Dolar

34,9464

Euro

36,7304

Altın

2.990,28

Bist

10.125,46

Barodan başörtüsü atağı!

İstanbul Barosu, yaklaşan seçimler öncesi 2008 yılındaki taktiği uyguluyor. Mahkemelerle sınırlı başörtüsü yasağını genişleten Baro'nun laiklik söylemiyle oy toplamaya çalıştığı belirtiliyor. Adliyelere asılan uyarı yazılarında, artık baro odalarında ve icra müdürlüklerinde de başörtüsü takılamayacağı vurgulanıyor.

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-08-02 09:11:13

Barodan başörtüsü atağı!
İstanbul Barosu, başörtüsüne karşı uyguladığı yasağın alanını genişletiyor. Daha önce Staj Eğitim Merkezi'ne başörtülü girdiğini tespit ettiği stajyer avukatlara uyarı yazısı gönderen baro, yasağı şimdi de mahkeme dışına taşıdı. Adliyelerdeki bazı birimlere asılan uyarı yazılarında şu ifadelere yer verildi: "Baro odaları, icra müdürlükleri, mahkeme kalemleri ile cumhuriyet savcılıkları nezdinde görevin kamusal niteliği sebebiyle keşif ve haciz mahallerinde de türban takılmaması gerekmektedir."

Baronun bu uygulamasının arkasında kasım ayındaki seçimlerin yattığı öğrenildi. Başörtüsü yasağının yalnızca mahkemelerle sınırlı olduğunun altını çizen eski Çağdaş Avukatlar Grubu Başkan Adayı Avukat Kemal Aytaç, "Baro Başkanı Ümit Kocasakal, bu yasağın kendisine büyük oy kazandıracağını çok iyi biliyor." dedi. Yasak çerçevesinde ilk mağduriyeti ise Avukat P.A. yaşadı. P.A., Kadıköy Adliyesi'nin icra dairesinde bir meslektaşı tarafından söz konusu yazı dayanak gösterilerek içeriye başörtüsü ile girmemesi konusunda uyarıldı.

Avukatlık meslek ilke ve kurallarına göre yalnızca mahkemelerde başı açık olarak görev yapılacağı düzenlemesi yer alırken İstanbul Barosu bu yasağı mahkeme dışında adliye binasına taşıdı. Geçtiğimiz günlerde bir işi nedeniyle icra dairesine giren avukat P.A., başka bir avukat tarafından adliyeye başörtülü girmemesi konusunda uyarıldı. Çalıştığı yerin bir icra dairesi olduğunu ve avukatlık meslek kurallarına göre yasağın yalnızca mahkemelerde söz konusu olduğunu belirten avukat, Kadıköy Adliyesi'nin Baro odasına asılan uyarı yazısı ile karşı karşıya kaldı. Yazıda, avukatlar arasında tartışma yaşanmasını engellemek amacıyla 5 Haziran 2008 tarihli yönetim kurulu kararına istinaden başörtülü avukatların adliyelerde, hatta gittikleri haciz ve keşiflerde dahi başı açık olarak bulunması gerektiği belirtiliyor. Avukatlık hizmetinin yalnızca duruşma salonlarıyla sınırlı bir hizmet olmadığı belirtilen yazıda "Kamu alanı olduğu tartışmasız olan adliye binalarında baro odaları, icra müdürlükleri, mahkeme kalemleri ile cumhuriyet savcılıkları, keşif ve haciz mahallerinde türban takılması ve uygun bulunmayan kıyafetler giyilmesi meslek ilkeleri ve kuralları açısından disiplin suçu oluşturmaktadır." uyarısı yer alıyor. Bu kurallara uymayan avukatların ise "Tanzim edilecek bir tutanak marifetiyle aykırılıkların baro yönetimine bildirilmesi.." denilerek başörtülü avukatların fişlenmesi isteniyor.

Baronun bu uygulamasının arkasında kasımda gerçekleştirilecek baro seçimlerinin yattığı belirtiliyor. Ümit Kocasakal'ın 2008 yılındaki seçimlerde oylarının neredeyse tamamını 'laiklik elden gidiyor' söylemiyle aldığını anlatan Avukat Kemal Aytaç, "Çünkü kendisi de biliyor ki başörtüsü ve sağ kesimle ettiği mücadele kendisine büyük bir oy kazandırıyor, bu durum da kendilerinin işine geliyor." diyor. Baro ise yasağı savunuyor. İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Turgay Demirci, söz konusu yazıya sahip çıkarak, "Avukatın görev yaptığı her yer kamusal alandır. Bu tartışmanın çözüme ulaşması için siyasal iktidarın yasa değişikliği yapması şarttır." yorumunda bulunuyor.
SON VİDEO HABER

Emlakçılar arasında silahlı çatışma: 2 ölü

Haber Ara