Adını Bayram koyduk
Adı Muhammed... Savaştan kaçarak Türkiye'de hayata tutunmaya çalışan on binlerce Suriye vatandaşından sadece biri. Geleceğe dair hayal kurmaktan vazgeçtiği için 4. çocuğuna isim bile koymadı. Yeni Şafak muhabirinin ısrarı üzerine 1.5 aylık bebeğine 'Bayram' adını veren Muhammed, 'Oğlum acı çeken halkıma umut olsun' dedi
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-08-19 09:03:11
YENİ ŞAFAK Gazetesi'nin manşetine göre Türkiye'de sayısı 70 bine yaklaşan Suriyelilerden biri olan Muhammed de onlardan biri. 17 aydır Surye'de süren savaş yüzünden vatanlarına dönemeyen Suriyeli mültecilerden Muhammed, Yeni Şafak muhabirinin isteği üzerine henüz adını koymadığı 1,5 aylık oğlunu, zulüm altında inleyen tüm Suriyeli kardeşleri için umut olması adına artık 'Bayram' diye çağıracak. "Biz bayramı yaşayamıyoruz. Fakat oğlum bana vatanıma döndüğümde Türkiye'de yaşadığım bayramı hatırlatacak" diyen Muhammed diğer 3 çocuğuna da bayramda yeni elbise alamamanın üzüntüsünü yaşadığını söylüyor.
AKLIMIZDA KARDEŞLERİMİZ VAR
Suriye'nin El Naci şehri bombardıman altında kalınca Türkiye'ye sığınan Muhammed, geçen bayramı daha yeni ısınmaya yüz tutmuş bir savaş altında geçirdiklerini, fakat şimdi ise vatanlarından tamamen uzakta olduklarını söylüyor. Fakat yine de haline şükreden Muhammed, "Biz burada zor da olsa rahatız. Suriye'deki diğer kardeşlerimi düşünüyorum. Onların Suriye'de bayramı hiç yaşayamayacaklarını çok iyi biliyorum. Allah bizlere bir daha bu acıyı yaşatmasın" diyor.
HENÜZ İSİM VERMEMİŞTİK
Esed güçleri, Suriye'deki El Naci şehrini artık yaşanamaz hale getirince 3 çocuğuyla beraber Türkiye'ye sığındığını söyleyen Muhammed, "Allah bize burada da bir evlat nasip etti. 1,5 ay oldu fakat adını bir türlü koyamadık. Siz bayram mesajı isteyip Bayram ismini önerince biz de bütün kardeşlerimiz adına oğlumuzun adını Bayram koyuyoruz" diyerek zulüm altındaki diğer Suriyeli Müslümanlara en güzel bayram mesajını verdi.
1 DAKiKA BiZi DÜŞÜNÜN HALiMiZi ANLARSINIZ
Suriye'de savaşın ilk patlak verdiği dönemlerde yerlebir edilen Cisr-eş Şuğur bölgesinden gelen Mustafa da 4 çocuğuyla beraber çadırkentte ilk bayramını kutlayacak olanlardan... 4 çocuğundan sadece en küçükleri Ahmed'e yeni bir elbise alabildiğini söyleyen Mustafa, Ahmed'i kucağına alarak içini döküyor: "İnsanlar ne kadar zor şartlar altında yaşadıklarımızı bilmiyor. Biz şükrediyoruz yine de, fakat vatanının birkaç kilometre ötede olduğunu bildiğin halde oraya gidememek çok acı verici bir durum. İnsanlardan sadece şunu istiyoruz: Gözlerinizi bizim için 1 dakika kapatın ve düşünün. Yerimizde olsanız ne yapardınız... Bir dakika sadece bizi düşünün... Dünya 1 dakikasını Suriye'ye ayırsa savaş biter.
Beşşar düşmeden kutlama olmaz
Cisr-eş Şuğur bölgesinden ailesi tarafından Hatay'ın Altunözü ilçesindeki çadırkente getirilen Fatıma nine, "Ailem Suriye'de savaşırken içimden bayramı kutlamak gelmiyor" derken, ailesinin kendisini Türkiye'ye getirdikten sonra geri gittiğini, çocuklarının ve torunlarından bazılarının da hâlâ vatanları için savaştıklarını söylüyor. "Hayatımızda geçirdiğimiz en zor bayram şüphesiz bu olacak" diyen Fatıma nine hissetiklerini şöyle anlatıyor: "Bizim bayramımız Beşşar Esed rejiminin düştüğü zaman olacak. İşte biz o zaman gerçekten bayramı kutlayacağız. Şimdi burada her gün oradan gelecek güzel haberleri bekliyoruz. Bu umutsuzlukla nasıl bayram kutlarız..."
