Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Böyle tartışma ancak Taraf'ta olur

Telesiyej yazdı, Halil Berktay olmaz öyle şey diye kestirip attı, Şimdi yanıt verme sırası Telesiyej'de. Taraf yazı işleri ise polemiği sürmanşetine taşıdı...

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-07-16 13:51:39

Böyle tartışma ancak Taraf'ta olur
Böyle tartışma ancak Taraf'ta olur. Bu tespiti biz yapmıyoruz. Taraf yazı işleri kendi gazetelerindeki iki yazarın tartışması için aynen böyle diyor.

Gazetenin birinci sayfasında üstelik sürmanşetinde yer alan bir haber Taraf'ın aykırı çıkışları ile bu sene adından en çok söz ettiren yazarlarından biri olan Halil Berktay ve ekran avcısı Telesiyej arasında yaşanan polemiği "Bu ancak Taraf'ta olur" başlığı ile duyurdu.

MİLANO'YA VATİKAN'A GİDEMEDİM DİYE ÜZÜLME

Gazete tartışmayı işte bu cümleler ile duyurdu okurlarına:

Milano'ya, Vatikan'a gidemedim; Santa Maria della Grazie Manastırını, Sistine Şapeli'ni göremedim diye üzülenlerin tesellisi sadece Taraf'ta: Önce Telesiyej Son Akşam Yemeği için "Dünyanın en ünlü freski" dedi. Halil Berktay karşı çıktı: "Ona fresk denemez, en ünlü freskler de Michalengelo'nun Sistine'nin tavanına yaptıklarıdır." Ve şimdi Telesiyej cevap veriyor.

İŞTE TELESİYEJ'İN BERKTAY'A YANITI

Sağolsun Halil Berktay, Perşembe günkü köşesini tekmil bana ayırmış. Onur duydum.

Ama çok uğraşmış.. duvar resimlerini, fresk tekniklerini filan araştırmış, yumurtalısını yumurtasızını.. ohoo onca makale okumuştur, kimilerini çevirmiştir belki de, sırf bana ders verebilmek için.. 1 Mayıs 77’de sosyalizmin bitmiş-bitmemişliği mevzularını bile ertelemiş bu yüzden. İnsan mahcup oluyor ama hoşuna da gidiyor elbet.

BERKTAY BİRAZ YANLIŞ ANLAMIŞ, BOŞUNA ZAMAN KAYBETMİŞ

Lakin biraz yanlış anlamış, boşuna zaman kaybetmiş gibi geldi bana.. zira Leonardo da Vinci’nin Son Akşam Yemeği, yumurtalı mıydı, yumurtasız mıydı mühim mevzuuna hiç sapmamıştım ben. Neticede Taraf bir gazetedir, Telesiyej’in alanı da akademik kültür değil, popüler kültürdür, dilini de buna uydurmak zorundadır tabiatıyla.
Buon fresco ve tempera tekniği mevzularına girsek şimdi biz burada, yadırgar gibi geliyor bana Telesiyej okuru.

Lakin Halil Berktay fazla emin bir dil kullanmış, ateşli bir Eyüp Can savunucusu gibi beni mat etmeye çalışırken (keşke bu kadar uğraşmasaydınız.. estağfurullah yani, ama biz kimiz ki Halil Bey?) “Hiçbir akademik sanat tarihçisinin Leonardo’nun bu tablosundan fresk diye söz ettiğine rastlayamazsınız” demiş.

Eh akademizmin göbeğinde oluyor işte böyle şeyler.

KİMSENİN CANINI SIKMAK İSTEMEM AMA...

Kimsenin canını sıkmak istemem ama, Vatikan Müzeleri direktörü Prof. Dr. Francesco Buranelli ve Floransa’nın Vinci kasabasındaki Leonardo da Vinci Müzesi’nin kurucusu, aynı zamanda dünyanın birkaç Leonardo uzmanından biri olarak addedilen Alessandro Vezzosi de benim gibi düşünüyor ve Son Akşam Yemeği resmini fresk olarak tanımlıyor.

