RTÜK Üyesi Çıplak: Dizilerde baskı unsuru, izleyici tercihi olmalı
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi Esat Çıplak, kültürel yozlaşmaya neden olan diziler karşısında izleyicilere, Üst Kurul'un ceza vermesini beklemek yerine tercihleri ile baskı unsuru oluşturmaları çağrısında bulundu.
RTÜK Üyesi Esat Ç
14 Yıl Önce Güncellendi
2011-10-16 10:58:11
RTÜK Üyesi Esat Çıplak, geçmiş yıllarda olduğu gibi bu sezonda da 'evlilik dışı ilişkiler, tecavüz, evlilik dışı hamilelik, sahipsiz bırakılmış yeni doğmuş bebekler, aynı erkeğe aşık kız kardeşler, aynı kıza aşık erkek kardeşler, çocukların masumiyetini, saflığını kullanarak toplumla bağ kurma istismarı ve çocukların göz yaşlarından dizinin izlenirliğini artırma yarışının' devam ettiğini söyledi. RTÜK olarak tüm dizileri takip ettiklerini hatırlatan Çıplak, bununla birlikte esas yapımcı, yönetmen ve senaristlerin vicdani, ahlaki ve toplumsal değerlere bağlılıkları ölçüsünde bu denetimi yapmalarının beklenmesi gerektiğini vurguladı.
Çıplak, "Toplumsal duyarlılığı RTÜK'ten beklemek yerine, bu tür dizilerin oluşmasına sebebiyet verenler üzerinde baskı, denetim beklemek daha ahlaki ve daha yapıcı bir yaklaşım olur. RTÜK'ün söz konusu yapım oluşup yayınlandıktan sonra ceza vermesinin toplumun milli ve manevi değerlerin, dini, geleneksel ya da ahlaki değerlerin bekçisi olamayacağının bilinmesi gerekir." diye konuştu.
Toplumsal değerlere saldırı yapıldıktan sonra RTÜK'ün ceza vermesinin tahribatı önlemeyeceğini kaydeden Çıplak, şöyle devam etti: "Burada sivil inisiyatifin, izleyici tercihlerinin baskı unsuru olarak öne çıkmasının daha doğru olacağı kanısındayım. RTÜK, bir çok ceza maddesi ile bu tür yayınları ceza veriyor. Fakat, görüldü ki RTÜK'ün ceza müessesesi gibi algılanmasından başka işe yaramadı gibi bir algı oluşturularak, kurumsal kimliğe de zarar verir hale gelindi. Bunun tek çözümü, toplumsal duyarlılık, sivil insiyatif, sözde değil özde yaşanacak olan toplumsal ve ahlaki değerleri savunmak. Bu değerlere inanan ve yaşamak isteyenler samimiyet ile olaya yaklaşırlarsa ve mahalle baskısı denen kavramı yüreklerinde hissederek olaya kendilerinden başlarlarsa problem çözülür. Önce evimizin önünü süpürelim. Görüldü ki toplum İranlaşmıyor, yozlaşıyor, samimiyetsizleşiyor, Alevi Alatlı'nın dediği gibi paçozlaşıyor, İlber Ortaylı'nın dediği gibi itibarsızlaşıyor."
Toplumsal değerlerin çözüldüğünün altını çizen Çıplak, "Toplumsal değerlerimizin içi boşaltılıyor." dedi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara