Gün geçmiyor ki Türkiye'de ulusal veya uluslararası kurumsal bir şirketin başörtülüleri işe almadığına dair bir haber okumayalım, video izlemeyelim. Hatta mobil internetin yaygınlaşmasıyla kişiler alışveriş yaparken şahit oldukları işe alınmama süreçlerini dahi sosyal medya alanlarında paylaşıyorlar.
BAŞÖRTÜLÜ KIZLARA İŞ VERMEYEN DEVLET Mİ YOKSA KİŞİLER Mİ?
Seçim dönemlerinde tüm partiler başörtülü kızları potansiyel birer oy kaynağı görerek kendilerine çeşitli vaatlerde bulunuyorlar. Başörtüsüne kamuda özelde dahi şiddetle karşı çıkan siyasi partiler dahi çözüm konusunda kendilerine yardım edeceklerine dair sözler veriyorlar. Peki, bu kızlar neden ellerinde diplomalarıyla istedikleri işlere başvuru dahi yapamıyorlar?
YASAL OLARAK YASAK DEĞİL FAKAT YASAK PRATİKTE DEVAM EDİYOR
Eğitim alanı da dâhil olmak üzere kamuda da özelde de başörtüsü yasağı yok. Fakat bunu suiistimal eden öğretmenler, idareciler ve profesörler var. Ellerinden geldiğince başörtülü öğrencileri derslere, sınavlara almıyorlar yahut fişliyorlar. Hakeza özel kurumlar da "şirket prensibi" diyerek başörtülü kızlara işveren olmuyorlar. Bazıları başörtülüleri müşteri olarak bile kabul etmemenin derdinde.
KAMUDA BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI SÜRDÜĞÜ MÜDDETÇE ÖZELDE DE SÜRECEK!
Cafcaf mizah dergisi "Kamuda başörtüsü yasağı rejim için hala sorun mu?" diye sorarak başörtülüden yana tavır koyan hükümete bir davet göndermiş. Şayet devlet başörtülü personele kucak açarsa ülke çapında ayrımcılık yapan Klu Klux Klan türevi sapkın zihniyetin sona ereceğine dikkat çekmiş.
MÜSLÜMANSIN VE MÜSLÜMANLARIN ÜLKESİNDE NAMAZ KILAMIYORSUN?
Dergi "Okulda namazım geçirttiriliyor anne!" başlığıyla gündem sayfalarına anayasal hak olduğu halde okullardaki "namaz yasağı"na dikkat çekmiş. Okullarda ibadet hakkının engellenmesine karşı çıkan insanların farklı açılardan namazla ilgili başlarına gelenleri karikatürlerle sayfalarına aktarmış.
CAFCAF ÇARPICI İÇERİĞİYLE YİNE DOPDOLU
40 sayfalık Cafcaf dergisinde ne yok ki? Dergi içeriğinde 44 ayrı bölümde 76 kişinin katkısı göze çarpıyor.
Bünyamin Yılmaz'ın "Medya rolleri karıştırdı yetişin!" başlıklı köşesi ulusal basını tiye alıyor. Müzeyyen Yılmaz'ın hazırladığı "Başkanın Adamları" belediye yardımlarının "çok özel" kısmına dikkat çekiyor. Hüsrev Hatemi ise okurlarına "geleceğe dönüş"ü yaşatıyor. Ulvi Alacakaptan "Kârı muhafaza sanatı"nı anlatmış. Bülent Akyürek mutluluğun avutulmuş acılar olduğunu da dikkat çekmiş. Yunus Emre'nin absürt şiir örneği "Çıktım erik dalına" çizgilerle günümüze uyarlanmış. Tarık Tufan'ın "Ve sen kuş olur gidersin" öyküsünden bir bölümü Elif Büşra Doğan çizgilerle aktarmış. Mustafa Kutlu'nun "Bulgaryalı Ali"si sayfalarda canlanmış. Anthony Quinn'in Hz. Hamza karşılaştırılması çizgi öyküye dökülmüş. Yıldız Ramazanoğlu'nun anlatımıyla İsfahan şehri karikatürize edilmiş.
Cafcaf'ın ödüllü öykücülerinden Ömer Faruk Dönmez ve Güray Süngü köşelerinde okurlarını yine en anlatımlarıyla karşılamışlar. Genç kuşağın dikkat çekici isimlerinden Fuat Kına "Bir radikalin günlüğü"yle sevenleriyle buluşmuş. Beğeniyle takip edilen Keloğlan'ın modernizmle derdi bu sayıda farklı bir macerayla yer alıyor. Ahmet Örs'ün kitabından "Otobüs fabrikası" çizgi öyküye dönüşmüş. Ayrıca muzdarip Müslüman'ın süper kahramanı Mestmen derginin bu sayısında ilk defa görücüye çıkmış.
TÜRKİYE'NİN HER GÜN GÜNCELLENEN TEK MİZAH DERGİSİ SİTESİ
Cafcaf mizah dergisinin internet sitesi her gün güncelleniyor. Her ay yaklaşık yüz bin farklı kişinin ziyaret ettiği sitenin adresini verelimwww.cafcafdergisi.net . Ayrıca dergiyi sosyal medya ağlarından da izleyebilirsiniz: facebook.com/cafcafmizah – twitter.com/cafcafmizah
Cafcaf, üç ayda bir yayımlanıyor.
