TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Fatih Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezi Farabi Salonu'nda düzenlenen akademik yıl açılış töreninde bir konuşma yaptı.Demokraside bazı şeylerin kültür ve eğitimle olacağını söyleyen Cemil Çiçek, şöyle konuştu:
“Bizim ülkemizde demokrasinin kanuni altyapısı vardır ama yeteri kadar kültür ve ahlak altyapısı, o kadar yoktur. Öyle olmadığı içindir ki, bu iki boşluğu biz kanun çıkararak doldurmaya çalışıyoruz. Yani kanunla 'Hoşgörülü olun' denilemez. Kanun çıkararak 'Şunları yapın' denilemez. O bir alışkanlık, bir kültürdür, eğitimdir. O da ta başlangıçtan itibaren kazanılacak hasletlerdir. Bunların kazanılacağı yerlerin başında da üniversiteler geliyor.”
'KESER SAPIYLA OKULA GİTMEYE ÇALIŞIRDIK’
TBMM Başkanı Çiçek, üniversite yıllarındaki görüş ayrılıklarına da değindi.Bir masada konuşamaz insanlar haline geldiklerini söyleyen Çiçek, şu ifadeleri kullandı:
"66-67'de okula elimizde çantayla gittik, kitapla gittik. 68'den itibaren, kalem, çanta yerine, keser sapı, sopayla bir yerlere gitmeye çalıştık. Bu işlerin yanlış olduğunu fazla söyleyen olmadı.
O sopa kafi gelmedi, sonra silahlar konuşmaya başladı. Ülkenin daha iyi bir noktaya gitmesini isteyen gençler olarak, birbirimize karşı silah kullanır hale geldik. Artık İstanbul Üniversitesi'nde Beyazıt Meydanı'nda bir gün sol yumruğu sıkanlar, öbür gün sağ yumruğu sıkanlar... Türkiye böyle bir dönem yaşadı. Bu dönemin tecrübelerinden ne kadar ders çıkardık. Reel siyaseti nasıl inşa edebildik oturup bir kez daha düşünmek gerekiyor.”
Çiçek, sözlerini söyle sürdürdü:
''Sonra Turgut Özal dönemi... Siyasetin yumruk sıkmak değil el sıkmak olduğunu ben o zaman anladım. Oturup konuşabilmemiz lazım. Konuşacak mesafede olmamız lazım. Birbirimizi anlamamız lazım. Birbirimizi anlayabilirsek başkalarına anlatabiliriz. Bu manada, bu zamana kadar Türkiye epey acı tecrübeler yaşadı ama henüz yeteri kadar bu tecrübelerin ışığında ülkede bir yol haritası takip ettiğimizi söyleyemem. Onun içindir ki bu sorunlar, bugünden yarına hemen çözülecek gibi görünmüyor.''
ÜNİVERSİTELERE ÇAĞRI
48 yıldır terör olan bir ülkede terör üzerine sadece 48 araştırma olduğunu belirten Çiçek, terörün bilimsel çalışmalarla çözüleceği mesajı verdi. Çiçek, üniversiteleri bu konuda daha çok araştırma yapmaya da çağırdı.
‘BİZLER PAZARLAMACIYIZ’
Her şeyin siyasetçilerden beklenmemesi gerektiği belirten Çiçek, “Bizler, siyaset adamıyız. Doğrusunu isterseniz pazarlamacıyız. Sabaha kadar düşünüp akşama kadar icracı olamayız. Bu ülkenin bilgi birikimi neyse, ortaya konulan çözümler neyse, bunlardan birilerini tercih etme noktasındayız. Her şey siyasetçiden beklenir durumda'' diye konuştu.
‘ŞEYTANIN BACAĞINI KIRMALIYIZ’
Yeni Anayasa çalışmalarına da değinen Cemil Çiçek, sözlerine şöyle devam etti:
“Belki Türkiye'de ilk defa 4 parti bir araya gelerek, şeytanın bacağını kıracağız. Kırmamız lazım. Eğer sorunların üstesinden geleceksek, çağdaş bir devlet, çağdaş bir toplum olacaksak, daha kaliteli bir demokrasi inşa edeceksek birlikte bazı işleri başarmamız lazım.”
İLK DERS: TERÖR
Üniversitenin yeni akademik yıl ilk dersini ise üniversitenin Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğu Ergil ''Terör'' konusunda verdi.
''Kısacık ömürlerini birbirlerini öldürmeye harcayanlar, öldükten sonra mezarlarda yan yana, barış içinde ebediyen yaşıyor'' diyen Ergil, çatışmaların sonlandırılması için çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
''Önce yasalarımızın, rejimin koruyucusu olduğu inancını terk edeceğiz. Rejimi toplum korur, ordu korumaz. Farklılıkları yetkinliğe kavuşturacağız, biz şu sıralar eski vasiyi azlettik ama 'özel kurumlarını muhafaza ediyor muyuz ' sorusunu sormak durumundayız. Farklılıkların hiçbirine ayrıcalık ya da ayrımcılık yapılmamalı. Tüm grup kimlikler, hem devlete hem de birbirine karşı korunmalı. Terör bir sonuçtur. Şiddeti daha büyük şiddetle bastırmak var olan mağduriyet duygusunu da pekiştirir.''
Başkurdistan Eski Milli Eğitim Bakanı Firdevs Hüsameddinova'nın da katıldığı törende, akademik çalışmaları dolayısıyla bazı öğretim üyelerine plaket verildi.
Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) sonucu ilk yüze giren ve Fatih Üniversitesi'ni tercih eden öğrenciler ise hediyelerini TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in elinden aldı.