞU EN İYİ TEDAVİ"
Tip 1 diyabette vücutta insülin hormonu eksik olduğunu, tip 2'de ise vücutta insülin hormonu bulunduğunu vurgulayan Serter, tip 1 diyabetin tedavisinde hastaya dışarıdan insülin verildiğini dile getiriyor. Tip 2 diyabetin tedavisinde ise ilaçlarla vücuttaki insülin hormonunun etkisinin artırıldığını vurguluyor. Serter, hangi tip diyabet olursa olsun hastalığın bir numaralı tedavisinin, yaşam tarzı değişikliği, diyet ve düzenli egzersiz alışkanlığı kazanmak olduğunu, günde en az yarım saat, bir saat yürüyüş basit koşu, yüzme, bisiklet kullanmak olduğunun altını çiziyor.
"BAZI KİŞİLER DOĞAL YOLLARLA TEDAVİYE CEVAP VERİYOR"
Kan şekerinde ara ara yükselme olduğunu ve gizli şekerin ortaya çıkabildiğini belirten Serter, şöyle devam ediyor: "Aslında diyabet ben geliyorum diyor. Gizli şeker teşhisi koyduğumuz kişilere düzenli spor yapmalarını, sağlıklı beslenmelerini öneriyoruz. Şişman iseler kilo vermeleri gerekiyor. Çünkü diyabete giden yolun önünü bir şekilde kesmek gerekiyor. Eğer insülin direnci çok yüksekse verilen bazı ilaçlarla diyabet geciktiriliyor. Genetik altyapı burada önemli rol oynuyor. Bazı kişiler doğal yollarla tedaviye daha iyi cevap veriyor, bazıları da ideal kiloya gelse de şeker düzeyinde istenilen iyileşme sağlanamayabiliyor."
"TİP 2 DİYABET ARTIK 10'LU YAŞLARDA DA GÖRÜLÜYOR"
Prof. Serter, tip 2 diyabetin artık 10'lu yaşlardaki çocuklarda görülmesiyle ilgili şu konulara dikkat çekiyor: "Tip 1 diyabet genetik nedenlerle çocuklarda ve gençlerde ortaya çıkıyor. Erişkin hastalığı olan tip 2 diyabet ise eskiden 50'li yaşlarda ortaya çıkarken, artık 10-12 yaşlarında bile görülmeye başladı. Bunun sebebi çocukların ve gençlerin sağlıksız bir şekilde beslenmeleri, spor yapmamaları ve buna bağlı aşırı kilo almalarıdır. Çocukları tıka basa, fast food tarzı yağlı yiyeceklerle, dengesiz ve düzensiz bir şekilde beslenmeye teşvik etmek yerine, içinde et, balık, tavuk, sebze, meyvelerin de bulunduğu, karbonhidrat, proteinlerin dengeli tüketildiği bir beslenme programının izlenmesi önemlidir."
Serder, diyabetin tedavisi ile ilgili her geçen yıl yeni ilaçlar ve insülin çeşitlerinin kullanıma girdiğini sözlerine ekledi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara