Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Suriyeli muhalifler, Türk bayrağına saldırıyı kınadı

Suriye'deki Esed rejimine muhalefet eden Müslüman Kardeşler Hareketi Lideri Riyad Şikfa, "Suriye'deki sivillerin korunması gereken bir duruma gelinirse Suriye halkı batıdan gelen bir korumadan ziyade Türkiye'den gelen bir korumayı, Türkiye'den gelece

14 Yıl Önce Güncellendi

2011-11-17 13:56:36

Suriyeli muhalifler, Türk bayrağına saldırıyı kınadı
Suriye'deki Esed rejimine muhalefet eden Müslüman Kardeşler Hareketi Lideri Riyad Şikfa, "Suriye'deki sivillerin korunması gereken bir duruma gelinirse Suriye halkı batıdan gelen bir korumadan ziyade Türkiye'den gelen bir korumayı, Türkiye'den gelecek bir müdahaleyi kabul edebilecektir." dedi.
Suriye Geçiş Konseyi İcra kurulu üyesi Muhammed Faruk Tayfur ile birlikte Fatih'teki Reşadiye otelde bir basın toplantısı düzenleyen Şikfa, Suriye'deki konsolosluklara yapılan saldırıları da kınadıklarını söyledi. Suriye'deki Esed rejiminim muhalif iki önemli ismi Riyad Şikfa ve Muhammed Faruk Tayfur, Suriye'deki gelişmeler, ve muhaliflerin çalışmaları ilgili bilgi verdikleri bir basın toplantısı düzenledi.
Reşadiye oteldeki toplantıda ilk söz alan Şikfa Müslüman kardeşler olarak Suriye'de konsolosluklara yapılan tüm saldırıları kınadıklarını belirtti. Şikfa, "Özellikle de Türkiye bayrağına yapılan o hakareti hiçbir şekilde kabul etmediğimizi ve Suriye halkının da bunu kabul etmediğini buradan belirtiyoruz. Çünkü Türk bayrağı ve Türkiye tüm bölge ülkeleri için özgürlük ve demokrasi anlatmaktadır." dedi.
Suriye'nın dış ülkelerden ve Türkiye'den ne gibi beklentilerinin olduğunun sorulması üzerine Şikfa, "Suriye'deki durumla alakalı tüm devletlerden istenen bazı şeyler olabilir. Ama Türkiye'nin komşu olması sebebiyle Türkiye'den istenen şeyler komşu olması sebebiyle daha farklıdır. Daha fazla olabilir komşuluk hakkı nispetiyle. Eğer ki Suriye bu gidişatıyla bir şekilde sivillerin korunması gereken bir duruma gelinirse Suriye halkı batıdan gelen bir korumadan ziyade Türkiye'den gelen bir korumaya, Türkiye'den gelecek bir müdahaleyi kabul edebilecektir. Biz böyle inanıyoruz." dedi.
Suriye'de istenen devrim hakkında bilgi veren Suriye Geçiş Konseyi İcra kurulu üyesi Muhammed Faruk Tayfur ise, devrimin tamamen ulusal bir hareket olduğunu söyledi. Tayfur, "Yani herkesin içinde katılım yapmış olduğu bir devrimdir. Bununu içinde Ermeni, Arap, Kürt ve Türkmen vardır. Millet olarak bunlar vardır. Dini olarak Hristiyanlar ve Müslümanlar vardır. Önemli olan; Suriye halkı tabaksındaki tüm tabakalar bu devrime katkı yapmışlardır. Bizim Suriye'deki devrimimiz tamamen barışsal bir devrimdir. Hiçbir şekilde şiddeti tasvip etmemektedir. Ama maalesef şu anki sistem, insanlara yapmış olduğu baskılarla ve insanları açıkça öldürmesi ile insanları bir iç savaşa mezhepsel savaşa sokmak istemektedir. Tüm bu yapılan baskı zulüm ve ölümlere rağmen Suriye halkı bu oyuna gelmemeye devam edecektir. Suriye devriminin hedefi ilk başta hakların özgür olmasıdır ve çok sesli demokratik sivil bir devletin oluşturulmasıdır. Bu konuda şunu açıkça söyleyebiliriz ki biz komşumuz olan Türkiye'nin bu noktada çok seslilik hürriyet serbestlik ve demokratik olma noktasında örnek olarak baktığımızı söyleyebiliriz." ifadelerini kullandı.
Ulusal konseyin hava sahasının uçuşa kapatılması ile ilgili taleplerinin olduğu yönündeki iddialar hatırlatılan Tayfur, "Konsey olarak birçok ülkenin dışişleri bakanlığı ve bakanı ile konuştuk. Türkiye ve Fransa'nın dışişleri bakanlığı ile İngiltere, Almanya ve Rusya'nın dışişleri bakanları ile bizatihi konuştuk. Bu yapılan toplantıların hepsinde sivil ölümlerin önüne geçilmesi için yapılabilecek her şey konuşuldu. Çok geniş bir alandı. Bunun içinde her şey vardı. Bizim amacımız sivil Suriye halkını öldürülmemesi. Bunun için uluslararası kanunlarda hangi imkanlar varsa hepsinin kullanılmasına yönelik taleplerimiz oldu." şeklinde konuştu.

'TEMENNİMİZ; BARIŞSAL BİR GEÇİŞ OLMASIDIR'
"Suriye'de olabilecek bir dış müdahale ile iç savaşın çıkması olasılığından korkmuyor musunuz, buna hazır mısınız?" sorusuna Tayfur, "Suriye Libya olmayacaktır. Libya'nın o dönemde yaşadığı sıkıntı ile Suriye'nin yaşadıkları her yönüyle birebir örtüşmemektedir. Yaptığımız görüşmeler de bir dış müdahaleyi talep eden bunun haricinde uluslararası kamuoyunun harekete geçirilerek Suriye'deki sisteme artık sivil ölümlerin bıraktırılması ile ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şunu biliyoruz ki dış müdahale sonrasında Libya'nın alt yapısı dahil bütün her şeyi zarar görmüştür. Birçok insan bu saldırılarda maalesef kurban olmuştur. Bizim temennimiz; tamamen barışsal bir geçişin olmasıdır. Şunu da söylemek istiyoruz ki hiç temenni etmememize rağmen eğer herhangi bir şekilde bir dış müdahale olursa tamamen şuan ki sitemin sebebi ile olacaktır. Bu noktadan sonra tüm mesuliyet Suriye'deki diktatör rejimindir." cevabını verdi.
"Türkiye'nin model alınacağı söyleniyor. Bundaki kasıt İslami sistemi mi yoksa Türkiye gibi laik bir model mi?" şeklinde bir soruya da Şikfa, "Bu bizim söylediğimi Türkiye tecrübesinin beğenilmesi sadece bize ait bir şey değil. Suriye'deki tüm insanların söylediği bir şey. Tüm insanlar Türkiye'deki tecrübeden etkilenmiş ve onu beğenmiş durumdadır. Eğer sistem devrilir ve hüküm imkanı olursa herkesin katılacağı bir taban oluşturacağız. Bunun içerisindeki asıl temeller olan adalet hürriyet ve eşitlik İslam'ın da istediği emrettiği şeylerdir. Evet bizler Müslümanlar olarak bazı temel konularda İslam'ı referans alacağız. Bunun söyleyebiliyoruz ki şu an ki sistem nasıl ki Fransa'dan bazı temel sistemleri aldıysa biz de İslam'dan alacağız. Ama bu demek değildir ki dini bir devleti kuracağız. Hayır sivil bir devlet olacak ama bazı noktalar da İslam'ı referans alacak şeyler olacaktır. Bu konuda da hiç kimseyi ne bir dine ne bir düşünceye yönelik tabi olması için onları zorlamayacağız." diye cevap verdi.
Son olarak ulusal konseyin taleplerinin detaylarına ilişkin bir soruya cevap veren Tayfur, "Suriye halkının öldürülmesi, kanın durdurulması ile alakalı her ne türlü siyası baskı yapılabilirse, Suriye halkının birinci dereceden etkilenmeyeceği iktisadı ambargoların yapılması talepleri ile alakalı birçok şey konuşuldu. Bunların amacı bu basamakların teker teker çıkılarak bu kanın durdurulması ve halkın en az seviyede etkileneceği şekilde Suriye'deki Esad rejiminin bıraktırılması ve halkın rejimini iktidarının oraya gelmesi için yapılacak şeylerden bahsedildi.



SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara