Kudüs'ün özgürlüğü için meşalelerle yürüdüler
Özgür Kudüs Platformu, Dünya Kudüs Günü dolayısıyla bir etkinlik düzenledi. Fatih camisinde bir araya gelen yüzlerce kişi, Fatih camisi avlusunda kortej oluşturarak meşalelerle Saraçhane parkına kadar yürü. Burada yapılan konuşmalarda Kudüs'un Müslümanların değişmez gündemi olması gerektiğine vurgu yapılırken Kudüs davasının sadece Filistinlilerin, ya da Arapların davası değil, tüm İslam Ümmeti'nin, davası olduğuna dikkat çekildi.
13 Yıl Önce Güncellendi
2012-08-17 10:22:08
Kudüs'e Selam Direnişe Devam
"Kudüs'ün Özgürlüğü Ümmetin Özgürlüğüdür" sloganıyla faaliyetlerine devam eden Özgür Kudüs Platformu'nun düzenlediği etkinliğe platforma üye olan 13 İslami Sivil Toplum Kuruluşundan, İstanbul Umut-Der, Furkan-Der, İlim-Der, Marmara-Der, Hayır Eli-Der, Zeytinburnu-Der, İzmit Umut-Der, Semere-Der, Mustazaflar Cemiyeti İstanbul Şubesi, Mustazaflar Cemiyeti Bursa Şubesi, Erdem-Der, İlke-Der, Dost-Der, ile platforma üye olan Doğruhaber Gazetesi, Özlem Ajans, İnzar Dergisi, Nisanur Dergisi, Dua Yayıncılık ve Kürtçe yayın yapan Kelhaamed Dergisi'de destek verdi.
Teravih namazından sonra Fatih Camisi avlusunda bir araya gelen yüzlerce kişi kortej oluşturarak meşalelerle Saraçhane parkına kadar yürüdüler. Yürüyüş sırasında "Terörist İsrail Filistin'den defol, Kudüs'e selam direnişe devam, Lailaheillallah, Kahrolsun İsrail, Hams'a Selam Direnişe Devam " sloganları atıldı.
Bu Gün Kudüs İçin Ne Yaptım? Diye Kendimize Sormalıyız
Saraçhane Parkında ilk olarak bir konuşma yapan Özgür Kudüs Platformu Başkanı Mehmet Eşin, Kudüs'un İslam coğrafyası içinde müstesna bir yere sahip olduğunu ifade ederek, "Kudüs Müslümanların ilk kıblesidir ve Müslümanlar için bir semboldür. Siyonistler arkeolojik değişik hile ve tuzaklarlar Kudüs'ün altında kazılar yaparak Mescid-i Aksa'yı yıkmak istiyorlar" dedi.
Kudüs'ün yıllardır Siyonistlerin işgal ve zulmü altında olduğuna dikkat çeken Eşin, "Bu durum Müslümanlar için kabul edilebilecek bir durum değildir. Kudüs davası tüm ümmetin ortak davası ve ortak paydasıdır. Kudüs'teki zulüm ve işgal son bulacaktır. Müslümanlar olarak Kudüs için yapabileceğimiz çok şeyler vardır. Kudüs davası her gün gündemimizde olmalıdır. Öyle ki her gün 'bu gün Kudüs için ne yaptım?' diye kendimize sormalıyız. Hep birlikte Kudüs'ün özgür oluncaya kadar mücadelemize devam etmeliyiz" diye konuştu.
İsrail Bizim İçin Gayrı Meşru Bir Varlıktır
Özgür Kudüs Platformu Başkanı Mehmet Eşin'den sonra söz alan Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, "Kudüs'ümüz bu gün Amerikan destekli Siyonistlerin işgali altındadır" diyerek şöyle konuştu: "Müslümanlar Kudüs'ten asla vazgeçmeyecektir. Kudüs Müslümanlara Hz. Ömer'in tarihi bir emanetidir ve Müslümanlar Kudüs'e sahip çıkmaya devam edecektir. Kudüs sadece Arapların ve Filistinlilerin sorunu değildir. Kudüs Müslüman'ım diyen herkesin sorunu ve davasıdır. İsrail denen çetenin ve kirli oluşumun varlığını ne siyaseten ne dinen asla meşruluğunu kabul etmeyeceğiz. Bizim için İsrail diye bir şey yoktur. İsrail bizim için gayrı meşru bir varlıktır."
Kudüs'le Beraber Müslüman Coğrafya'da Özgür Olacaktır
Filistin'e baktığımız zaman sadece oradaki işgali görmemeliyiz. Orada devam eden direnişi de görmeliyiz ve o direnişle iftihar etmeliyiz" diyen Kaya "Direniş grupları şehadet bilinciyle büyük bir direniş ortaya koymaktadır. Devam eden işgalin arkasında emperyalistlerin ve işbirlikçilerin rolü çok büyüktür. Tunus'ta Siyonist rejime destek veren Zeynel Abidin Bin Ali rejimi yerle bir oldu. Mısır'ı görüyoruz. Mısırlılar Camp David'i tartışmaya açtılar. İnşallah Müslüman coğrafyanın tamamen özgür olduğu günleri göreceğiz." şeklinde konuştu.
Kudüs İçin Bu Ülkede Darbe Yapmak İsteyenler Çıktı
15 sene önce Türkiye'de Dünya Kudüs Günü kutlandığı için Sincan'da tankların yürütüldüğünü ifade eden Kaya, o günlerden bu günlere gelinen süreci şu şekilde anlattı: "Müslümanların sembolik olarak kurdukları Kudüs çadırını tanklarla yıkmayı planladıklarını sonradan yazdıkları günlüklerden öğrendik. Bu gün bu zihniyeti sahip insanlar cezaevindeler ve hesap veriyorlar. Müslümanlara dün böcek muamelesi yapanlar, 'o başörtülüleri ezin' diyen ve 'bunlara acımayın' diyenler bu gün cezaevlerinde 'hastayız acıyın bize, bizi serbest bırakın' diye dilekçeler veriyorlar. Bu rabbimizin Müslümanlara bir lütfüdür. Bu ülkede ve bütün dünyada Müslümanlar direniş bilincini kuşandıkça Kudüs'ümüzün ve bütün İslam coğrafyasının zulümden kurtulduğuna sahip olacağız."
Kaya konuşmasını "Rabbim özgür Kudüs'te Müslümanlarla kucaklaşmayı nasip etsin" diye bitirdi.
Ey Müslümanlar Siz Nerdesiniz?
19 yıl siyonist İsrail zindanlarında kalan ve İsrail askeri Gilad Şalit'in serbest bırakılması karşılığında yapılan anlaşma ile özgürlüğüne kavuşan Filistinli Taysir Süleyman, "Allah Kudüs'ü Müslümanların kalbi kılmış ve Müslümanların ilk kıblesi olarak tayin etmiştir. Ancak Siyonistler ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'yı işgal ettiler. Siyonistler Mescid-i Aksa'nın altında kazılar yaparak orayı yıkmaya çalışıyorlar. Yine Siyonistler 40 yaşın altında olan Müslümanların Mescid-i Aksa'ya girmesine izin vermiyorlar. Ancak kadın ve erkek turistleri Mescid-i Aksa'ya girmesine izini veriyorlar ve o turistler orada birbirlerini öpebiliyorlar. Siyonistler ellerini kollarını sallayarak Mescid-i Aksa'nin içinde dolaşıyorlar. Müslümanların ne yapması gerekiyor? Bizler Mescid-i Aksa'nın kurtuluşu için Allah'a çok dua etmeliyiz, Filistin'in özgür olması için çalışmalıyız ve en önemlisi de Kudüs'ün özgürlüğü için çarpışan direnişçilere destek vermemiz gerekiyor" dedi.
Kudüs Özgürlüğüne Kavuşacaktır
Siyonistlerin dünya kamuoyuna biz barış istiyoruz diye mesaj verirken Müslümanları katletmeye devam ettiğini belirten Taysir Süleyman, "Müslümanların evlerini yıkıyorlar. İsrail Kudüs'ün etrafında duvar örerek Müslümanların oraya gitmesini engelliyor. Her kes kendi nefsine 'Kudüs için ne yaptım?' diye sormalıdır. Ben ve bazı mücahit kardeşlerim cihat ederek, bedeller ödeyerek bu görevimizi yerine getirmeye çalıştık. Bizim Allah'a verecek bir cevabımız var. Sizde kendinize sorun 'Ben Kudüs için ne yaptım?" dedi.
