Türklerin güveni, Neonazi cinayetlerinin tamamen aydınlatılmasına bağlı
Almanya'da Türk esnaflara yönelik Neonazi cinayetleri bağlamında 2004 yılında bombalanan Keupstrasse caddesinde, saldırıyı kınama ve bir daha böyle bir şey yaşanmaması için Türk ve Almanların omuz omuza olduğunu göstermek için 'insan zinciri' oluştur
14 Yıl Önce Güncellendi
2012-01-22 12:50:55
Almanya'da Neonazi Yeraltı Örgütü'nün (NSU) 2000 ile 2006 yılları arasında işlediği cinayetler kapsamında 2004 yılında bombalanan Köln'deki Keupstrasse caddesinde Türk ve Almanlar, bir daha asla böyle bir şey olmaması için el ele vererek insan zinciri oluşturdu. Türk esnafların yoğunluğu nedeniyle "Küçük İstanbul" diye de adlandırılan caddede, tam da çocukların okullardan dağılma saatine denk getirilerek gerçekleştirilen bombalı saldırıda 22 kişi yaralanmıştı. Çok sayıda can kaybını hedefleyen bombalı saldırının, bombanın önüne park eden kamyon sayesinde tesirinin azaldığı bildiriliyor.
Caddede Keupstrasse İnisiyatifi Derneği'nin öncülüğünde düzenlenen etkinliğe, yağmura rağmen politikacılar, sendika temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı, insandan zincir oluşturularak Neonazi terörüne karşı Türk'ü-Alman'ı el ele, omuz omuzayız mesajı verildi, NSU terörünün kurbanı 10 kişi için saygı duruşu yapıldı. Etkinlikte üzerinde, "Dayanışma ırkçılardan güçlüdür. VS (Anayasayı Koruma Dairesi) Nazileri koruyor mu? Bizimle değil. Nazizme karşı insanlar" gibi mesajlar yazan pankart ve balonlar taşındı.
Etkinliğe Alman politikacıların yanı sıra, Türkiye'nin Köln Başkonsolosu Mustafa Kemal Basa, Köln Büyükşehir Belediye Meclisi Üyesi Efkan Kara (CDU), KRV Uyum Meclisi Başkanı Tayfun Keltek gibi isimler katıldı. Etkinlikte ilk konuşmayı yapan Keupstrasse İnisiyatifi Başkanı Mitat Özdemir, "Caddemiz yedi yıl önce bombalı saldırıya uğradı. Esas üzücü olan gerçeklerin bugüne kadar örtülmesidir. Saldırıdan sonra, 'Bu sizin konunuz, saldırı kendi toplumunuz arasında gerçekleşti' denildi. O acıyı hala hissediyoruz. Bugün birlikte tüm bunları protesto etmek istiyoruz. Burada böyle bir şeyin bir daha yaşanmaması için Türk ve Almanlar olarak el ele verip insan zinciri oluşturuyoruz" dedi.
Etkinliğe katılıp konuşma yapan politikacılardan Yeşiller Partisi Köln/Mülheim Yönetim Kurulu Üyesi Atilla Türen de yapılan aktüel bir araştırmaya göre, Almanya'daki Türklerin yüzde 55'inin, devletin aşırı sağcı teröristleri koruduğuna inandığını aktardı.
Türen, "İçişleri Bakanı Friedrich zor sorular soracaktı. O zor sorular ve cevapları nerde? 2004 yılında burada bombalar patladı, polis ne yaptı? Türklerin kendisini suçladı. Sayın Bakan'a soruyorum, o zamanki sorumlu polis şefi kimdi? Patlayıcı madde nereden temin edilmişti? Süpermarketten temin edilemez sonuçta. Ve bu patlayıcı madde hangi parayla alındı?" diye sordu.
Anayasayı Koruma Dairesi'nin Neonazilere para aktarılmasını sağladığı söylentileri de anımsatan Türen, "Sonuç olarak; eğer Almanya'daki Türklerin güveni yeniden kazanılmak isteniyorsa, Neonazi cinayetler, bağlantılar yüzde 100 aydınlatılmalı. Burada bu sinyali vermek istiyoruz" dedi. Teröristlerin yanı sıra Almanya'da "Zihin kundakçıları" olduğunu belirten Türen, "Thilo Sarrazin gibi zihin kundakçıları var. Sarrazin, Müslüman ve Türklerin genetik olarak aptal olduklarını yazdı. Böylesi ifadeler aşırı sağcı teröristleri cesaretlendiriyor. Ve SPD, o beyanlara rağmen onu üyelikten çıkaramadı" ifadelerini kullandı.
Hülya Özkan'ın okuduğu mesajında Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Başbakanı Hannelore Kraft (SPD) ise Keupstrasse bombacılarının mümkün olduğunca fazla insanı öldürmeyi hedeflediklerini bildirerek, "Neonazilerin, Nazi diktatörlerinin örnek alıyor olması özellikle acı verici bir durumdur. Bütün imkanlarımızla eski ve yeni Nazilerin yok olmaları için her şeyi yapacağız. Çünkü onlar hem fiziksel, hem ruhsal bir tehlikedir. Buna son verilmeli, ben buna angaje olacak, kendimi adayacağım" dedi.
Yeşiller Partisi KRV Milletvekili Andrea Asch ise, hem Yeşiller, hem de tüm KRV Meclisi'nin selamlarını getirdiğini bildirerek, SPD'li Büyükşehir ve Mülheim ilçesi belediye başkanlarının etkinliğe gelmemesinden dolayı yaşanan tartışmaya da değinerek, "Aşırı sağla mücadelede bölünmemeliyiz. Tüm kurbanlar ve yakınlarıyla dayanışma içindeyiz. Bu ülkede yıllarca devletin sağ gözü kör olduğu için kurbanlar aynı zamanda şüpheliler haline getirildi. Bu da kurbanlar ve yakınlarının acısını daha da arttırdı. Bu utanç vericidir, bunun için tüm topluma özür dilemek istiyorum. Biz KRV Meclisi olarak bunu yaptık. Ülkemizde, medya tarafından beslenen Sarrazin gibilerin fikirleri aşırı sağ terörün beslendiği yerlerdir. Demokratik güçler olarak tüm gücümüzle bunlarla mücadele etmeliyiz" şeklinde konuştu.
Sol Parti Köln Belediye Meclis Grup Başkanı Jörg Detjen ise, Köln Belediye Meclisi'nin konuyu ele aldığını ve Keupstrasse kurbanlarına 5 biner Euro tazminat tahsis ettiğini aktardı.
Haber Ara