Dolar

34,9489

Euro

36,7140

Altın

2.992,18

Bist

10.125,46

Neşter davasında karar için ara verildi

Kamuoyunda 'Neşter-1' olarak bilinen, sosyal güvenlik kurumlarına kardiyoloji malzemesi alım-satımında yolsuzluk iddialarına ilişkin davanın, Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin kısmen bozma ve onama kararının ardından yeniden görülmesine Ankara 11. Ağır Ce

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-02 14:45:46

Neşter davasında karar için ara verildi
Kamuoyunda 'Neşter-1' olarak bilinen, sosyal güvenlik kurumlarına kardiyoloji malzemesi alım-satımında yolsuzluk iddialarına ilişkin davanın, Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin kısmen bozma ve onama kararının ardından yeniden görülmesine Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. 62 sanıklı davanın duruşmasında sadece 9 sanık hazır bulunurken; diğer sanıkların ise avukatları katıldı.
Duruşmada, savcının mütaalasına karşı savunmasını yapmayan sanıklar, savunmalarını yaptı. Sanıklardan Ender Örnek, hakkındaki iddiaları reddettiğini belirterek mesleğindeki başarılardan bahsetti ve beraatini talep etti. Örnek'in avukatı Sedat Vural ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile Anayasa Mahkemesinin yeni düzenlemesini örnek göstererek adil yargılama hakkının ihlal edildiğini savundu. Mahkemede iddia makamı ile heyetinin sırt sırta verdiğini dile getiren Vural, dolayısıyla mahkemenin görünüş itibariyle eşitlik prensibine aykırı olduğunu ileri sürdü. Vural, bunun düzeltilmesi için mahkemenin Adalet Bakanlığına yazı yazmasını talep etti. Özel yetkili hakim ve savcıların yetkilerinin ise Anayasa Mahkemesine götürülmesini isteyen Vural, yetkilerin yargıdaki birliğe aykırı olduğunu iddia etti. Vural, ayrıca dönemin bakan ve genel müdürü başta olmak üzere üst düzey yöneticiler hakkında da mahkemenin suç duyurusunda bulunmasını talep etti. Cumhuriyet Savcısı Kubilay Taştan ise bu taleplerin esasa ilişkin yargılamaya bir etkisinin bulunmayacağı gerekçesiyle reddedilmesini istedi.
Duruşmaya ara verildikten sonra mahkemenin kararını açıklayan Başkan Dündar Örsdemir, kürsüdeki yerin düzenlenmesinin idari bir konu olduğunu belirterek mahkemenin yetki alanında bulunmadığını, özel yetkili hakim ve savcıların yetkilerinin Anayasa Mahkemesine götürülmesinin ciddiye alınmadığını, dönemin bakan ve genel müdür başta olmak üzere üst düzey yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunulmasının da her zaman yapılabileceğine oy birliğiyle karar verildiğini açıkladı.
Mahkeme Başkanı Dündar Örsdemir, sanıklar ile avukatlara son sözlerini sordu. Sanıklar ile avukatları, beraat talep ederek aksi halde ise davanın zaman aşımından düşmesini talep etti. Ayrıca avukatlar, davanın ceza ile sonuçlanması halinde de Yargıtay'da temyiz hakkının saklı tutulmasını istediler. Duruşma, karar için ara verdi.

