EAJ: Türkiye'de yargı baskı altında
Avrupa Yargıçlar Birliği Washington'da deklarasyon yayınladı, Türkiye'ye ağır eleştirilerde bulundu.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-11-25 10:52:40
Avrupa Yargıçlar Birliği (EAJ) Washington’da yaptığı toplantıda oluşturduğu deklarasyonda, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yeniden yapılandırılması sürecinde, kurula yargıyı temsil eden kişilerin değil, hükümetin görüşlerini ifade edenlerin dahil edilmesini eleştirdi. Hükümete de iletilecek olan deklarasyonda, HSYK’nin atamalarının yargıçlar üzerinde baskı aracı olarak kullanıldığı vurgulandı.
Mayıs ayında Amsterdam’da toplanan Avrupa Yargıçlar Birliği bir çalışma komisyonu oluşturmuştu. Bu komisyonun hazırladığı deklarasyon taslağı 11 Kasım’da Washington’da gerçekleştirilen toplantıda masaya yatırıldı.
İlhan Taçcı'nın Cumhuriyet'teki haberine göre; Türkiye’yi YARSAV’ın temsil ettiği toplantıda Türkiye’de yargının sorunlarına yönelik kaygı ve endişelerin kaleme alındığı deklarasyon, tüm üye Avrupa ülkeleri yargı örgütlerinin oybirliğiyle kabul edildi.
'TEMEL PRENSİPLERE SAYGI GÖSTERİLSİN'
EAJ’nin Türk yargısına ilişkin deklarasyonunda, yargı bağımsızlığının ve hukuk devletinin yalnızca bunları teminat altına alan mevzuatla değil, aynı zamanda ilgili otoritelerin bu temel prensiplere saygı göstermesiyle korunacağına işaret edildi. Birlik tarafından endişe verici bulunan düzenlemeler deklarasyona şöyle aktarıldı:
"Yargıç ve savcıların rotasyonu kötüye kullanılarak yargıç ve savcılar üzerinde bir baskı aracına dönüştürülmüştür. Rotasyonlara karşı etkili bir hukuki yol bulunmamaktadır ve bu eksiklik Venedik Komisyonu tarafından da ortaya konulmuştur. Bir yargıcın başka bir göreve atanması rızasına bağlı olmalıdır ya da bir disiplin cezası ya da mahkeme sisteminin yasal şekilde değişmesi sonucunda bu tür bir işlem yapılabilir. Başka bir göreve atanma endişesi, özgür karar verme yeteneğini yargıçların elinden alır ve yargı bağımsızlığına karşı bir müdahaledir. Şunu da belirtmek gerekir ki, yargıç ve savcıların kendi istekleri dışında ve objektif gerekçe olmadan, bunlara karşı hukuki başvuru yolu bulunmadan yer değiştirmeleri, uluslararası standartları ihlal etmektedir. Öyle görünüyor ki, Türk hükümeti HSYK’nin yeniden yapılandırılması sürecinde kurula Türk yargısını temsil eden kişileri değil, hükümetin görüşlerini ifade eden kişilerin dahil edilmesini sağlamıştır."
'ÜÇ ERK BİRBİRİNE YAKIN VE BAĞLANTILI'
Kuvvetler ayrılığının, üç erkin birbirine çok yakın, bağlantılı olması nedeniyle tehlikede olduğu vurgulanan deklarasyonda, “Savcıların yürüttüğü gizli soruşturmaların içeriğinin hükümet üyeleriyle paylaşılması, Adalet Bakanı’nın gerekli gördüğünde savcılardan bilgi istemesi, HSYK üyelerinin süregelen soruşturmalara ve süreçlere müdahil olmaya çalışması gibi olaylar bunu göstermektedir” denildi.
BİLDİRİ HÜKÜMETE GÖNDERİLECEK
Hükümet temsilcilerinin bağımsız yargının rolü ve hukuk devleti konusunda algı hataları bulunduğu vurgusu yapılan deklarasyonda, “Başbakan, BDP milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması konusunda şöyle demektedir:
"'Biz yargıya neyin gerekli olduğunu söyledik. Yargı da gereğini yapacaktır.' EAJ şunu hatırlatır ki, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığının güvenceleri diğer iki erkin yargıya neyin gerekli olduğu konusunda talimat vermesine müsaade etmez. Bağımsız yargı anayasa ve hukuka dayanır, diğer erklerin emir ve direktiflerine değil" denildi.
Deklerasyonun mektup olarak Başbakanlık’a, Adalet Bakanlığı’na, HSYK’ye ve Avrupa Birliği ile Avrupa Konseyi organlarına gönderilmesi de kararlaştırıldı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara