Fazıl Say'a destek açıklamasına 301 tehdidi

TIMETURK / Haber Merkezi

PEN Türkiye ’nin yönetim kurulunu oluşturan yazarların İstanbul Adalet Sarayı önündeki fotoğrafı, günümüzde Türkiye’de düşünce ve ifade özgürlüğünün geldiği son noktanın fotoğrafı aslında. Nihat Ateş, Tülin Dursun, Mario Levi, Zeynep Oral, Ahmet Erözenci, Sabri Kuşkonmaz, Halil İbrahim Özcan’ın yer aldığı fotoğrafın çekildiği tarih 10 Ocak 2013 Perşembe... Yazarların orada bulunma nedeni, PEN Türkiye Merkezi’nin Twitter mesajı yüzünden ‘dini değerleri aşağılamak’tan yargılanan piyanist Fazıl Say’a destek açıklaması. Bu karede PEN Türkiye Başkanı Tarık Günersel yok. Zira Günersel yurtdışında olduğu için ifadesini konsolosluk kanalıyla iletecek.

‘Şüpheli şahıslar’ olarak yazarların ‘Türklüğü ve devlet organlarını alenen aşağılama suçunun düzenlendiği TCK 301. madde bağlamında savcılığa ifade vermelerine neden olan 3 Haziran 2013 tarihli o açıklama şöyle: “Dünya Yazarlar Birliği PEN Türkiye Merkezi olarak değerli besteci ve piyanistimiz Fazıl Say’ın mahkemeye sevk edilmesini dehşetle karşılıyor, kuvvetle kınıyoruz. Dünya kamuoyu Türkiye’deki faşist gelişmeler karşısında alarma geçmiş durumdadır.”

Zeynep Oral’ın dünkü Cumhuriyet gazetesindeki yazısında bahsettiğine göre bu açıklamanın ardından Fazıl Say’dan davacı olanlardan biri, PEN hakkında Başbakanlık İletişim Merkezi’ne şikâyette bulunmuş. Şikâyet nedeni, “Devletin manevi şahsiyetini aşağılamak ve adli mercileri etkilemek”... Onlar da, şikâyeti derhal savcılığa yönlendirmişler. Bunun üzerine 25 Aralık’ta bir polis, PEN Türkiye Merkezi’nin İstanbul’daki ofisine gelerek yönetim kurulu üyelerinin ev adreslerini istemiş.

Önceki gün Çağlayan’daki İstanbul Adliye Sarayı’na giden PEN yöneticileri, savcılığa verdiği ifadede söz konusu açıklamadaki ifalerin bir düşünce açıklaması ve bir eleştiri olduğunu, hakaret amacı taşımadığını belirttler. Ayrıca bir anayasal ve yasal hak olan eleştiri hakkının kullanıldığını vurguladılar ve bu nedenle takipsizlik kararı istediler.

Zeynep Oral’a böyle bir açıklama nedeniyle ifadeye gittiğinde neler hissettiğini soruyoruz. “Ne söylenebilir ki” diyor ve ekliyor: “Memleketimizin durumu bu. İleri demokrasi böyle bir şey herhalde. Şu ironiye bakın ki ‘darbelerle hesaplaşıyoruz’ denilen bir dönemde Fazıl Say’a destek olduk diye, devletin manevi şahsiyetini aşağıladık diye ifade vermeye gidiyoruz. Hayır aşağılamadık, sadece eleştiri hakkımızı kullandık, düşüncemizi, tepkimizi belirttik.”
TCK 301’den dava açılabilmesi için Adalet Bakanlığı’nın izni gerekiyor. Soruşturmanın Adalet Bakanlığı’nca onaylanması durumunda, PEN Türkiye Başkanı Tarık Günersel, ikinci başkanı Halil İbrahim Özcan, genel sekreteri Sabri Kuşkonmaz, uluslararası sekreteri Ahmet Erözenci, saymanı Tülin Dursun ve yönetim kurulunun diğer üyeleri Zeynep Oral ile Mario Levi ve açıklamayı PEN’in internet sitesine aktaran şair/eleştirmen Nihat Ateş, ‘Türklüğü alenen aşağılamak’tan yargılanan yazarlar arasında yer alacak.

Son derece kaygılıyız

Mario Levi: Savcının bize çok iyi niyetli ve nazik davrandığını söyleyebilirim. Ama yine de bu çok ciddi bir soruşturmadır. Bize isnat edilen suç 301 ve dava sürecini etkilemeye çalışmak... Son derece kaygılı ve üzgün olduğumu söylemekle yetineceğim.
Tülin Dursun: Biz bu açıklamada Türkiye’yi aşağılamak amacını taşımadık. Pen sadece edebiyatla değil düşünce özgürlüğü ile de ilgilenen bir kurum. Biz de bunu hatırlattık. Bu yapılan Fazıl Say’a değil başka birine de yapılsa aynı açıklamayı yapardık.
Sabri Kuşkonmaz: Bu devlet faşist ise zaten ciddi bir faşizm sorunuyla karşı karşıya. Faşist denen devlet faşist değilse, demek ki buna ilişkin emareler vardır. Bu eleştirinin anlamı, devletin faşist olmaması yönünde bir uyarıdır. Bu uyarıdan demokratik devletler alınmaz...

Uluslararası PEN’den kınama

Gelişmeler üzerine Dünya Yazarlar Birliği PEN’in uluslararası merkezi, PEN Türkiye hakkında soruşturma açılmasını bir açıklamayla kınadı. PEN Uluslararası Başkanı John Ralston Saul imzasıyla yayımlanan açıklamada, “Bu soruşturma, ülkedeki meslektaşları tarafından seçilerek görevlendirilen PEN Türkiye’ye yapılmış bir saldırıdır. Üstelik, yapılmakta olan suçlama, uluslararası ifade özgürlüğü standartları düşünüldüğünde kendisinin de var olmaması gereken bir yasanın yanlış yorumlanması sonucu oluşmuştur. PEN Türkiye Başkanı yakın geçmişte oluşturulan ve Türkiye’deki ifade özgürlüğü kısıtlamalarıyla ilgili kaygılarını Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e ileten Uluslararası PEN Heyeti’nin de resmi bir üyesiydi” ifadelerine yer verildi. (Radikal)

Fazıl Say'a destek açıklamasına 301 tehdidi

Dünya Yazarlar Birliği PEN'in Türkiye merkezi yöneticileri, Fazıl Say'a destek açıklaması nedeniyle savcılığa ifade verdi. Suçları ağır, TCK 301'den: Devleti alenen aşağılamak...