Laricani: Müzakerelerin kardeşimiz olan Türkiye'de yapılmasına olumlu bakıyoruz

İran İslam Cumhuriyeti İslami Danışma Meclisi Başkanı Ali Laricani, nükleer müzakerelerin bu kez ciddi olmasını dilediklerini belirtip, "Türk kardeşlerimizin görüşleri de müzakerelerin Türkiye'de yapılması yönünde. Türkiye bizim kardeş ülkemiz ve bu nedenle tabii ki olumlu bakıyoruz" dedi.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in daveti üzerine Ankara'ya gelen İran İslam Cumhuriyeti İslami Danışma Meclisi Başkanı Ali Laricani, temaslarının ardından İran'ın Ankara Büyükelçiliği'nde bir basın toplantısı düzenledi. Ziyaretinin verimli geçtiğini vurgulayan Laricani, Türkiye ile İran'ın bölgede önemli roller üstlenmeleri nedeniyle bölgedeki sorunların çözümüne dair görüşlerinin de önemine dikkat çekti. İki ülkenin liderlerinin bölgesel sorunlara bakışlarının birbirlerine çok yakın olduğunun altını çizen Laricani, stratejik konularda Türkiye iye aynı görüşte olduklarını söyledi.

"MÜZAKERELERİN TÜRKİYE'DE YAPILMASINA OLUMLU BAKIYORUZ"
P5 artı 1 ülkeleri ile söz konusu nükleer müzakerelerin sorulması üzerine ise Laricani, şöyle konuştu: "İran olarak her zaman görüşmelerin devam etmesinden yanayız. İran'ın nükleer programı açık ve net bir şekilde sürüyor. Biz batılıların oyunlarını oynamak istemiyoruz. Tüm konuların müzakerelerle çok kolay bir şekilde çözüleceğine inanıyorum. Ama görüşmeler bu kez ciddi olsun istiyoruz, sahte müzakereler olmasın. Türk kardeşlerimizin görüşleri de müzakerelerin Türkiye'de yapılması yönünde. Türkiye bizim kardeş ülkemiz ve bu nedenle tabii ki olumlu bakıyoruz."

"ABD VE BATININ TAVIRLARI MACERA PEŞİNDE OLDUKLARINI GÖSTERİYOR"
Tahran anlaşmasını hatırlatan Laricani, "ABD, Türk dostlarımız aracılığı ile yapılan Tahran anlaşmasının sonuca varmasına izin vermedi. Obama beyefendi bir mektup gönderdi ve 'yakıt teatisine yardımcı olunuz' dedi. Ben o zaman dedim ki, bu işte bir iş var. Ama Türk dostlarımız dediler ki, onlar bu konuda güvence veriyor. İran'a geldiler, anlaşmaya vardık ve siz de gördünüz ki 2 hafta içinde ABD bu anlaşmayı kabul etmedi ve başka yollara başvurdu. ABD ve Batının tavırları macera peşinde olduklarını gösteriyor. Biz bunu bozmadık onlar bozdu." dedi.

"SURİYE KONUSUNDA TÜRK HÜKÜMETİ İLE AYNI DÜŞÜNCEYİ PAYLAŞIYORUZ"
Suriye'deki olayların hatırlatılması üzerine ise Laricani, İran'ın her zaman halklardan yana olduğunu, Tunus'taki ilk devrimden beri de böyle düşündüklerini söyleyerek, "Bölge halkının kendi kaderini eline almaya hakkı vardır. Türk hükümeti ile aynı düşünceyi paylaşıyoruz. Türk liderlerinin tavırlarına saygı duyuyoruz ancak Suriye olayında, ABD ve Batı'nın İsrail'e karşı uygulanan direnişe darbe vurmak istiyor." şeklinde konuştu.
Pek çok bölge ülkesi batılılara bilgi sızdırırken Suriye'nin İsrail'e karşı iyi bir direnç sergilediğini aktaran Laricani, şunları kaydetti: "Demokrasi sadece belli bir bölgeye özel bir şey değil, dolayısıyla bazı reformların yapılması gerekiyor. Ama demokrasiden nasibini almamış bazı Arap ülkelerinin demokrasiden söz etmemesi de gerekiyor. Bazılarının meclisleri de vardır ama bu meclisler şaka gibidir. Meclisin tüm üyelerine emirler veriliyor. O üyeler bazen de İsrail'e gidiyorlar. Suriye konusunda bir ABD-İsrail projesi de mevcut. Reform süreci bilinçli bir şekilde yapılmalıdır. Düşmanın satrancı içinde oynamamak lazım. Dolayısıyla bizim görüşümüz Suriye'de reform yapılmalı ancak akıllı bir şekilde ve direnişe zarar vermeden."

