Dolar

34,9493

Euro

36,6369

Altın

3.003,29

Bist

10.011,07

AIDS dünyada azalırken, Doğu Avrupa ve Orta Asya'da artış gösterdi

Dünyada 1998 yılından beri, hastalık hakkında bilinci artırmak için Dünya AIDS Günü etkinlikleri düzenleniyor. Her yıl 1 Aralık'ta yapılan etkinliklerin bu yılki ana teması 'Sıfır'a Ulaşmak'.
    AIDS'in korunulabilen bir has

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-12-01 10:51:47

AIDS dünyada azalırken, Doğu Avrupa ve Orta Asya'da artış gösterdi
Dünyada 1998 yılından beri, hastalık hakkında bilinci artırmak için Dünya AIDS Günü etkinlikleri düzenleniyor. Her yıl 1 Aralık'ta yapılan etkinliklerin bu yılki ana teması 'Sıfır'a Ulaşmak'.
    AIDS'in korunulabilen bir hastalık olduğuna dikkat çeken uzamanlar, yaptıkları açıklamalarla halkı bilinçlendirmeye çalışıyor. Ancak bütün uyarılara rağmen araştırmalar, dünyanın bazı bölgelerinde insanların uyarıları ciddiye almadığını ortaya koyuyor. Araştırmalar, AIDS vakalarında dünya genelinde 1997 yılından bu yana yüzde 21 azalma olurken, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu Doğu Avrupa ve Orta Asya'da ise 2001'den 2010 yılına kadar yüzde 250 artış olduğunu gösteriyor.
    Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İftihar Köksal, AIDS vakalarının giderek artmasının en önemli nedeninin duyarsızlık olduğuna dikkat çekti. Köksal, KTÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı ve İl Sağlık Müdürlüğü'nce bir otelde düzenlenen panel öncesi basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Dünya ADIS Günü'nün amacının, HIV/AIDS hakkında farkındalığı artırmak olduğunu dile getirdi. Yapılan çalışmalarla yeni hasta sayısı ve AIDS'e bağlı ölümlerin giderek azaldığına işaret eden Köksal, yeni HIV enfeksiyonunun hastalığın zirve yaptığı 1997 yılından bu yana dünyada yüzde 21 azalma gösterdiği bilgisini verdi.
    Bu sonuçların, dünyanın her yerinde aynı olmadığına dikkat çeken Köksal, "ABD ve Batı Avrupa'da yeni hasta sayısı ve AIDS'e bağlı ölümlerde azalma görülürken, hastalık Doğu Avrupa ve Orta Asya'da 2001'den 2010 yılına kadar yüzde 250 artış göstermiştir." dedi. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de 4 bin 826 vaka oluğunu kaydeden Köksal, gerçek rakamın ise bunun çok üzerinde olduğunu tahmin ettiklerini dile getirdi.

    DOĞU KARADENİZ RİSK ALTINDA
    Doğu Karadeniz'de de tespit edilen vakaların son iki yılda giderek arttığını belirten Prof. Köksal, bölgenin bu konuda önemli bir risk teşkil ettiğini ifade etti. Türkiye'de hastalığın en önemli bulaşma yönteminin başında kadın-erkek ilişkisinin geldiğine işaret eden Köksal, "Bölgemizde de durum pek farklı değil. Vaka sayısı giderek artıyor. Doğu Avrupa ve Orta Asya'daki artışa paralel bir artış izliyoruz."
    Hastalığın, genelde evlilik veya bazı tedaviler öncesi yapılan testlerde tesadüfen öğrenildiğini söyleyen Köksal, çoğu vakada hastalığın ilerlemiş olduğunun görüldüğüne değindi.
    AIDS'in korunulabilen bir hastalık olduğunun altını çizen Köksal, korunma, erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekti. Bu konuda ise çok ciddi bir duyarsızlık olduğunu anlatan Köksal, "Hastaların üçte birini bunlar oluşturuyor ve maalesef virüsü de eşlerinden almış oluyorlar. Sorunun temelinde 'bir kereden bir şey olmaz' anlayışı yatıyor. Ülkemizde, hastalığın en fazla bulaşma nedenlerinin başında kadın-erkek ilişkisi geldiği dikkate alındığında, bu konuda erkeklerin daha duyarlı olması çok önemli." Şüphesi olanların, mutlaka bir test yaptırmalarını öneren Köksal, sağlık kuruluşlarında bu testlerin ücretsiz yapıldığını hatırlattı.

    VAKA SAYISINDA ARTIŞ
    Doç. Dr. Gürdal Yılmaz da vaka sayısı ve ölümlerde dünyadaki azalmalara karşılık, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelerde yaşanan artışa dikkat çekti. İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şubesi'nden Uzm. Dr. Şükrü Özgün ise 2011 yılı verilerine göre, Trabzon'da tespit edilen 66 vaka olduğunu belirtti.
    Öte yandan, AIDS hakkında bilinci artırma, korunma, teşhis ve tedavi yöntemlerine ilişkin bilgilerin verileceği panele halktan katılımın olması ise dikkat çekti. Uzmanlar, duyarsızlığın biraz da hastalığı karşı toplumdaki yanlış bakış açısının etkili olduğunu dile getirdi.
    Bu tür toplantılara gitmenin bile çevrede farklı algılanabildiğine dikkat çeken yetkililer, "Korunmak, hastalığı tanımak ve öğrenmekle mümkün olur. AIDS hastaları da diğer hastalardan farklı görülmemeli, ayrımcılık yapılmamalıdır." görüşlerini dile getirdi.


Haber Ara