Şeffaf Nazi Almanyası

Her geçen gün yeni bir 'derin' gerçeğin ortaya çıktığı ülkede son olarak, iç istihbarat birimi olarak faaliyet gösteren ve nazi cinayetlerini 'soruşturan' Anayasayı Koruma Dairesi'nin, cinayet dosyalarını imha ettiği ortaya çıkmış, bunun üzerine başkan istifa etmişti. Almanya'da bir derin devlet var mı tartışmasını kamuoyunun gündemine taşıyan nazi cinayetleri soruşturması, bu son olayla birlikte kamuoyu nezdinde 'şeffaf devlet' efsanesinin de yerle bir olmasına yol açtı. Her yeni gün bir politikacı veya bir aydın devletin cinayetleri aydınlatmadaki isteksizliği ve zamanında vahşete göz yummuş olmasını sert bir dille eleştiriyor. Nitekim resmi ağızlar hataları kabul etmekle yetinip, 'derin devlet' tezini net bir dille reddediyor. Hükümete duyulan güvenin de sarsılmasına yol açan skandallar zinciri ile ilgili son olarak Alman İçişleri Bakanı benzer bir çizgi izledi.
Bakan Hans-Peter Friedrich, aşırı sağcı 'Nasyonalsosyalist Yeraltı' (NSU) terör hücresinin işlediği cinayetlerle ilgili ortaya çıkan hataların, Anayasayı Koruma Dairesi'nde acil reform yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu gösterdiğini belirtti.

SPEKÜLASYONLARA KATILMAM

Friedrich, dosyaların imha edilmesi konusunun tek bir kişinin hatası mı yoksa dairedeki organizasyondaki eksikliklerden kaynaklanıp kaynaklanmadığının araştırılacağını vurgularken kurbanların ailelerinin çalışanlar hakkında suç duyurusunda bulunmasıyla ilgili bir soruya karşılık, 'Dosyaları imha etmekle Anayasayı Koruma Dairesi'ne karşı ön yargılar ve komplo teoriler besleniyor. Kurbanların yakınları haklı olarak araştırılmasını istiyor. Ancak spekülasyonlara katılmak istemiyorum' yanıtını verdi.

Şeffaf Nazi Almanyası

Almanya'da 8 Türk'ün Neo-Nazi örgüt üyeleri tarafından katledilmesi ve katillerin ortaya çıkartılması sürecinde yaşanan zaafiyet ülke iç politikasında ve kurumsal yapıda deprem etkisine yol açtı.