"TÜRKİYE BÖLGEDEKİ SORUNLARIN İYİ ŞEKİLDE SONUÇLANMASINDAN YANA"
"Düşmanın satrancı içinde oynayanlar" arasında Türkiye'nin bulunup bulunmadığı yönündeki soruya Laricani, "Türkiye'nin tutumu ABD ve İsrail'in tutumlarından farklıdır. Türkiye'nin bakışı onlardan farklıdır. Türkiye bölgedeki sorunların iyi şekilde sonuçlanmasından yanadır. Ama ABD ve İsrail bölgedeki olayları kötü hale getirmeye çalışıyorlar. Belki bazı durumlardan dolayı siz böyle bir düşünceye kapılmışsınızdır" yanıtını verdi.

"TERÖRÜN DİNİ LİDERİ İSRAİL BU BÖLGEDE OLDUĞU SÜRECE BU OLAYLAR DEVAM EDECEK"
İran'da suikasta uğrayan nükleer fizikçi ile ilgili olarak ise Laricani, bu terör olaylarının dini liderleri diye tanımladığı İsrail'in bölgede var olduğu sürece, bu sorunun devam edeceğinin altını çizerek şöyle konuştu: "İsrail', Kudüs'ü başkent ilan etmek istiyor ve bu bütün Müslümanlara bir ihanettir. İran üstünde başka baskı seçeneklerini deneyip başarısız oldukları için terörü kullanıyorlar. Batı bu terör olayları karşısında sessizliğini koruduğu için utanması gereklidir. Bizim bu bilim dalında çok aktif bir genç neslimiz var. İsrail eğer 4 tane terör olayı ile bu çalışmanın önüne geçebileceğini düşünüyorsa çok yanlış düşünüyor. Gelecekte yapılacak çalışmaları, yeni gelişmeleri de herkese duyuracağız. Kimse bizim önümüze geçemeyeceğini anlayacak."

"RADAR SİSTEMİ KONUSUNDA TÜRK DOSTLARIMIZA GÜVENİMİZ VAR"
Türkiye'ye yerleştirilecek olan radar sistemine de değinin Laricani, bu konunun aydınlatılması gerektiğini dile getirerek, "Ama bizim Türk dostlarımıza güvenimiz var. Bu radar sisteminin Müslümanlardan yana olmadığını gösteren nedenlerimiz var, buna dikkat edilmesi gerekiyor. Ama sonuçta diğer konular da var ve bu konunun görüşmelerle aydınlatılması gerekiyor" sözlerini dile getirdi.

"ABD VE BATILILAR İSLAMİYETİN MEZHEPLERİ ARASINDA AYRIMCILIK ÇIKARTMAK İSTİYOR"
Bölgede Sünni-Şii gerginliğine de Sünni ve Şiilerin her ikisinin de temelinde Müslüman olduğunu ve aralarında bir çatışma bulunmadığını kaydeden Laricani şöyle devam etti: "Bence bu gibi konuların gündeme getirilmesi iyi değil. Mesela ben Irak doğumluyum ve Irak'ı iyi bilirim. Irak'ta Şiiler ve Sünniler yan yana, çok da iyi yaşıyorlar. Bir Iraklının bir eşi Sünni ise diğer eşi Şiidir. Önemli olan husus ki Türk dostlarımız da buna vurgu yapıyorlar, ABD ve Batılılar İslamiyetin mezhepleri arasında ayrımcılık çıkartmak istiyor. Bu konu üstünde durmamız gerek. Türk dostlarımızla da çok samimiyiz, mesela ben Şiiyim Sayın Erdoğan Sünni, ama çok da iyi dostuz. Bizim sorunumuz Şii-Sünni sorunu değil, bizim için İslam sevgisi taşıyan herkes saygıdeğerdir."