Çengelköy'de bu katliamı kim yapıyor?
Çengelköy’lü bir balıkçının oğlu olup sonradan sadrazamlığa kadar yükselen Abdullah Paşa Yalısının önüne 500 metre kare beton atıldı, yetmedi arkasında iki katlı bina yapıldı. Çengelköylüler mülkiyeti Adalet Bakanlığı'nda olan binanın İBB Başkanı Kadir Topbaş'ın akrabaları tarafından kiralandığını öne sürerek, çevre ve tarih katliamı için ayağa kalktı.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-12-19 15:23:00
TİMETÜRK / Haber Merkezi
Çengelköy’lü bir balıkçının oğlu olup sonradan sadrazamlığa kadar yükselen Abdullah Paşa Yalısı önüne deniz doldurularak atılan beton Çengelköylüleri isyan ettirdi. Kendisi de Çengelköy'de oturan Gazeteci-Yazar Hikmet Gök, isyanını sosyal medyada duyurdu. Gök, yalının önündeki denizin doldurulduğunu, binanın arka tarafına iki katlı bina yapıldığını ve yalının bir şirket tarafından kiralanarak pastane yapılacağını esnafların söylediğini ifade etti.
İşte Hikmet Gök'ün attığı o twitler:
ABDULLAH PAŞA YALISI TARİHİ
İstanbul'un işgali sırasında Tarihi Çengelköy Çınaraltı'nda bulunan bu güzel yalı bir zamanlar İtalyan kuvvetleri komutanlığı olarak kullanılmış. Ancak yalının bulunduğu yer İtalyanlara ait teknelerin yanaşmasına müsait olmadığı için, rıhtımı çok daha mükemmel olan M. Noel'in yalısının önüne yanaşır, bu suretle karaya çıkarlarmış. Esas adının Hamdullah olduğu sanılan Abdullah Paşa, Çengelköy’ün yerlisidir. Babası Safranbolu’dan gelip buraya yerleşen “Yalnızkürek” Ali Dayı’dır. Yoksul
bir aileden gelen Abdullah Paşa ilkin hamlacı olarak Bostancı Ocağı’na yazılıyor, burada yavaş yavaş yükseliyor ve sonunda, 1808’de Bostancıbaşı oluyor. Asayişle uğraşan bir ocak olan Bostancı Ocağı’nda Abdullah Paşa sert ve otoriter bir disiplin kurmuştur. Ekrem Koçu bu disiplini “ Vak’anüvislerin” o devri tasvir eden diliyle, “Abdullah Ağa erazil ve hayta güruhunun anladığı dili pek iyi bildiğinden gürleyen sesi, hiddet, şiddet ve heybeti ile şehir eşkıyasını pençe-i kahrında titretmiş ve halk arasında büyük bir şöhret kazanmıştır” şeklinde anlatmaktadır.
Paşa daha sonraları sağlık nedenleriyle işini bırakıp bu zamana kadar yaptırdığı Çengelköy’deki yalısına çekilmiştir. Ancak Abdullah Paşa’nın kendi istediği bu emeklilik fazla sürmemiş, bir yıl kadar sonra Sipahi Ocağı’nın Silahtar Bölüğü Ağalığı’na terfi edilmiştir. Bu yıllarda padişah olan II. Mahmud, güvendiği adamları önemli görevlere getirirken düşünmüş olmalı bu
tayini.
Bundan bir yıl kadar sonra Kaptan-ı Deryalığa yükseltilen Abdullah Paşa, artık adıyla birlikte anılacak olan “paşa” unvanını da bu terfi ile almıştır. Bundan sonra da sadrazamlığa getirilen Abdullah Paşa’nın sadrazamlığı fazla uzun sürmemiştir. Tophane’de çıkan bir yangında nefer gibi çalışırken duvardan düşmüş ve tedavi için gittiği İzmit’te ölmüştür.
Abdullah Paşa’nın varisleri, oğulları Hasan Paşa ve İzzet Bey, sonra onların kızları Zeynep, İsmet, Hanife, Nazire Hanımlar. Yalı böylece 1907’ye kadar Abdullah Paşa ailesinin elinde kalıyor. Orhan Erdenen’in verdiği tarih 1911 olsa da sonunda yalı Yordan Pavlidis adlı bir Rum tarafından satın alınıyor. Ancak 19. yüzyıl sonlarında yalıya, II. Abdülhamid zamanında, çeşitli resmi görevlerde bulunan “köse” lakaplı Raif Paşa sahip olmuştur. Nitekim DGSA’daki röleve “Raif Paşa Yalısı” olarak kayıtlıdır. Yordan Pavlidis yalıyı önce yıktırmak istemiş ama sonra vazgeçip günümüzde cephede mevcut olan iki odayı eklettirmiştir. 1946’da ölünce yalı çocukları Zoi, Magdelini, Doreteos ve Pavli’ye kalmıştır.
Şimdileri onarımı bir türlü tamamlanamayan yalının ahşap-bağdadi duvarları 1980 yılından itibaren betona dönüştürülmüş, dışı yine ahşap kaplanmaya başlanmıştır. İki katlı yalının alt kısmında mahzen olarak kullanılan bir subasman katı bulunmakta. Yapının cephesindeki asimetrik oranlama Yordan zamanında eklenen iki oda ile oldukça belirginleşmiş ve cephe oranları tamamen bozulmuştur. Genel bir bakışla plan şeması olarak da diğer geleneksel tarzdaki yalılardan farklıdır. Haremlik ve selamlık programındaki tutarsızlık kadar esas sofanın köşegenli ucu ve eyvan yerleşimindeki zorlamalar da gözden kaçmıyor. Bütün bunlara rağmen baş oda ve kış odası oldukça özgün bir biçimdedir.(Çengelköyhaber)
SON VİDEO HABER
Haber Ara