Şahin: Almanya güçlü istihbarata sahip, Neonazileri bulamaması vahim

Almanya'nın önde gelen Türk işadamlarından Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, 8 Türkü öldüren Neonazi terör örgütüyle ilgili Alman polisinin hatası olduğunu söyledi. Alman polisinin cinayetler konusunda Neonaziler'den şüphelenmemekle büyük hata yaptığını belirten Şahin, "Alman polisinin bu yapılanmayı çözeceğine inanıyorum. Ancak polis bu konuda ırkçı örgütten şüphelenmedi. Münferit bir olay gibi gördü. Örgütsel bir yapı üzerinde durmadı. Eğer Neonaziler'den şüphelenseydi, bir sürü ajanı var, bulurdu. Bence Alman polisinin en büyük hatası bu oldu." dedi. Şahin, bundan daha vahiminin ise güçlü istihbarat ağına sahip Alman hükümetin katilleri bulamaması olduğunu vurguladı.
İşadamı Kemal Şahin, Antalya Club Mega Saray Hotel'inde kalan Vanlı depremzedeleri ziyaret etti. Almanya'da özellikle tekstil alanında önemli yatırımları olan Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, ülkeyi sarsan Neonazi terör örgütü ile ilgili düşüncelerini paylaştı.
Köln'de 8 Türk dönercisinin öldürülmesinin daha önce faili meçhul bir cinayet gibi göründüğünü hatırlatan Şahin, bu olayın üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen insanlara korku saçtığını belirtti. Cinayetin faillerinin yakalandığını ve olayın arkasında Nazi partisinin bir kolu çıktığını aktaran gurbetçi işadamı, şunları kaydetti: "Bunların Alman gizli haber alma örgütüne sızması gibi bazı karışık olaylar da ortaya çıktı. Tabi Alman Hükümeti özür diledi. O zaman bunları Neonazilerin yapmasına hiç ihtimal vermiyorlardı. Zaman zaman Türklerin evleri yakılıyordu. Sadece Türklerin değil diğer bazı yabancıların da evleri yakılıyordu. Bunlar direkt Neonazilere dayanmıyordu. Sonunda sinsi bir organizasyon olduğu ve Nazilerin bir kolu olduğu ortaya çıktı."
Kemal Şahin, Almanya'nın demokratik bir ülke olarak bu olayları desteklemesinin mümkün olmadığının altını çizerken, ölüm listesinin içinde Almanların da olduğunu aktardı. "Sapık bir ideoloji olan Naziler dünyayı kana buladı. Bu mikrop bazı kafalarda hala devam ediyor." diyen işadamı, "Mevcut politikacıların bu işle bir ilgisi yok. Ama neticede Alman gizli haber alma örgütü ve Alman polisi bu tür bir tehdidin olduğunu bilmesi lazımdı. Ve bunların üzerine gitmesi gerekirdi. Eğer şüphelerini bu örgüte çevirselerdi, büyük bir ihtimal bulurlardı. Umarım ileride daha titiz davranırlar." şeklinde konuştu.

'SAĞ KÖKENLİ POLİTİKACILAR AÇIKLAMALARINDA DAHA TİTİZ OLMALI'
Almanya'nın artık Neonazilere karşı daha duyarlı hale geldiğini de vurgulayan Şahin, ancak bazı politikacıların yabancı düşmanlığını tırmandırıcı açıklamalar yaptığına dikkat çekti. Bazı sağ kökenli politikacıların özellikle ön yargısı olan Güney Bavyera gibi konservatif bölgelerden oy toplamak için yabancılara ve İslam'a karşı demeçler verdiğine dikkat çeken Şahin, şöyle devam etti: "Neticede bunlar insanları rahatsız ediyor. Ve karşı tarafı da cesaretlendiriyor. Ama politikacıların özür dilemesi ve konunun araştırılması güzel bir gelişme. Ayrıca Almanya'daki yabancılar, yabancı değil. Alman vatandaşı. Çoğu orada doğup büyüyen üçüncü nesil. Bu insanlara yabancı demek yanlış. Bu gün Almanya'da doğan çocukların yüzde 35-40'ı yabancı kökenli. Bunlar Almanya'nın geleceğini inşa edecek. Dolayısıyla oradaki iki toplumun arasına nifak sokup 'bunlar yabancı, şu olmaz, bu olmaz' denmesi yanlış. Özellikle sağ kökenli politikacılar bu konuda daha titiz olmalı."
Şahin, kendisinin de ölüm listesinde olup olmadığı konusunda ise "Bu konuda herhangi bir endişem yok." dedi.