Görüntüleri yayınlandı
Lübnan'da kaçırılan ikinci Türk vatandaşı Abdulbasit Aslan'ın görüntüleri yayınlandı. Lübnan televizyonu El Cedid'in sabah bülteninde yer alan görüntülerde Arslan'ın üzerinden çıkan pasaport, ehliyet ve diğer kimlik kartları görülebiliyor. Lübnan askeri kaynakları da önceki gün başkent Beyrut yakınlarında tır şoförü Aslan'ın kaçırıldığını doğrulamıştı. Hatay doğumlu 47 yaşındaki Abdulbasit Aslan'ın kaçırılmasıyla birlikte, Lübnan'da alıkonulan Türk vatandaşı sayısı ikiye çıkmış oldu. Lübnan'daki Mikdat aşireti de geçtiğimiz çarşamba günü, aralarında Türk vatandaşı Aydın Tufan Tekin'in de bulunduğu 20'den fazla kişiyi kaçırmıştı.
Rehineler için harekete geçen Dışişleri Bakanlığı, Türk vatandaşlarının serbest bırakılması için Lübnan'daki gruplarla temaslarını sürdürüyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, konuyla ilgili Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri ile görüştü. Davutoğlu, Lübnan'da 'Emel Hareketi'nin lideri de olan Berri'den, rehinelerin bir an önce serbest bırakılması için gerekli girişimlerde bulunmasını istedi.
Kurumsal aşiretin sözcüsü: Şimdilik kaçırmıyoruz
Lübnan'da kaçırılan Türk işadamı Aydın Tufan Tekin'i rehin tutan Mikdat aşiretinin sözcüsü Mahir Mikdat, önceki gün alıkonulan Türk tır şoförü Abdulmecit Aslan ile bir ilgilerinin bulunmadığını açıkladı. Yeni kaçırma vakasıyla ilgilenmediklerini söyleyen aşiret sözcüsü, "Kaçırma eylemlerine aşiretçe şimdilik son verdik" diye konuştu. Güney Lübnan ve Bekaa Vadisi'nde etkin durumda bulunan Mikdat aşireti, ülkedeki en etkili üçüncü Şii grup olarak biliniyor. Eylem ve söylemleriyle 'devlet içinde devlet' gibi hareket eden aşiret, Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri'nin liderliğindeki Emel Hareketi ve Hasan Nasrallah'ın yönetimindeki Hizbullah örgütünden sonra en etkili topluluk olarak göze çarpıyor.
Elbisesi yeni, dünya umurunda değil!
Yaklaşık 2 bin kişinin yaşadığı Altınözü'ndeki çadırkentin çocuk misafirleri bir çoğu ailesinden ve vatanından ayrı ilk bayramlarını geçirecek olsa da, onlar yine de çocuk ve alınan yeni bir elbiseyle mutlu olmayı başarabiliyorlar. Tıpkı ailesinin yeni aldığı elbiseyi bizlere göstermek isteyen küçük Rana gibi. O, büyüklerin aksine üç gün de olsa savaşı unutacak, ta ki Suriye'den gelirken bıraktığı aile fertlerini tekrar hatırlayana kadar.
Sıfır noktasında insani yardım
Türkiye, Suriye sınırının 'sıfır' noktasında 4 ayrı bölgeden insani yardım dağıtmaya başladı. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) yayınladığı açıklamada, "Suriye'nin kuzeyinde yoğunlaşan şiddet nedeniyle bu bölgelere insani yardım ulaştırılmasında yaşanan güçlükler göz önüne alınarak, uluslararası hukuka uygun olarak, Başbakanlık AFAD'ın koordinasyonunda ülkemizce Suriye sınırının sıfır noktasında insani yardım dağıtımı uygulamasına başlanmıştır. Bu konuda hükümetimizce Birleşmiş Milletler'e, ayrıca, Türk Kızılayı tarafından da muhataplarına bilgi verilmiştir" denildi.
Kilis-Öncüpınar ve Gaziantep-Karkamış'ta birer, Hatay-Cilvegözü ve Yayladağı'nda ise 2 olmak üzere Türk Kızılayı tarafından oluşturulan 4 Yardım Kabul Merkezi'nde yerel kaynaklardan sağlanacak yardımlar da kabul edilecek. Kabul edilecek malzemelerin listesini de paylaşan AFAD, en çok ihtiyaç duyulanlar arasında konserve gıdalar, çocuk bezi, şampuan, sıvı sabun, diş macunu ve fırçasını sıraladı.
Kasıtlı yangına erken müdahale
Suriye'nin İdlip kentine bağlı Aynalbayda köyü yakınlarındaki ormanlık alanlarda 15 ayrı noktada dün kasıtlı çıkarıldığı şüphesi uyandıran yangınlar meydana geldi. Yangın, Hatay'ın Yayladağı ilçesinde Türkiye'ye de sıçradı. Yaklaşık 2 kilometrelik bir alanda etkili olan yangın ekiplerin erken ve özverili müdahalesiyle söndürüldü. Yanan bölgenin Suriyeli muhaliflerin Türkiye'ye geçiş noktası olduğu öğrenildi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara