Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Türkiye-AB çıkmazını kırmak

Carnegie Europe’ın ev sahipliğinde 12 Aralık’ta Brüksel’de “Türkiye-AB Çıkmazını Kırmak” başlıklı konferans gerçekleştirildi. Söz konusu toplantıda Carnegie Endowment for International Peace Araştırmacılarından Sinan Ülgen’in “Avoiding a Divorce: A Virtual EU Membership for Turkey,” raporunun sunumu gerçekleştirilirken, son dönemde Türkiye-AB ilişkilerinde yaşanan durulmanın sebepleri ve çözüm önerileri ele alındı.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-12-15 12:12:09

Türkiye-AB çıkmazını kırmak
TIMETURK / Haber Merkezi

Toplantının moderatörlüğünü Açık Toplum Avrupa Politikaları Enstitüsü Direktörü Heather Grabbe yaparken Türkiye’nin Avrupa Birliği Daimi Temsilcisi Selim Yenel ile Carnegie Europe Misafir Araştırmacıları Sinan Ülgen ve Marc Pierini konuşmacı olarak toplantıda yer aldı.

Heather Grabbe toplantıda Türkiye ile AB arasında olumlu ilişkilerin gerçekleştirilebilmesi için neler yapılması gerektiği sorusuna cevap arayacaklarını hatırlatırken konuyla ilgili yayımlanan son rapor ve alternatif çözüm önerilerini anlatması üzere sözü Sinan Ülgen’e devretti.

Ülgen, AB’ nin Türkiye’yi partner olarak kaybettigini belirterek ilişkilerin yoluna girmesi icin yeni bir sistem geliştirilmesi gerektiğinin altini cizdi. Olusturulacak yeni sistemin iki boyutuna dikkat ceken Ulgen, kurumsal ve politik boyuta vurgu yapti. Politika acisindan AB’ye bagimli olmanin gerek Turkiye gerekse Turk kamuoyu tarafindan kolay kabul edilemeyeceğini belirten Ulgen, Turkiye’nin uluslararasi alanda takip eden konumda olmayi ustlenemeyecegini ifade etti. Ülgen, ayrica Türkiye icin yaratılmasi gereken en uygun modelin Isvicre modeli olacagini belirtirken, geleneksel ulus devlet modeli ile supranasyonel model arasinda bir modelin Turkiye icin en dogru model olacagini ifade etti. Turkiye ile AB arasindaki asimetrik iliskiden soz eden Ulgen, Turk vatandaslarinin AB mahkemelerine basvurabilirken AB vatandaslarinin herhangi bir Turk mahkemesine basvuramamasinin bu celişkilerden sadece biri oldugunu belirtti. Ulgen ayrica bu konuyla ilgili olarak yargi uygulamalarının genişletilmesi gerektigini ifade etti. İki taraf arasindaki dengenin onemine deginen Ülgen, Turkiye’nin ne kadar genişlemek istediginin yani sira AB’nin de kurumlarını ne kadar Türkiye’ye açmak istediginin onemli oldugunu ifade etti.

Buyukelci Selim Yenel ise konuşmasinda Turkiye-AB iliskilerinde 2013 yılına umutla baktıklarını belirtirken, yeni müzakere başlıklarının açılabileceği ümidine sahip olduklarini ifade etti. Türkiye’nin AB ile egitim,enerji, ticaret gibi birçok konuda isbirligi bulunduğunu belirten Büyükelçi, Türkiye’nin ticaretinin neredeyse %50’lik kısmının AB ile gercekleştigini hatirlatti. 2013 yılının birçok gelişmeyi beraberinde getirecegini ifade eden Buyukelci, gerek vize konusunda atilacak adimlar gerek gercekleştirilecek üst düzey ziyaretler gerekse Guney Kibris Rum Kesimi’nde Şubat ayinda gercekleştirilecek secimlerin sorunlara çözüm bulunması ihtimalini goz onunde bulundurarak iliskilerde olumlu adimlarin atilmasinin muhtemel oldugunu ifade etti. Turkiye’nin tam uyeligine karsi kullanilan bircok arguman bulundugunu belirten Buyukelci, bunların çok yanlis oldugunu öncelikli olarak uluslararasi toplumun degisitigini ve bu tarz algılamaların önemini kaybettigini belirtti. Turkiye ile AB ilişkilerinin bir yere gitmedigini belirten Buyukelci, tarafların çözüm icin ortak paydada buluşmalari gerektiğinin altını çizdi.

Toplanti sonunda soru-cevap bolumune gecilirken, Yunanistan’in Turkiye’nin AB’ye uyelik surecindeki tavri ile ilgili gelen bir soru uzerine Buyukelci Selim Yenel, ozellikle Eski Yunanistan Dis Isleri Bakani Papandreu doneminden itibaren Yunanistan’in engelleyici tavrini degistiriken sorunlarin cozumu icin Turkiye’nin icerde olmasinin disarida olmasindan daha buyuk oneme sahip oldugu anlayisinin yerlestigini belirtti. Yine Turkiye’nin aktif dis poltika anlayisi neticesinde eksen kaymasi ile ilgili olarak gelen bir soru uzerine ise Buyukelci, bu durumun tersine AB ile olan iyi iliskilerin Ortadogu’daki iliskileri gelistirmede yardimci oldugunu ifade ederken, Turkiye’nin dis politika alaninda dunyanin her yerinde aktif olma siyaseti benimsedigini hatirlatti. (ABHaber)

Haber Ara