Suda boğulmalarda tazminatlara karşı DSİ'den milyonluk tedbir
Adana'da çocukları sulama kanalında boğulan ailenin DSİ ve Büyükşehir Belediyesi'ni 63 bin 244 TL. tazminata mahkum etmesi kurumları yeni tedbirler almaya zorladı.
DSİ 6. Bölge Müdürlüğü merkez Yüreğir İlçesi'ndeki sulama kanallarının çevresini 3
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-12-02 09:30:50
DSİ 6. Bölge Müdürlüğü merkez Yüreğir İlçesi'ndeki sulama kanallarının çevresini 3 milyon 200 bin TL.'lik kaynakla demir parmaklık ile örüyor. Adana'da İsmail Eftekin (50) ve ailesi 21 Haziran 2008 günü Yüreğir İlçesi, Levent Mahallesi'ndeki kanalda boğulan oğulları Nizamettin'in (14) ölümünden sorumlu tuttukları DSİ ve Büyükşehir Belediyesi aleyhine Adana 1. İdare Mahkemesi'nde açtıkları davayı kazanmaları aynı acıyı yaşayan diğer aileleri harekete geçirdi.
Mahkemelerde 'emsal' teşkil edebilecek ve DSİ'yi tazminata mahkûm eden benzer bir kararı da Adana 2. İdare Mahkemesi verdi. Yüreğir'de Asri Mezarlık civarındaki DSİ'ye ait sulama kanalında 02.09.2004 günü kanalda boğulan 9 yaşındaki İbrahim'in annesi Fadile ve babası Müslüm Ataş, DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine açtıkları "maddi–manevi" tazminat davasını kazandı. DSİ'nin kanal çevresinde gerekli "tedbirleri" almadığına hükmeden mahkeme sonunda verilen 57 bin 747 TL. tazminat cezasını Danıştay 10'uncu Dairesi onadı.
SULAMA KANALLARI ŞEHİR MERKEZİNDE KALMIŞ
DSİ 6. Bölge Müdürlüğü yetkilileri, kanalların yapıldığı tarihte şehir merkezinden uzak ve sulama amaçlı planlandığını söyledi. Zamanla belediyelerin imar uygulamaları sonucu kanalların kent merkezinde kaldığını belirten yetkililer, kanal çevresindeki yoksul aile çocuklarının serinlemek için girdikleri kanalda boğularak çıktığını kaydetti.
Yüreğir Sulama (YS 0) kanalına saniyede 90 metre küp, YS 1'e saniyede 60 metre küp su verildiğini ve bilmeden buraya giren çocukların bir daha çıkmadığını vurgulayan DSİ yetkilileri, "Kurum olarak bir takım koruyucu önlemleri almak zorundayız. Davalarda mahkemeler kurum aleyhine sonuçlanıyor. Tazminat davaları burada bulunan kişileri de etkiliyor. Kurum böyle bir tazminat ödediği zaman iç bünyesinde ilgili kişiler hakkında ayrıca soruşturma başlatıyor. Uyarıcı tabelalar koyuyoruz, ama çocuklar ya okuma bilmiyor veya buna dikkat etmiyor."dedi. Boğulmalar dolayısı ile DSİ'de bazı şube müdürlerinin yargılandığını ifade eden yetkililer, Şanlıurfa sulama kanallarında kullanılan tip bir projeyi Yüreğir'deki YS0 ve YS1'de uyguladıklarını hatırlattı. 3 milyon 200 bin ihale bedeli olan kanal çevresi demir parmaklık ve dikenli tel işinde şu ana kadar 19 bin 500 metre yapıldığını anlatan yetkililer, ilçe belediyeleri ve vatandaştan 'teşekkür' aldıkları bu çalışmaya 'kent estetiğini bozuyor' diye Büyükşehir Belediyesi'nin karşı çıktığını bildirdi. Büyükşehrin bu itirazına rağmen meskûn mahalde 60 km'yi bulan 4 ana sulama kanalının çevresini demir korkuluklarla kapatacaklarını dile getiren DSİ'i yetkilileri şunları söyledi: "Hiçbir çocuğun canı şehrin görselliğinden daha önemsiz değildir. Yaptığımız proje Avrupa ve Amerika'da da örnekleri var. Ama büyükşehir bir alternatif çözüm de üretmeden yaptığımız bu işi engellemeye çalışıyor. DSİ'ye tahsisli kanallardan dolayı ortaya çına tazminatlardan kurtulmak için Yüreğir'de başlattığımız işi yıl sonuna kadar tamamlayacağız."
KANALLARIN ÜZERİ KAPATILMALI
Fadile–Müslüm Ataş'ın avukatı Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek, DSİ'nin tarım arazilerine açıktan su götürme yöntemini değiştirmek zorunda olduğunu söyledi. DSİ'nin kanalların üzerini kapatıp veya borular içinden suyu taşıması gerektiğini dile getiren Erbek, "Binlerce kilometre uzaklıktan petrol taşınıyor. Niçin su taşınmasın. Demir parmaklık önlemi de yetmez. Kalıcı bir çözüm üretilmeli. Aksi halde boğulmalar devam eder ve DSİ daha yüksek tazminatlar ödemek durumunda kalır." diye konuştu.
Haber Ara