Türkiye’de 1 Haziran’da The Great Masters sergisiyle ilgili olarak yaptıkları basın toplantısında (ki, o basın toplantısında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Yalçın Karayağız da vardı) “Son Akşam Yemeği freski” ifadesi kullanıldı. Şu anda Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi’nde devam eden serginin katalogunda da (bu katalog, Prof.Dr. Francesco Buranelli ve Alessandro Vezzosi tarafından hazırlandı) Son Akşam Yemeği, bir fresk olarak tanımlanıyor. Dünyanın en önemli birkaç Leonardo uzmanından biri olan Alessandro Vezzosi’nin, Agnese Sabato ile birlikte hazırladığı ve katalogda yer alan Leonardo adlı detaylı biyografik çalışmanın bir yerinde şöyle deniyor mesela: “Sanatçı, çizimlerini takip eden ve freskin yapılmasına katkıda bulunan öğrencilerle birlikte Son Akşam Yemeği üzerinde çalışır. Haziran’da fresk hemen hemen bitmiştir.”

O KATALOG 44 LİRAYA SATILIYOR


Ayrıca, Leonardo uzmanlarının yazdığı aynı makalenin bir başka yerinde de ünlü resimden şöyle söz ediliyor: “Ekim’de XII. Louis, yemekhaneyi ziyaret edip, Son Akşam Yemeği’ni görür ve freskin bir kısmını alıp Fransa’ya götürmek ister.” (Merak edenler için, Üç Büyük Usta adlı katalog şu anda Tophane-i Amire’deki sergide 44 TL. karşılığı satışta.)

Bir de şu var; Telesiyej, halkın belleğindeki tanımlarla hareket etmeyi tercih eder.. bu tanımlara göre de Son Akşam Yemeği resmi, tempera tekniğiyle yapılmış olsa da bir fresktir, tablo değildir –yumurtalı, yumurtasız tekniklere girmek, bu işin zanaat kısmıyla ilgilidir ve alanlarımızın dışındadır aslında-. Ve insanların belleğinde tablonun anlamı aynıdır; duvara işlenmiş bir resme kaç kişi tablo der?

Kaldı ki, The Great Masters sergisinin yaratıcıları da bu fikirde olsa gerek ki, onlar da Leonardo’nun bu eserini fresk olarak sunuyorlar halka.(...)

BİRAZ AYIP OLMUYOR MU?

Son Akşam Yemeği’nin dünya resim tarihinin en ünlü fresklerinden addedilmesine de kızmış Halil Bey; La Cappella Sistina’yı kastederek “Tabii, dünya resim tarihinin ‘en ünlü’ fresklerinin Leonardo’ya değil Michelangelo’ya ait Sistine Şapeli tavan ve arka duvar freskleri olması da caba” diyor. Evet, Michelangelo’nun La Capella Sistina’daki freskleri muhteşemdir; ama bir sorun bakalım çevrenizdekilere, kaç kişi Son Akşam Yemeği’ni, kaç kişi La Cappella Sistina’nın tavan ve arka duvar fresklerini biliyor? (Bilinilirlikten söz etmiştim sadece.)

Halil Berktay bütün bir yazısını bana ayırdığına göre belli ki Telesiyej’i önemsiyor ve hiç kaçırmadan takip ediyor; peki, bugüne kadar okuduklarından, Telesiyej’in, tablo ile tuvali karıştırabilecek biri olduğunu mu çıkarıyor? Biraz ayıp olmuyor mu yani? (Ayrıca üslup da pek nazik değildi doğrusu.)

Ama “fakat keşke böyle bir yazı yazmak zorunda kalmasaydım” ben de.
SON VİDEO HABER

İstanbul2da 4 katlı otelde yangın

Haber Ara