Koşaner'in tanık olarak dinlenme talebi reddedildi
Hakkari'nin Çukurca ilçesinde 27 Mayıs 2009'da el yapımı mayının patlaması sonucu 7 askerin şehit olmasıyla ilgili davanın Genelkurmay Başkanlığı Askeri Mahkemesi'nde görülmesine devam edildi.
Duruşmaya sanık avukatlar ve Tuğgeneral Zeki Es, Ku
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-12-05 16:22:49
Duruşmaya sanık avukatlar ve Tuğgeneral Zeki Es, Kurmay Albay Rıza Atilla Erdoğan ve Hakan Alaçam ile şehit askerlerden Deniz Demirci'nin babası Halil Demirci ile anne Raziye Demirci ve avukatlar kaldı. Tümgeneral Fahri Kır, Albay Hakan Temizkan, Albay Halil Ses ve Yarbay Mesut Yurtçu'dan oluşan bilirkişi heyeti hazır bulundu.
Bilirkişi raporuna karşı savunmasını yapan Kurmay Albay Rıza Atilla Erdoğan, mayınların yerini bilmediğini söyleyenlerin kendini koruma iç güdüsüyle söylediğini düşündüğünü ifade etti. Asli sorumluluğun Tabur Komutanlığında olduğunu anlatan Erdoğan, termal kameralarla görülmemesinin mümkün olmadığını kaydetti. Bilirkişi raporunun yetersiz ve çelişkiler içerdiğini iddia eden Erdoğan, İç Güvenlik Harekatı Talimnamesini bilen yeni bir bilirkişi heyetinin atanmasını istedi. Erdoğan, 7 sayfalık savunma ile iki sayfalık sorulardan oluşan savunmasını mahkemeye sundu.
Hakan Alaçam ise başkalarının yaptığı eylemlerden kendilerinin sorumlu tutulduğunu iddia etti. Termal kamera başında birliği takip ettiğini anlatan Alaçam, operasyonu takip ettiğini ve görevini fazlasıyla yerine getirdiğine inandığını vurguladı. Usulü belirtmek, takip etmek zorunda olmadıklarını iddia eden Alaçam, kılavuzlama hizmetinin doğru yapıldığını savundu. Tüm iddiaları reddeden ve yeni bir bilirkişi heyeti isteyen Alaçam, alt üst ilişkisi olmayan bir bilirkişi olması gerektiğini, bilirkişinin Genelkurmay Başkanlığı tarafından belirlenmesini istemediklerini kaydetti. Alaçam, bilirkişide bölgede görev yapanların olmasını istedi.
Sanık avukatları da bilirkişinin hazırladığı rapora itiraz ettiler. Raporun Bürüksel veya NATO karagahında hazırlanması halinde ancak bu kadar olabileceğini iddia eden avukatlar, bir yandan madalya verilip öte yandan yargılanmanın doğru olmadığını ileri sürdüler. Mevcut yargılama gerekçelerine göre şuan bölgede görev yapan herkesin yargılanması gerektiğini iddia etti.
"GÜNEYDOĞU'DA ÖZEL ŞARTLAR VAR DENİLENEREK YAPILANLAR MAZUR GÖSTERİLMEYE ÇALIŞILIYOR"
Şehit yakınlarının avukatlarından Hayrettin Açıkgöz, sanık avukatlarının bilirkişi heyetine yönelik tahkir, aşağılayan sözler ve tavırları olduğunu belirterek bir hukukçu olarak bunun kabul edilemeyeceğini söyledi ve bilirkişi heyetinden sanık avukatları adına özür diledi. Sanık avukatlarında "Güneydoğu'da mücadele var. Özel şartları dolayısıyla bunlar mazur görülmelidir." anlayışının olduğunu savunan Açıkgöz, avukatların eski askerler olduğunu hatırlattı. 120'lik havanın mayınlanmasından dolayı yargılama yapıldığını hatırlatan Açıkgöz, bilirkişinin bahsettiği krokilerin ise patlayıcıların nerede olduğuna ait krokiler olduğunu ifade etti. Bu krokilerin bir türlü bulunamadığını vurgulana Açıkgöz, "Buhar olmuştur, ulaşılamıyor." dedi. Açıkgöz, bilirkişinin raporuna karşı bir diyeceklerinin olmadığını ve mevcut rapora göre yeni bir bilirkişiye de ihtiyaç olmadığını kaydetti. Sanık avukatlarından Hikmet İşler, Açıkgöz'ün ifadeleri üzerine söz istedi ancak bu talep Mahkeme Başkanı Mehmet Yüzbaşıoğlu "Burası Meclis değil." diyerek reddetti.
Bilirkişi heyeti başkanı Tümgeneral Fahri Kır, yaptıkları yemine sadık kalarak bu raporu hazırladıklarını ve nokta konana kadar böyle devam ettiğini söyledi. Konuyu objektif olarak değerlendirdiklerini vurgulayan Kır, bilirkişi hakkında kimsenin kanaat oluşturma hakkının bulunmadığını ifade etti. Görev yapan arkadaşlarının hepsinin alanlarında uzman olduklarının altını çizen Kır, bu aşamadan sonra ifade edecek başka hususların bulunmadığını ve sorulan soruların cevaplarının ise raporda olduğunu belirtti.
Albay Hakan Temizkan, raporlarının yeterli olduğunu vurguladı. Albay Halil Ses de vicdanlarını ortaya koyduklarını belirterek Güneydoğu şartlarını iyi bildiğini ifade etti. Ses, raporlarının yeterli olduğunu kaydetti. Yarbay Mesut Yurtçu da istenilen sorulara yeterince cevap verildiğini söyledi. Bilirkişi heyeti başkanı Tümgeneral Fahri Kır, bilirkişi heyetinde çalışanlar arasında amir memurluk ilişkisinin bulunmadığını belirterek "ne sicil verdim ne de yükseltilmesi için anket düzenledim." diye konuştu. Kır, talimatname değişikliği yetkisinin Kara Kuvvetleri Komutanlığına ait olduğunu ifade etti.
"TÜRK SUBAYI BU KADAR BASİT DEĞİLDİR"
Tuğgeneral Zeki Es'in alt üstlük ilişkisine yönelik söylediği ifadeler ise Mahkeme Başkanı Mehmet Yüzbaşıoğlu'nu kızdırdı. Yüzbaşıoğlu, "Türk subayı bu kadar basit değildir." diyerek tepki gösterdi.
Mahkeme Başkanı Mehmet Yüzbaşıoğlu, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in internette yayınlanan ses kayıtlarına ilişkin gazete küpürleri ile 43 sayfalık dökümanın Genelkurmay İletişim Daire Başkanlığı'na gönderildiğini açıkladı. Koşaner'e ait ses kayıtlarındaki mayın bölümünün okuyan Yüzbaşıoğlu, şehidin babası Halil Demirci ile anne Raziye Demirci'ye diyecekleri bir şey olup olmadığını sordu.
Raziye Demirci, olayın sarılıp sarılıp önlerine getirildiğini belirterek "Ciğerimi yaktılar. 2 yıl 8 ay oldu artık yeter. Kendilerini benim yerime koysunlar. Işık Koşaner'in dinlenmesini istiyorum." dedi. Tuğgeneral Zeki Es'in tutuklanmasını isteyen baba Halil Demirci, davanın uzamamasını isteyerek Es'in emekli olmadan karar verilmesini talep etti. Şehit yakınlarının avukatları da Koşaner'in dinlenmesini istedi. Sanık avukatları da yeni bir bilirkişi atanmasını talep etti.
"KROKİ İMHA EDİLMİŞ OLABİLİR"
Askeri savcı ise yeni bir bilirkişi heyetinin atanma taleplerinin reddedilmesini istedi. Tuğgeneral Zeki Es de krokilere ilişkin olarak çok değil 1 krokinin olduğunu ve soruşturmanın olaydan bir yıl geçtikten sonra açıldığını hatırlattı. Krokinin saklanması gereken bir evrak olmadığını savunan Es, oradaki birlik ayrılırken bunu imha etmiş olabileceğini kaydetti.
Duruşmaya kısa bir ara veren Mahkeme Başkanı Mehmet Yüzbaşıoğlu, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in dinlenme taleplerinin reddine, yeni bilirkişi taleplerinin ise inceleme yapıldıktan sonra gerekli olup olmadığına karar verildiğini açıkladı. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara