Neler oluyor?
Hülasa, Ermenistan bırakın şeffaf ve demokratik bir siyasi rejime sahip olmayı, tüm siyasi partileri milliyetçi paradigmadan hareketle ‘siyaset’ üreten bir ülkedir.
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-06-20 12:19:03
Yazar, tam ziyaretleri esnasında gerçekleşmiş parlamento seçim sonuçlarını aktararak Türkiye’nin ‘‘Ermeni techiri/katliamı/soykırımı’’ ile ilgili sorunu çözmesi için ne kadar uygun siyasi ortamın oluştuğunu; bu siyasi ortamda, ermeni tarafının Türkiye’nin Yukarı Karabağ ve diğer illerinden ermeni ordularının çıkmasını önkoşul olarak sunmasının yanlış olduğunu; Türkiye’nin Azerbaycan’ı kendi haline bırakarak, önkoşulsuz malum protokolleri imzalaması, zaten Azerbaycan’ın ‘‘doğal gaz tehdidi’’, Mavi Marmara’ya rağmen İsrail ile yakın ilişki politikası, Bakü’deki Türk şehitliğindeki bayrakların sökülmesi gibi olaylarla; ‘bu nasıl kardeşlik’ sorusuna bağlayarak bir nevi ermeni tarafının doğruluğunu savundu.
Yazıda yukarıda özet geçildiği gibi özellikle duygusal bir dil kullanılarak, tahrik edici anlatımla, yanlış argümanlarla temellendirilmiş ve problemin sadece Türkiye-Ermenistan-Azerbaycan arasında bir sorun gibi takdim olunmasına tanık oluyoruz.
Öncelikle, parlamento seçim sonuçlarının ortaya çıkardığı siyasi durumu Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin iyileştirilmesi için bir fırsat olarak sunulması bir Avrupa ülkesi olursa belki bir inandırıcılığı olurdu. Yazıda anlatıldığı şekliyle, sanki sosyal ve toplumsal tabanları belli olan, sınırları çizilmiş bir siyasi-sosyal bir tabloyla karşı karşıyayız. Post-Sovyet ülkeleri konusunda biraz bilgi sahibi olan her kes bilir ki, bu ülkelerde parlamentolar ülke siyasetinde hiçbir etkin rolü olmayan ve iktidardaki ‘klanı/oligarşiyi’ meşrulaştırma aracı ve iktidarın yaptıklarını onaylayan göstermelik kurumlardır. Yazının devamını okumak için tıklayın
SON VİDEO HABER
Haber Ara