Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

"Merkez, yeni kur politikasıyla risk alıp proaktif davranıyor" (Özel)

Merkez Bankası'nın kura müdahalede belirlediği yeni çerçeveye olumsuz olduğu kadar olumlu tepki gösteren ekonomistler de var. Denizbank Baş Ekonomisti Dr. Saruhan Özel, Merkez'in 'risk alıp proaktif davranmasını' desteklediğini söyledi. Marmara Ünive

14 Yıl Önce Güncellendi

2012-01-06 12:51:00

Merkez Bankası'nın kura müdahalede belirlediği yeni çerçeveye olumsuz olduğu kadar olumlu tepki gösteren ekonomistler de var. Denizbank Baş Ekonomisti Dr. Saruhan Özel, Merkez'in 'risk alıp proaktif davranmasını' desteklediğini söyledi. Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Öztürk, 'bekle gör, olaylara göre tepki geliştir' şeklinde yorumlanabilecek güç bir döneme girildiğine işaret ederken, Anadolu Yatırım'dan stratejist Halil Reçber, bankanın kura müdahaleyi 'çerçevelendirdiğini' vurguladı.
    Merkez Bankası, 27 Aralık 2011 tarihinden itibaren bir sonraki Para Politikası Kurulu toplantısına kadar olan dönemde açılacak günlük döviz ihalelerinde satılabilecek en yüksek tutarın 1 milyar 350 milyon dolar, takip eden iki günde satılabilecek en yüksek tutarı 1 milyar 700 milyon dolar olarak ilan etmişti. Para otoritesi, 'istisnai durumlar' haricinde alınan tekliflerin sadece 50 milyon dolara kadar olan kısmının karşılanacağını da duyurmuştu.
    Merkez'in yeni stratejisini olumlu bulan Denizbank Baş Ekonomisti Dr. Saruhan Özel, "Bu dönem dünya ekonomisi adına belirsizlikler içeriyor. Merkez Bankası'nın müstesna gün olarak değerlendirdiği gerilimli dilimlerde ortada bu kadar spekülasyon imkânı varken elini açık etmek istememesi ve o anda oluşan şartlara göre karar vermek istemesi gayet doğal." ifadelerini kullandı.
    Herkesin Merkez Bankası'nı müneccim konumunda ve ekonomiyi kurtaran adam olarak görmek istediğini ama bunun o kadar olmadığını aktaran Özel, şöyle konuştu:
    "Özetle, Merkez Bankası normal günler için elini açık ediyor, müstesna günlerde ise doğrudan müdahale dahil her türlü imkanını seferber edebileceğini ve aynı zamanda spekülasyon maliyetini arttıracağını belirtip bunun şiddetini belirsiz bırakıyor. Türkiye'nin özel şartlarından dolayı esnek bir para politikası uygulanması, katı kurallar ya da hedeflerle para otoritesinin elinin kolunun bağlanmaması gerek. Merkez Bankası'nın madem elinde geniş ve detaylı bir data seti ile kalifiye uzmanları var, o zaman risk alıp proaktif olmaları gerekiyor. Bu sebeple bugünkü genel anlayışı destekliyorum çünkü uygulama proaktif ve esnek."
    Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Öztürk, küresel ekonomik konjonktürün her an değişebileceğine işaret ederek, "Merkez Bankası, burada verilecek tepkiyi kendine saklıyor." diye konuştu.
    Müstesna günlerden kastın; dünyada ortaya çıkabilecek ani şoklar, şirket batmaları, banka iflasları, bir ülkenin kredi notunun kırılması ya da borçlarını ödeyemeyecek konuma gelmesinin kast edildiğini dile getiren Öztürk, şunları söyledi:
    "Merkez Bankası, bütün kartlarını kullanmıyor, hangi duruma hangi yöntemlerle mücadele edeceğini konjonktüre göre karar verecek. Burada kurum doğrudan müdahale yerine başka metotları ya da yolları kullanabilir. Ekonomik şartlar, bankaların ve şirketlerin hali ile likidite durumuna bakacak. Hangisini uygun bulup kullanacaklarına da anlık karar verecek. Gelinen aşamada faizde koridor var, kurda oynaklık var ama yapacak şey yok. Merkez Bankası ve dünyanın elinde artık proaktif önlem kalmadı. Bekle gör, olaylara göre tepki geliştir olarak yorumlanabilecek güç bir döneme girdik."
    Cari açığa da dikkat çeken Öztürk, bununla mücadelede, kamu-özel sektörünü işbirliği içinde olması gerektiğini kaydetti.
    Anadolu Yatırım'dan stratejist Halil Reçber de Merkez'in, Avrupa ülkelerinde görülebilecek mali şoklar ile dolarda olabilecek aşırı artışlara göre davranacağını belirtti. Reçber, şu değerlendirmelerde bulundu:
    "Merkez Bankası, kura müdahaleyi çerçevelendirdi. Avrupa ve ABD'de tablo net bir hale gelmedikçe satış yapmayacağını açıkladı. İhtiyaç duyduğu oranda döviz satımı yapacağını bildirdi. Merkez, elinde bulunan dövizi korumayı amaçlıyor. Yarın, öbür gün Amerikan tabanlı toparlanma başlarsa doların değeri önemli oranda artacak. Merkez de doların her değerlenmesinde müdahale yapmayı yeğlemeyecektir. Yani Avrupa Birliği'nde ekonomi toparlanmadığı, doların artışı devam ettiği takdirde Merkez Bankası'ndan kolay kolay bir müdahale görmeyeceğiz. Ancak dolarda sert ve aşırı artışlar olduğunda müdahalelerle karşı karşıya olacağız."
SON VİDEO HABER

Iğdır'da AK Parti İl Başkanlığı binasına molotoflu saldırı

Haber Ara