İzmir'de 35 yıldır kapalı olan 254 yıllık mescit çökmek üzere

Osmanlı Devleti'nin İzmir'deki son yadigârlarından olan, Hatice Sultan tarafından 1757 yılında yaptırılan Kumrulu Mescit, 35 yıl önce kaderine terkedildi. Son 10 yıla kadar hayırseverler tarafından ramazan aylarında açılan ve teravih namazı kılınan mescit, bakımsızlık yüzünden şimdilerde bu işlevini de göremez oldu. Tavanı çökme, duvarları dökülme aşamasına gelen mescit, hırsızların çatıdaki bakır ve çinkoları çalması yüzünden de yağmurda su almaya başladı. Bu şartlarda çatının daha fazla dayanamayacağını söyleyen vatandaşlar, yetkililerin duyarsızlığından yakınıyor
Konak ilçesi Basmane semti 1273 Sokak'taki Kumrulu Mescit'in, ismini çatısına yuva yapan kumrulardan aldığı söyleniyor. Kitabesinde, 1757 Mayıs ayında ibadete açıldığı ve İzmirli Hatice Sultan tarafından yaptırıldığı yazıyor. Hatice Sultan ve çocuklarının kabirlerinin, mescidin ön tarafında, bugün itibariyle "küçük dükkan" olarak bilinen yerde olduğu söyleniyor ancak 1930'lu yıllardan sonra bu alanların, sandukalar kaldırılarak dükkan haline çevrildiği kaydediliyor.

KUMRULAR ÖLMEK İÇİN MESCİDE GELİYOR
Mescidin içindeki levhaların yok olmaya yüz tuttuğunu, binanında her an yıkılacağını söyleyen çevre sakinlerinden yazar Orhan Beşikçi, "Yıllardır hiçbir bakım yapılmaması sebebiyle 18. yüzyıldan kalma hat süslemeleri ve sıvalar dökülmeye başladı. Son yağmurlarla çatıdan sızan sular, binanın tavanında çürümelere sebep oldu. En ilginç durum ise adını çatısına yuva yapan kumrulardan alan binanın kırık pencerelerinden giren kumruların, bilinmeyen sebeplerle burada ölmesidir." dedi.
Defalarca Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne müracat ettiğini fakat kimsenin bu konuya eğilmediğini aktaran Beşikçi, "Konak Belediyesi tarafından Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu gereğince, 'Dikkat! Bina can, mal güvenliği açısından tehlikelidir.' tabelası asıldı. Bu koruma mı şimdi? Böyle tarih korunur mu?" diye konuştu.
Mescidin anahtarını 35 yıldır taşıyan Ahmet Yardımcı ise, "35 yıldır buranın emanetçisiyim. Maddi imkanım olmadığı için bakım yapamıyorum. En azından hırsızlardan korumaya çalışıyorum. Sürekli kapılarını kilitliyorum ama artık birilerinin bu değerimize sahip çıkması gerekiyor. Yoksa bu kışı çıkarması çok zor." dedi.