Uğur Kantar'ın babası, suçluların sivil mahkemede yargılanmasını istiyor (Özel)

KKTC'de askerlik yaparken işkence sonucunda hayatını kaybeden er Uğur Kantar'ın babası Aydın Kantar, oğluna işkence yapanların sivil mahkemede yargılanmasını istiyor. "Oğlum keşke bir kurşunla öldürülseydi de işkenceyle öldürülmeseydi" diyen baba Kantar, "Oğluma keçe giydirip Kıbrıs'ın sıcağında elleri ve kolları kelepçe ile işkence yaptılar. Haşlanmış suyla çocuğumu haşladılar hangi vicdan bunu kabul eder. Bu askeri bir suç değil bu insanlık suçudur." dedi.
    Er Uğur Kantar'ın askerde gördüğü işkence sonucu ölümüyle ilgili KKTC'de ilk duruşma askeri mahkemede bugün başladı. Davanın ilk duruşmasında ikisi tutuklu beş askerle cezaevi müdürünün yargılanma süreci devam ediyor.
    Duruşmada bulunan işkence sonucunda yaşamını yitiren Er Uğur Kantar'ın babası, oğluna bunu yapanların hesabını vermesi gerektiğini ifade etti. Suçluların sivil mahkeme tarafından yargılanmasını oğlunun askerdeki arkadaşlarının yanı sıra herkesin istediğini aktaran gözü yaşlı baba, "Üstüne basa basa söylüyorum. Bu bir insanlık suçudur. Bu işkenceyle adam öldürme suçudur. Suçluların sivil mahkemece yargılanmalarını talep ediyoruz. Bütün büyüklerimizden ve bütün yetkililerden ellerini vicdanlarına koysunlar. Herkesin çocuğu olabilirdi. Uğur feda oldu ve gitti. Ama diğer askerlere örnek olsun." şeklinde konuştu.
    Yaşamını yitiren oğlu Uğur'la birlikte birçok askerin de içeride işkence gördüğünü iddia eden baba Kantar, "Bir askerin ne suçu olabilir. Biz de askerlik yaptık. Bu kadar zulümle bir hafta su vermemekle, banyoya götürülüp üzerine su dökülüp copla dövülmeyle cezalandırılabilir. Çocuğumuzu Kıbrıs'ın 60 derecelik sıcağında elleri kelepçeyle güneşin karşısına dikebilirler. Ben aklımı zor koruyorum. Biz adalete güveniyoruz. Bunu yapanların suçunu çekmesini istiyoruz. Gençler askere gitmek için can atıyordu. Ama böyle bir olayı görünce ve böyle işkencelere seyirci olunca her şey tersine dönüyor." diye ekledi.
    "Aslan gibi" 19 yaşındaki oğlunun göz göre göre işkenceyle öldürüldüğünü dile getiren Aydın Kantar, şöyle devam etti: "Oğlum, keşke bir kurşunla öldürülseydi de işkenceyle öldürülmeseydi. Biz oğlumuzu sağlam verdik, sağlam almamız gerekirken işkence ile ölüsünü alıyoruz. Uğur'a bir hafta boyunca su verilmemiş, işkence taşında elleri ve kolları bağlanarak işkence yapılmış. Haşlanmış su ile çocuğumu haşlamışlar. Bunu hangi vicdan sahibi yapabilir. Uğur'a keçe giydirip o güneşin sıcaklığında elleri kelepçelenerek bekletilmiş. Bu askerlik suçu değildir. Bu insanlık suçudur. Suçluların sivil mahkemece yargılanmasını istiyoruz. Hükümetimiz ve yargımızdan en sağlıklı kararı bekliyoruz." Baba Kantar, gerekli mercilerden de yardım isteğinde bulundu.

    UĞUR'UN ARKADAŞI: UĞUR'A HER TÜRLÜ İŞKENCE YAPILDI
    Uğur'la birlikte aynı disiplin koğuşunda olduğunu söyleyen arkadaşı İlhan Altınok da Cihan'a açıklamasında "Uğur Kantar'la birlikte beraberdik. O çıkacağı gün ben girmiştim. Uğur o gün biraz kırgınlık halsizlik uykusuzluk ve sıcaktan dolayı bitkin düşmüştü. Artık konuşmaya mecali yoktu. Ben girdikten sonra Uğur'a karşı darplar başladı. Banyoya götürdüler, üzerine sıcak su dökmüşler.Copla dövmüşler sonrasında da dışarı çıkartıp KKTC'nin sıcaklığında kelepçeleyip güneşin altında sandalyeye koydular. Sonrasında da orda tekrar bikaç defa daha darp ettiler." sözlerini kullandı.
    Uğur'u askerliğe elverişsiz hale getirerek, tutanak tuttuklarını iddia eden Altınok. "Uğur'a baygın halde zorla parmak bastırdılar. Bu kişinin okuma yazması varken zorla kendisine parmak bastırdılar. 'Uğur'a naptılar' diye sordular, ama 'Uğur'a ne yapılmadı' diye sorsalar daha mantıklı bir soru olur herhalde. O kadar çok şey yapıldı ki oradaki atmosferi görmek bile yetmez. Orada mahkum olarak yaşamak vardı. Uğur'la birlikte bir gün beraber kaldık. Gerçekten durumu içler acısıydı. Kardeşimiz 2.5 ay dayandı. Sadece Allah rahmet etsin diyoruz, çünkü diyecek başka bir şey bulamıyoruz. İnşallah yargı doğru karar verir. Bizler de bu kararın arkasında dururuz." ifadelerini kullandı.