YARGITAY 5. CEZA DAİRESİ'NİN KARARI
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, "suç işlemek için oluşturulan teşekküle yardım" suçundan çeşitli hapis cezalarına çarptırılan aralarında Prof. Dr. Kenan Yılmaz Ömürlü, Prof. Dr. Derviş Oral, Prof. Dr. Ferhan Özmen ve Barbaros Dokumacı'nın da bulunduğu 9 doktor hakkındaki kararı bozmuştu. Daire gerekçesinde, "Bu sanıkların, firmaların SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığına kardiyoloji malzemesi satmamak suretiyle malzeme alımında protokollü sistemden ihaleli sisteme geçmeyi önlemeye yönelik ortak amacın gerçekleşmesi doğrultusunda eylemde bulunduklarına dair kesin, tam ve inandırıcı delil bulunmadığına" hükmetmişti. Yüksek Mahkeme, kardiyoloji malzemelerinin satışı, satış miktarı, fiyatları konusunda bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiğine dikkat çekerek "mal satışından kaçınmak" suçundan yargılanıp beraat eden sanıklar hakkındaki kararı ise usul yönünden bozmuştu.
Sanıklar Mehmet Tüysüz, Mehmet Tümer, Atilla Küçükyalçın ve Vahide Ünsalan hakkındaki mahkumiyet kararlarını eksik inceleme nedeniyle bozan Daire, Şaziye Banu Ünal ve Orkide Salar hakkında bir yandan "teşekküle yardım" suçundan hüküm kurulurken diğer yandan 'mal satışından kaçınma' suçundan beraat verilmesini eksik inceleme kapsamında değerlendirmişti. Yüksek Mahkeme, "nitelikli dolandırıcılık" suçundan kurulan hükmü de eksik inceleme gerekçesiyle bozmuştu.
Daire, hasta CD ve filmleriyle reçete, rapor ve faturaların temin edilmesini; hastalara kaç adet stent uygulandığının, faturalarla reçeteler arasında miktar yönünden fark olup olmadığının, stent takılan hastalara kalp pili takılmış gibi işlem yapılıp yapılmadığının, 2001 yılında kurumlara fatura edilen balon katater sayısının belirlenmesinin, hastalara farklı stent takılıp, başka marka stent fatura edilip edilmediğinin, bütün bu işlemler nedeniyle sosyal güvenlik kuruluşlarının zarara uğratılıp uğratılmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra hüküm kurulmasına karar vermişti.
Yüksek Mahkeme, bu konuda Edin, Ömürlü, Dokumacı ve Mutlu'nun da aralarında bulunduğu 18 sanığın menfaat sağlama sürecindeki konumları, görevleri ve kime menfaat sağladıklarının hukuki olarak tespit edilmesi gerektiğine işaret etmişti. Yargıtay 5. Ceza Dairesi, firmalarının malzemelerini kullanmaları karşılığında sanıklar İsmail Uğur, Salih Uğur, Fahri Örküp ve Sedat Örküp'ün kardiyologlar Oral ve Dokumacı'ya rüşvet verdiklerinin dosya kapsamına göre sabit olduğunun altını çizmiş ve bu sanıklar hakkındaki beraat kararını bozmuştu. İbrahim Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu 3 sanığın eylemlerinin "rüşvet vermek" kapsamına girdiğine dikkati çeken Daire, bu sanıklar yönünden hüküm kurulmamasını bozma gerekçesi saymıştı.
Yüksek Mahkeme, kardiyolog sanıklar Derviş Oral, Ferhan Özmen, Ender Örnek, Levent Yıldıran, Barbaros Dokumacı ve Mehmet Metin'in medikal firmaların malzemelerini kullanma karşılığı menfaat temin ettiklerinin altını çizerek, eylemlerin rüşvet alma olduğuna hükmetmişti. Daire, "görevi kötüye kullanma" suçu, bazı sanıklar hakkında cezanın ertelenmesi kararı ve "belli haklardan yoksun bırakma" yaptırımı açısından eski ve yeni Türk Ceza kanunlarının karşılaştırılarak sanıklar lehine olan hükümlerin uygulanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozdu.

ONAMA KARARLARI
Yüksek Mahkeme, "suç işlemek için oluşturulan teşekküle yardım" suçundan eski SSKGenel Müdür Yardımcısı Ertan Rifat Telhan, eski bürokratlar Aziz Demirhan Atasoy, Cahit Pekyardımcı ve Fikri Üçgül'ün de aralarında bulunduğu 23 sanık, "mal satışından kaçınma" suçundan 8 sanık, "nitelikli dolandırıcılık" suçundan aralarında iş adamları İbrahim Erdoğan ve Mert Aygen'in de bulunduğu 14 sanık, "ihaleye fesat karıştırma" suçundan aralarında iş adamları Mehmet Nazif Edin, Cezmi Mutlu ve Mert Aygen ile kardiyolog Barbaros Dokumacı'nın da bulunduğu 23 sanık, "rüşvet vermek" suçundan aralarında iş adamları Edin, Mutlu, Mehmet Tümer, Orkide Salar, Cenk Toparlaklı'nın da bulunduğu 16 sanık, "rüşvet almak" suçundan aralarında kardiyolog Prof. Dr. Kenan Yılmaz Ömürlü'nün de bulunduğu 3 sanık, "rüşvet almaya aracılık" ve "rüşvet vermeye aracılık" suçlarından 8 sanık hakkındaki beraat kararlarını onamıştı. Daire, "suç delillerini yok etmek" suçundan 4 sanık, "görevi kötüye kullanmak" suçundan 1 sanık, "soruşturmanın gizliliğini ihlal" suçundan 2 sanığa verilen beraat kararlarını da yerinde bulmuştu.

Haber Ara