Van depreminin görünmeyen kahramanları (Özel)
Van'da kurtarma çalışmasına katılan madencilerin görüntülediği enkaz altındaki manzara, depremin korkunç boyutunu ortaya koydu.
Van'da 7.2 şiddetindeki depremin ardından bölgeye gönderilen 91 kişilik Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Arama Kurtarm
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-10-31 10:07:57
Van'da 7.2 şiddetindeki depremin ardından bölgeye gönderilen 91 kişilik Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Arama Kurtarma ekiplerinin enkazı nasıl kaldırdığı ve bölgede çalışan bütün ekiplerin can güvenliğini hangi yöntemlerle sağladığı daha net görülüyor Domuz damı yöntemiyle dev beton yığınlarının kaldırılarak sürdürülen kurtarma çalışmaları sırasında felaketin büyüklüğü dikkat çekiyor.
7 kişiyi enkaz altından sağ kurtaran, 54 cesedi de enkaz altından çıkaran TTK Arama Kurtarma ekibi, mola sırasında çektiği görüntülerle enkaz altında yaşananları gün yüzüne çıkardı. 4 gün boyunca arama ve kurtarma çalışması yapan TTK ekibinden 12 yıllık maden nezaretçisi Şendoğan Arık (34) ve Erol Şekerci(39), yaşadıklarını Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabiri ile paylaştı. Deprem bölgesinde iyi niyetli, ancak kurtarma konusunda tecrübesiz insanların görev yaptığına dikkati çeken madenciler, maden ocağında rutin olarak yaptıkları domuz damı, bağ ve sarma gibi tahkimat yöntemlerini deprem enkazının kaldırılması çalışmalarında da uyguladıklarını kaydetti. TTK ekibi olarak ekranlara yansıyan profesyonel kurtarma vakalarının görünmeyen kısmına imza attıklarını belirtti.
İlk olarak çalıştıkları yerde ve diğer ekiplerin emniyetini sağlamak amacıyla binaların üzerinde tahkimat yapıldığını ifade eden Arık, "Bazı binalar göçmek üzereydi ve o binaların altında arama çalışması yapılması gerekiyordu. İlk önce o binaların emniyetli bir şekilde tahkimatı yapıldı. Daha sonra yaralı ve hayatını kaybetmiş insanların alınması için çalışmalar başladı. Biz ilk çalışmamıza olayın hemen ertesi günü saat 06.00 gibi başlamıştık. İlk olarak 2 saat içinde ismi Emin olan ve Erciş'teki Noter'de baş katip olarak görev yapan arkadaşımızı aldık. Daha sonra 60 yaşlarında Mehmet Köroğlu ismindeki amcamızı kurtardık. İkinci gün ise Okan Şahiner ismindeki bir arkadaşımızı sağ olarak aldık." dedi.
Dinlenme sırasında enkazda galeri açma ve ilerleme yöntemlerini görüntülediklerini anlatan Arık, "O görüntüleri dinlenme sırasında hatıra amaçlı çektik. Diğer kurtarma ekipleri enkazın üstünden delik açarak canlıya ulaşmaya çalışırken haliyle bütün görüntüler bundan ibaret sanılıyor. Biz aşağıdan galeri açma şeklinde girdiğimiz için gözlerden uzak bir şekilde 4 gün boyunca çalışmalarımızı sürdürdük. Mesela ortada Mehmet Köroğlu isminde, 65 yaş civarında bir amcayı kurtardık. Deprem sırasında girdiği masanın altında kalmıştı. Tahkimat yaparak ona ulaştık ve 'Mehmet amca sakin ol, seni alacağız' dedik. Tam almak üzereyken, elini hareket ettirememesine rağmen şapkasını almaya çalışıyordu." şeklinde konuştu.
BİZ ORADA KURTARMA EKİPLERİNİN DE GÜVENLİĞİNİ SAĞLADIK
Maden nezaretçisi Şendoğan Arık, birinci önceliklerinin iş güvenliğinin sağlanması olduğunu hatırlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim maden kültüründe ilk önce emniyetli bir şekilde çalışma ortamı sağlamak vardır. Kurtarma çalışmalarına başladığımızda baktık ki diğer ekiplerin çalıştığı binaların duvarları en küçük bir artçı şokta yıkılıp daha büyük facialara yol açabilirdi. Buna meydan vermemek için ekipleri uyararak göçme tehlikesi olan duvarları tahkimatla destekledik. Ondan sonra hem göçük açar gibi enkaz kaldırdık, hem de kurtarma yaparken duvarın altında kalmamak için domuz damıyla beton parçalarını sağlama aldık. "
Kurtarma çalışmasına katılan Erol Şekerci ise kendisini en çok bir anne ve 2 çocuğunun cesedine ulaşmasının etkilediğini söyledi. Annenin çocuklarını korumaya çalışırken enkaz altında can verdiği ve çocuklardan birinin dua eder bir halde bulmalarının gözünün önünden gitmediğini dile getiren Şekerci, şunları söyledi: "Orta yaşlı bir vatandaş, hanımının ve çocuklarının deprem anında namaz kıldıkları odayı tarif ederek bizden onların kurtarılması ricasında bulundu. Çalışmalar esnasında tarif ettiği odaya ulaştık. Karşılaştığımız manzara içler acısıydı. Çünkü bir anne, korumak amacıyla iki kız evladının üzerine kapanmış, annenin cesedini kaldırdığımızda en küçük kız çocuğunu dua eder şekilde bulduk. Etkilenmemek mümkün değildi."
Diğer taraftan İlyas Açıkgöz ismindeki maden işçisi ise bir enkazda çalışırken bulduğu içi altın ve para dolu çantayı Kriz masası görevlilerine teslim ettiğini belirtti.
Haber Ara