Bakan Günay: Kriz, turizmi de vurdu ama Türkiye etkilenmedi

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 2011 yılında turizm de bir küresel krizin yaşandığını belirterek, buna rağmen Türkiye'nin turist sayısını arttırdığını söyledi. Bakan Günay, Arap Baharı'nın turizm açısından kayba neden olduğunu kaydetti.
4. Büyükelçiler Konferansına katılan Bakan Ertuğrul Günay, Türkiye'nin Kültür ve Turizm politikaları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. 2011 yılında Turizm'de bir kıriz yaşandığını dile getiren, Ertuğurul Günay, 1980'de 1 milyar 300 milyon dolar olan gelirin, geçen yıl 28.6 milyar dolar bu yıl ise 11 ayın sonuçlarına göre 30 milyar dolar olduğunu belirtti. Arap Baharı'nın turizmimizi hem olumlu hem de olumsuz etkilediğini kaydeden Günay, "Turizm Türkiye için en önemli ihracat sektörü. Dönüşümcü bir sektör. Genç kesimlerin farklı insanlarla tanışmasını sağlıyor. Barış için önemli bir araç. Ben 21. yüzyılın daha barışçıl yaşanmasını ümit ediyorum. Bu yüzyılda turizmin barışa katkı sağlayacağını söylüyoruz." dedi.
Türkiye'nin 2023'te bazı sektörlerde dünyada ilk 10'a girme gibi bir hedefinin olduğunu da kaydeden Bakan Günay, turizm sektöründe bu hedefi çoktan yakaladıklarının altını çizdi. "Turizmde biz ilk 10'un içinde girmiş bulunuyoruz. Avrupa'da yarıştığımız ülkeler, Fransa ve İngiltere, dünya da ise ABD ve Çin. Bu başarıda sıcak iklimde olmamızın büyük etkisi var. Ama yinede yeni pazarlara açılmamız gerekiyor.Termal kaynaklarımızı, kış turizmimizi geliştirmemiz gerekiyor. Ayrıca tarihi eserlerle ilgili ziyaretleri arttırmamız gerekiyor." diye konuştu.
Şu an itibariyle topraklarımızda ne varsa sahip çıkmaya çalıştıklarını da dile getiren Bakan Günay, şu ifadeleri kullandı: "Şu anda eserlerimizi hem sahipleniyoruz hem de sergiliyoruz. 2000'li yıllarda, çalışmalar için 1 milyon lira kaynak ayrılırken şu anda 40 milyon lira kaynak ayırıyoruz. Yeterli mi? Değil. Türkiye'de şu an yerli 120'nin üzerinde, 40'ın üzerinde ise yabancı kazı var. Arazinin gerektirdiği ölçüde kazılarımız yapılıyor. Önemli kazılarda yabancı ülkelere yapmış oldukları çalışmaları yayınladıklarında kendi dillerinde yaptıkları gibi, Türkçe'de yayın yapma zorunluluğunu getirdik.Burada da Türkçe'nin bir bilim dili olmasını amaçlıyoruz."
Avrupanın bugünki ekonomik darboğazının devam edeceğini düşünerek yeni pazarlara açılmaya başladıklarını da kaydeden Günay, "Uzakdoğu'yu, Hindistan'ı Çin'i önemsiyoruz.Rusya'da Çin'de, Kanada'da,Hindistan'da, Avusturya'da yeni birer ofis açmayı düşünüyoruz.Ocak ayından sonra 80 ayrı merkezde tanıtım faaliyetlerine başlayacağız. Türkiye'yi sadece sıcak iklim özelliğine sahip olmasından dolayı değil, kültür, sağlık, tarih yönünden de turizminin de geliştirmek istiyoruz." diye konuştu.