Taysir Süleyman, "İslam dünyasında yaşanan gelişmelerle beraber Kudüs'ün özgürlüğü için verilen desteği görünce artık biz Kudüs'ün özgürlüğüne kavuşacağına inanıyoruz. Ya rabbi gelecek Ramazan'da özgür Kudüs'te bir araya gelmeyi bize nasip et" dedi.
Gözlerimiz Kudüs'e Çevrili
Taysir Süleyman'dan sonra kısa bir konuşma yapan İmkan-Der Başkanı Murat Özer ise şöyle konuştu: "İslami cihad lideri Fethi Şikaki'nin bir sözünü hatırlatmak istiyorum. Oda Kudüs yolunda şehid olmuştu. Fethi Şikaki 'Kudüs etrafında oluşturulan birliktelikler ümmeti yeniden diriltecek ve tek bir hedefe kilitleyecektir. Ümmetin arasındaki ihtilafları ortadan kaldıracaktır' demişti. Gerçektende bu gün Kudüs davası etrafında oluşturulan bütün birliktelikler yeryüzünde bütün mü'minleri ve mücahitleri bir hedefe doğru kilitlemektedir. Yeryüzünün bütün coğrafyalarında Allah yolunda çarpışan tüm mücahitler tek bir hedefe kilitlenmiş durumdadır. Ürdün'den kalkıp Çeçenistan'da Ruslara karşı mücadele ederken şehid olan Komutan Hattab şöyle demişti 'Bedenlerimiz burada siperde. Fakat gözlerimiz Kudüs'e çevrilidir' Afganistan'da cihad eden mücahitlerde aynı şeyi söylüyorlar. Baas rejimine karşı direnen mücahitlerde Selahattin Eyyübi'nin yolunda ilerleyerek aynı şeyleri söylüyorlar. Kudüs aramızdaki tüm ihtilafları ortadan kaldırıyor. Bu gün Kudüs için bir araya gelen bu kalabalıkları görüp korkan sadece Siyonistler değildir. Yeryüzünde ki tüm zalimler ve Kemalist diktatörlükte bundan korkuyor. Bu ülkede Müslüman Türkleri ve Kürtleri birbirine düşman etmeye çalışan işbirlikçilerde şunu görmelidirler. Kürdistan'daki Müslümanlarda gözlerini Kudüs'e çevirmişler ve o hedefe kilitlenmişler."
Dünya Kudüs Günü, İslam Kardeşliğinin Tecelli Ettiği Gündür
Yapılan konuşmalardan sonra Platform üyelerinden Erdal Elibüyük basın açıklamasını okudu. Ramazan ayının mü'minler açısından her açıdan bir bilinçlenme ve şuurlanma ayı olmakla beraber aynı şekilde ümmeti ilgilendiren sorunların çözümü açısından da bilinçlenmelerinin bir gereklilik olduğunu ifade eden Elibüyük, "Bu sebeple rahmetli İmam Humeyni (r.a) İslam devriminin gerçekleşmesinden kısa bir zaman sonra, Ramazanın son Cumasını 'Dünya Kudüs Günü' ilan ederek tüm Müslümanların dikkatlerini bu noktaya çekmiştir. Böylece Kudüs davasını tüm insanlığın vicdanına ve hafızasına nakşetti. Dünya Kudüs Günü, İslam ümmetinin gücünün, azametinin ve İslam kardeşliğinin tecelli ettiği gündür. Bugün, İslam ümmetinin vahdet ve kardeşlik günüdür. Siyonist çete ve işbirlikçilerine karşı Hayber'ce öfkeyi ifşa etme günüdür" diye konuştu.
Bizler Kudüs Âşıklarıyız
Dünya Kudüs Günü'nün, küresel zulme karşı itirazlarını en gür ses ile haykırıldığı bir gün olduğunu söyleyen Elibüyük, "Bizler de, Kudüs âşıkları olarak buradan; ilk kıblemiz Mescid-ül Aksa'ya can feda olduğumuzu yeniliyor ve selamlarımızı gönderiyoruz. Kudüs, İlahi dinlerin temsil makamı ve Müslümanların miracının simgesi olan bir şehirdir. Allah Azze ve Celle dışında tüm ma'budlara başkaldırmanın, esaret zincirlerini kırmanın, Allah'a "hanifler" olarak yönelmenin, hür olmanın adıdır Kudüs" şeklinde konuştu.
İslam Ümmetinin Bağrına Saplanan Hançer: Siyonistler
Kudüs'ün tarih boyunca birçok işgale ve ihanete maruz kaldığını ifade eden Elibüyük, "Bu işgal ve zulümlerin en acısı ve en sonuncusunu şu anda Siyonistlerin eliyle yaşamaktadır. Başta İngiltere ve Amerika ve Batılı emperyalistlerin komplo, tezgâh ve savaş politikaları sonucu İslam ümmetinin bağrına bir hançer misali saplanan bu siyonist çete, başta Filistin halkı olmak üzere tüm ümmete acılar yaşatmıştır. Ümmetin içinde bulunduğu gaflet ve dağınıklığı fırsat bilen siyonist rejim, bölgedeki hain ve despot rejimlerin de işbirliğiyle yıllarca işgal, katliam ve sürgün politikalarını rahatlıkla uygulayabilmiştir" ifadelerini kullandı.
Kudüs Tüm İnsanlığın Davasıdır
Hayber'den ilham alarak gaflet uykusundan uyanan Müslümanların Kudüs özgürleşmeden mücadeleye devam edeceklerini belirten Elibüyük, "Müslümanlar açısından Kudüs, senede bir kez hatırlanan; gündeme alınıp, hakkında konuşmalar, etkinlikler yapılan ve bir sonraki yıl tekrar hatırlanmak üzere bir kenara bırakılan bir konu değildir ve olmamalıdır. Kudüs, bizim yüreğimizi dağlayan bir yaramızdır. Ümmet olarak bizim değişmez gündemimiz olmalıdır. Bizler Kudüs davasını savunmayı şer'i ve İslami bir vazife olarak görmekteyiz. Kudüs davası, sadece Filistinlilerin, ya da Arapların davası değil, tüm İslam Ümmeti'nin, hatta vicdanı körelmemiş tüm insanların davasıdır" diye konuştu.
Siyonistlere Karşı Tek Yumruk Olmalıyız
"Dünya Müslümanları bazı meselelerde farklı düşünseler bile İslam düşmanlarına karşı mücadelede mutlaka aynı safta yer almalıdırlar" diyen Elibüyük, "Biz, bir tek ümmetiz. Kim, israil'in yanında olursa, onun karşısında olmalı ve düşmana karşı birleşmeliyiz. Kendi aramızda ihtilafa düşmemiz haramdır. Siyonist Yahudiler, geçmişte Peygamberleri katlettiler, bugün de, Mescid-i Aksa'yı yıkmak için çalışıyorlar. Mescid-i Aksa'yı yıkılmadan önce kurtarmak lazım! Mescid-i Aksanın yıkılması, ümmet onurunun ayaklar altına alınması demektir. Tüm Müslümanlar, bu davaya destek vermek, maddi ve manevi imkânlarını seferber etmek mecburiyetindedirler. Ümmet'in onuru ayaklar altına alınırken gayret ve hamiyet sahibi hiçbir mü'minin bu trajediye sessiz kalması düşünülemez. Buradan Müslümanların idarecilerine, önderlerine, âlimlerine, aydınlarına, yazar ve çizerlerine ve tüm ümmete sesleniyoruz. Kudüs için ayağa kalkınız, aramızdaki ihtilafları, ayrılıkları bir kenara bırakarak Kudüs ve davası etrafında kenetlenelim, Kudüs'ü ve ümmeti özgürlüğüne kavuşturalım. Zafer, özgürlüğün miracına meftun ümmetin olacaktır" şeklinde konuştu. (Şükrü Gündüz - Doğruhaber)
SON VİDEO HABER
Haber Ara